Güncelleme Tarihi:
“...Tek suçu 1975’den bu yana insanımıza kaliteli ve ekonomik ürün üretme amacı olan ve bunu yıllarca istikrarlı bir şekilde devam ettiren müessesemizin ürettiği Mekap isminin, her terör olayının ardından terör örgütüyle birlikte haber yapılması bizi son derece muzdarip etmektedir. Bunun sürekli olarak devlet büyüklerimiz tarafından hem geçmişte rahmetli Turgut Özal, hem de yakın zamanda malum Habur olayıyla sizin tarafınızdan dile getirilmesi bizi ayrıca müteessir etmiştir. Bu durum maalesef devam etmektedir. Geçtiğimiz günlerde sayın İçişleri Bakanımızın (eski bakan İdris Naim Şahin) firmamızın ismini zikrederek teröristlerin kullandığı ayakkabılar için Mekap tipi ayakkabılar demesi bu yazıyı size gönderme zorunluluğu ve bu duruma artık son verebilme umudunu doğurmuştur....”
Türkiye’nin tek Mekap üreticisi İskender Ayakkabı ortağı Necati Gökhan Aslan birkaç ay önce Başbakanlık’a gönderdiği mektubunu “Eğer bu ayakkabıyı üretmediğimiz zaman terör bitecekse bunu da tereddütsüz olarak yerine getireceğimizi bilmenizi isteriz” serzenişiyle bitiriyor. Ama son salvo bu serzenişten habersiz BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’tan geliyor. Demirtaş, PKK’nın sınırdışına nasıl çekileceği tartışmaları sırasında, “Şu an bildiğimiz tek yöntem ‘mekap’ yöntemi, yani yürüyerek çıkarlar sanırım” diyor.
PKK AYAKKABISI NOSTALJİ OLUR
1995’den bu yana Mekap markasıyla çalışan İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi mezunu Necati Aslan bu cümleyi hatırlatınca Mekap’ın artık kavram olduğunun altını çiziyor: “Eskiden margarin deyince akla Sanayağ, traş bıçağı deyince Permatik gelirdi. Mekap deyince de bu tarz ayakkabılar geliyor. Oysa 17-18 değişik firma aynı tarz ürünü üretiyor. Etiketini görmeyin, Mekap dersiniz.”
“Reklamın iyisi kötüsü olmaz” söylemine bile katılmıyor. Önyargılı yaklaşımlardan dem vuruyor. “Gece yatarken vicdanınız sızlamıyor mu? Kanınız donmuyor mu? Siz de bu işe ortak oluyorsunuz” maillerine, oluşturdukları standart formla yanıt verdiklerini anlatıyor ve ekliyor: “Irak’a doğrudan ihracatımız yok. Ama bu ayakkabıya her yerden ulaşabilirler. Türkiye genelinde 110 bayimiz var. Bunun yanısıra gidin Metro markete oradan da alabilirsiniz. Bir de niye sadece ayakkabı ön plana çıkıyor? Gıda da alıyorlar, giyim de...”
“Direk siz mi satıyorsunuz” sorusunu soranlar arasında askerlerin de olduğunu anlatırken gülüyor. “Kendimizi sürekli bu şekilde savunmamız durumunda aslında suçluymuşuz gibi algılanma korkusu vardı, bizde o yüzden savunmadık” diyor. Ardından “Hoş savunacak birşey de yoktu. Bereket bizim 70’lerden gelen iyi bir imajımız vardı. Bizim tek suçumuz kaliteli ayakkabı üretmekti” diyor.
Barış süreci belli bir rahatlık getirmiş firmaya. “Bu ayakkabının artık iş ayakkabısı olduğunu farkedecekler” diyor. Bölgeye yapılacak yatırım ve sağlanacak istihdamla gelir düzeyinin artacağını, bunun da satışlarını arttıracağını düşünüyor. Ya “PKK ayakkabısı imajı?” Gülerek yanıt veriyor: “O da artık nostalji olacak.”
BEJ RENGİ TERCİH EDİLMİYOR
İmalatımızın yüzde 60’ı iş emniyet ayakkabısı. Kullanıcı, PKK’lıların da giydiği ayakkabıya hafif iş ayakkabısı diyor. Normalde bu modeli Türkiye genelinde 750 bin çift civarında satıyoruz. Bu, yıllık satışımızın yarısına tekabül ediyor. Ama bej renkli ayakkabı imalatın yüzde 5’i bile değil. Çünkü çok tercih edilen bir renk değil. Belki de PKK ile de özdeşleştiği için...Çünkü bir dönem bu ayakkabılarla ilgili bölgede çok sıkı takibatlar, Mekap giydiği, sattığı için sorgulananlar oldu. Bu caydırıcılık etkisi yapmıştır. Olağanüstü halin kaldırılmasıyla ilgili haber bile “Artık mekap giymek serbest” diye yapıldı. Bu ayakkabının siyah rengi daha çok satıyor. Spor ayakkabı olarak da giyiliyor. Yoğun satış yaptığımız yerler ise Ege ve Marmara.
Bej rengi Mekap’ın ilk çıkış rengi. O dönem herkes siyah giydiği için farklılık yaratmak istemişler. Şu an perakende satış fiyatı 22-25 lira bandında. Karlılık anlamında çok rantabl değil. Taklitleri 15-16 lira olduğu için çok artıramıyorsunuz; ki onlar suni deri değil ama yanyana koyduğunuzda müşteri anlamıyor. Ancak giydikten sonra anlaşılıyor. Ya patlıyor, ya terletiyor... Bizim sloganımız 40 yıldır değişmedi: Rahat, sağlam sağlıklı.