OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 09, 2004 00:00
Kabullenmek ve bardağa dolu tarafından bakabilmek, işte menopoz sorunlarını atlatmanın iki sırrı! Öfkenizin de, sıcak basmalarının da sırrı hormonlarınız. Bu, beyninizin size yeni bir dönemin başladığı uyarısı!İKİNCİ BÖLÜM Yazan: Christiane NorthrupDerleyen: Azize BerginPAZARTESİ: MENOPOZ BESLENME PLANIBir süre önce hastalarımdan genç bir kadın menopozla ilgili korku ve endişelerini anlatırken şöyle dedi: ‘Annemin menopoz dönemi yaklaşırken evde hepimiz endişelenmeye başlamıştık. Menopoz hakkında duyduklarımız hiç de iç açıcı değildi. Bu yetmiyormuş gibi babam, annemin evde olmadığı bir gün hepimizi bir araya toplayıp ‘Çocuklar, anneniz şu sıralar bazı değişiklikler yaşayacak, bunlara kendinizi hazırlamanızı istiyorum. Örneğin anneniz sofrada birden öfkelenip
yemek dolu bir tabağı pencereden dışarı fırlatabilir’ dedi. Babamın bu sözleri bizi iyice karamsarlığa itti. Hatta çok sevdiğimiz annemizden çekinmeye başladık. Kadının adetten kesilmesiyle kendini gösteren menopoz döneminin kadınlara daha önce hiç yapmadıkları çılgınlıkları yaptırdığını biliyorduk. Menopoza giren kadını yarı deli, ne yaptığını bilmeyen biri olarak gözlerimizin önünde canlandırıyorduk. Ve de annemin böyle biri olması ihtimali bizi çok üzüyordu. ‘ Menopoz döneminde kadınların düşünce ve davranışlarında önemli değişiklikler görülür. Aslında olgunluk çağına giren kadının beyninde yeni oluşumların faaliyete geçmesidir bu öfkelilik. Kadın, yıllar yılı çevresindekiler için yaptığı fedakarlıklardan bıkmıştır. Evin aşçısı, hizmetçisi, bulaşıkçısı ve hasta bakıcısı olma dönemini artık noktalamak ister. Pek çok kadın için artık öfkeyle tanışmanın zamanı gelmiştir. Bazıları da sevdikleri, üzerlerine titredikleri kişilere kızma lüksüne sahip olduklarına hükmederler. Öfke yaratan olaylar, hepimizin bildiği sıradan sorunlardır. Sıradan olmayan ve yeni sayılabilecek gelişme ise içimizde kalan ve bastırmak için çaba harcadığımız öfkeyi dışarı vurma isteği ve de bunu başarmak için gerekli enerjiye sahip olmamızdır. Hayatımızda yapmamız gereken değişikliğe doğru atılacak ilk adım budur.Beyinde yangın başlıyorSize belki garip gelecek ama, menopoz öncesinde beynimiz ateş almaya başlar. Menopozun en belli başlı belirtilerinden biri olan sıcaklama, aslında beynin de ateş aldığına işarettir. Menopoz döneminin başlangıcında vücuttaki hormon değişiklikleri, beyinin önsezileri yöneten bölümünde de bazı değişiklikleri başlatır. Bu değişikliğin bizi nasıl etkileyeceği ise hormonların sağlayacağı değişiklikleri benimsemeye ne derece hazır olduğumuza bağlıdır. Menopoz öncesinde beyinde bazı değişmelerin gerçekleştiği artık kesin olarak biliniyor. Hormon düzeylerindeki farklılıklar beyni etkiler ve biz de huzursuz, endişeli ve duygusal bakımdan hassas olmaya başlarız. Aslında menopoz belirtilerinin tek nedeni hormon dengesindeki değişim değildir. Bunlar, beynimizin hayatımızda yeni bir gelişme döneminin başladığını
haber veren iÅŸaretleridir.Öfke baldan tatlıKadınların menopoz döneminde eskiye göre daha tedirgin ve öfkeli olduklarını ve bu deÄŸiÅŸiklikleri yadırgamamız gerektiÄŸini biliyoruz. Sıcak basmaları baÅŸlamadan önce beyinde öfkeyi yönlendiren merkezde bazı deÄŸiÅŸiklikler gerçekleÅŸir. Beyindeki bu faaliyeti hormon düzeylerindeki deÄŸiÅŸim tetikler. Orta yaÅŸlarda vücut ve beyin öfke duyma ve öfkeyi dışarı vurma yeteneÄŸini güçlendirir.Pek çok kadın menopoz baÅŸlangıcında sık sık öfkelenmekten ve öfkesini dışarı vurmaktan endiÅŸe duyar. Oysa öfkemize sahip çıkmalıyız. EÄŸer bir kadın, menopozdan önce öfkesini deÄŸerlendirmeyi öğrenememiÅŸse, menopozun baÅŸlangıç dönemi bu eksiÄŸini gidermesi için en uygun zamandır. HuzursuzluÄŸun nedenleri ortadan kaldırılmazsa, fiziksel ve ruhsal bakımdan saÄŸlıklı olmamıza imkan kalmaz. İç ve dış dünya farkıAdet kanamalarının baÅŸlamasına birkaç gün kala, kadının iç dünyasında kısa sürecek bir deÄŸiÅŸiklik olur. Hormonların etkisiyle bilinç ve bilinçaltı arasındaki perde incelir ve içimizden bir ses bize kendi tutkularımızı, ihtiyaçlarımızı hatırlatır, baÅŸkaları uÄŸruna bunlardan uzaklaÅŸmamızın ne kadar yanlış olduÄŸunu anlarız. Bilinçaltındaki düşüncelerin bilincine varmamız sadece o birkaç gün için geçerlidir. İç ve dış dünya arasında bocalamamızın hormonların etkisiyle gerçekleÅŸtiÄŸini 1930’lu yıllarda psikiyatrist doktor Therese Benedek keÅŸfetmiÅŸti. Bir kadının hayat çizelgesini iki bölüme ayırmak gerekiyor. Birinci bölüm biyolojik ve fizyolojik bakımdan baÅŸka bir canlıyı yaratmaya hazır olur. Ä°kinci bölümde ise artık kendinden baÅŸka yaratabileceÄŸi kimse yoktur. Ä°ÅŸte bu dönemde beynin önseziyle ilgili bölümü harekete geçer ve iç dünyamızı daha iyi anlamamızı saÄŸlar.Çocuklar büyüyünce kendini iÅŸe yaramaz hissederler BoÅŸ yuva sorununu yaÅŸamak için anne olmanız gerekmez. Bir kadın orta yaÅŸlara gelmeden önce kendini ne kadar güvencede ve yerleÅŸik bir düzen içinde bulsa da, orta yaÅŸ gelip çatınca her ÅŸey deÄŸiÅŸebilir. Hayatın ikinci dönemine baÅŸlarken güven duygusunun yerini kuÅŸku ve belirsizlik alabilir. Ä°ÅŸte çocuksuz kadın için de boÅŸ yuva sendromu baÅŸlamış demektir. Çocukların evi terketmeleri ise annenin hayatında çok büyük bir boÅŸluk yaratabilir. Yıllar yılı çocuklarını yetiÅŸtirmek için çabalayan anne, çocuklarının kendi ayakları üzerinde durabilmelerine sevinmesine sevinir ama inanılması güç bir boÅŸluk duygusu da tüm benliÄŸini sarar. Bu dönemde kendini iÅŸe yaramaz, yaÅŸaması hiçbir anlam taşımayan bir yaratık olarak görmeye baÅŸlayabilir.Böyle bir zamanda kiÅŸinin içten dışa kendini tamamen yenilemesi için büyük çaba harcaması gerekecektir. Çocukların günün birinde evi terkedeceklerini çok önceden kabullenrmiÅŸ olsanız da bilinen, beklenen olay gerçekleÅŸince, yeni koÅŸullara alışmak sandığınız kadar kolay olmaz. BoÅŸ yuva sendromundan kurtulabilmek için hayatınızda bir dönemin sona erdiÄŸini deÄŸil de yeni bir dönemin baÅŸladığını kabul etmelisiniz. Çocuklar evi terkettiklerine göre, siz evinizde yeni düzenlemeler yapabileceÄŸinizi kabul edin. Yıllarca baskı altında tuttuÄŸunuz isteklerinizi gerçekleÅŸtirmek için harekete geçebileceÄŸinizi düşünün. DilediÄŸiniz gibi yaÅŸamanıza fırsat tanımayan engellerin ortadan kalkmasına sevinin ve yeni bir hevesle hayata sımsıkı sarılın. BoÅŸ yuva sendromunun verdiÄŸi acılar yavaÅŸ yavaÅŸ hafifleyecektir. Yeni durumunuza eninde sonunda alışacaksınız. Bu dönemin kendinizi yeniden yaratmanız için size tanınmış en büyük fırsat olduÄŸuna inanın.Menopoz dönemi, çocukların büyüyüp de evden ayrılmaya baÅŸlamalarıyla aynı döneme denk gelir. Kadın, çocuklarının kendi ayakları üzerinde durmalarını bile ‘Bana ihtiyaçları kalmadı artık’ diye deÄŸerlendirir ve kendini iÅŸe yaramaz hisseder. Oysa kendi hayatı artık sadece onundur, bunu farketmeli ve tadını çıkarmaya baÅŸlamalı.Â
button