Güncelleme Tarihi:
HÜRRİYET’TE NARO BAŞLIKLI YENİ BİR KÖŞE İSTİYORUZ
Nuri Alço ‘Gençlik kötüye gidiyor, yeni filmlerle 2000’li yılların gençlerini kurtarabilirim’ demiş. (Kelebek, 28 kasım)
Biliyorsunuz, NARO yani Nuri Alço Revival Organization adlı bir grup genç, duvarlara sloganlar yazarak, bildiriler dağıtarak müthiş gırgır bir kampanya sürdürüyor. Bu sebeple Türk sinemasının kötü adamlarından Alço yine ‘in’!
İnanın hayret ediyorum, hâlâ niye Hürriyet’te köşe yazmıyor diye!..
*
LAPSUS
Aykut Işıklar “Tarkan, her konuda yerlerde sürünüyor” diye yazdı.
“Yıllardır İngilizce albümü çıkacak da Ricky Martin gibi dünya starı olacak diye bekledik. Ama bakın şimdi hangi haberler ile gündeme geliyor?” diye sorup, yine kendi cevap veriyor:
“Piyasaya çıkan son single'ı rivayetlere göte sadece 30-40 bin adet satıldı.”
Psikolojide lapsus dedikleri bu olsa gerek! J Bugün, 28 kasım * AY’IN YAŞI BELİRLENDİ, diyor Milliyet’in haberi. İddiaya göre, Dünya’nın uydusu, sıkı durun, 4527 milyar yaşındaymış. (Milliyet, 28 kasım) Evrenden bile önce varmış demek ki! * ORASI APAYRI BİR DÜNYA... Manken Doğa Bekleriz, Birol Güven’in dizi teklifini ‘Deneyimsiz bir mankenin (Asuman Krause) altında oynamam’ diyerek reddetmiş. Reddettiği dizinin adı ‘SONRADAN GÖRME’ imiş. Vatan’la Gülümse, 28 kasım * YES İTİZ ÖDÜL REKORTMENİ MAGAZİN GAZETECİSİ labelli Müge Anlı’nın yazdığına göre şarkıcı Gülşen, Avrupa’da albüm çıkarmaya karar vermiş. Yurtışında adı ‘Gulshen’ olacakmış. ‘Avrupai bir imaj bulmak için (diyor haber) imagemaker’ıyla görüşmelerini sürdürüyormuş.’ (Vatan’la Gülümse, 28 kasım) * CHE’Yİ GÖRÜNCE SEVİNEN SİVİL POLİS Siyasi polis büroya baskın yapıp, karşısında oyuncuları görünce durumu anlamış. Bu arada, duvarda bir Che Guevara posteri varmış. Polislerden biri, oyunculara ‘Che’yi gördüğüme ilk kez bu kadar sevindim’ demiş. (Hürriyet, 29 kasım) * MANGAL YORUMCULARI Radikal Spor, 66 spor gazetecisi ve yazarına, GS-FB maçı için tahminini sormuş. Sadece bir kişi (CNN-Türk’ten Alp Özgen) “Fener 1-0 alır” demiş. Fener’in şu veya bu skorla kazanacağını söyleyenlerin sayısı toplam 14’müş. (% 21) Gerisi (% 80) ... çuvallamış! (Sabah, 29 kasım) Ama emin olabilirsiniz, şu anda bile mangallara doğru futbol yorumuna devam ediyorlardır! * ANTEN! Beyazyapım adlı şirketten e-mail adresime 5 fotoğraf geldi. Basın bülteni “Digital Uydu ve İletişim Fuarı CONAX Standı’nda Fatoş Seğmen nefesleri kesti” diyor. (YANDA) Anten satmak için bir mankenin hizmetlerinden yararlanmak hangi antenin fikriydi acaba? (Bu arada, basın bülteninin final cümlesi yüzünden, yetişemeseydim altıma edecektim: “Conax Digital uydu alıcıları ile şov yapan güzel mankeni fuara katılan ziyaretçiler ilgiyle takip ederken, tanıtımda kaldığı 2 saat boyunca hayranları ünlü mankeni bir an olsun yalnız bırakmadılar...”) * TOP İLE PEZEVENK Gazeteci (!) Ali Tanrıyar ve sevgilisi şarkıcı (!) Petek Dinçöz, İskele lokantasında yemek yerken, Bülent Ersoy da gelmiş, bir müddet sonra aynı masada buluşmuşlar, yemişler, içmişler, derken sıra hesap ödemeye gelmiş. İki taraf da o kadar zaaarif ki, sen ödeyeceksin, ben ödeyeceğim kavgası çıkmış. Garsonlar ‘Bülent Hanım buranın devamlı müşterisidir, hesabı kimseye ödetmez’ dese de Tanrıyar ısrar etmiş, Bülent Hanım reddetmiş, sonunda, aralarında geçen bağırışma: Tanrıyar: Bu hesabı ödeyen toptur! Ersoy: Sen de pezevenksin! * DOĞRU CEVAP HANGİSİ ? Hıncal Uluç’un ‘Tebessüm’ü çok hoştu. Aşağıdakilerden hangisi en hızlı iletişim aracıdır? a.İnternet * 1.281.000.000.000 TL Yeşim Salkım bir zamanlar Hakan Uzan’la evliydi, biliyorsunuz. İddiaya göre, kredi kartı harcamalarını Telsim’e ödettirmiş. (Uzanlar böyle şey yapmaz, diyen parmak kaldırsın!) Hakkında dava açılmış. Salkım “Bu parayı mutfak harcamaları için kullandım. Faturayı Telsim’in ödediğini bilmiyordum” diye savunuyor kendini. Magazinci İdil Çeliker dalgasını geçiyor: “Kürek mahkûmları bile çekmemiştir Salkım Hanım’ın çektiklerini. Sen saçını süpürge edip 1 trilyon 281 milyar liralık yemekler pişir, sofralara koy, kıymetin bilinmesin...” Güneş, 29 kasım * YUH ARTIK! Bu spor gazetecileri (magazinciler gibi) beni öldürecek. Milan’dan İstanbul’da 4 gol yiyen ve yerlerde sürünen Fenerbahçe, zavallı Galatasaray’dan çıkardı hırsını ya... Takvim’in spor manşeti: SIRA AVRUPA’DA Takvim, 29 kasım (Ali Sami Yen Stadı Avrupa Yakası’nda ya, Fener’in görüp göreceği Avrupa budur. Birinci ligde Edirnespor, Tekirdağ İdman Yurdu, Kırklareli Gücü filan olsa, AVRUPA’DA iki üç maç daha kazanabilirdik ama...) * BU NE SEVGİ AH! Hülya Avşar ve Nurseli İdiz’den sonra, kim olduğunu bilmiyorum, İlknur Soydaş adlı bir kadın daha çıkmış ‘Matild Manukyan rolünü oynamak asıl benim hakkım’ diyen. (Şok, 29 kasım) Ne çok meraklısı varmış? Hani söz konusu kadınların günahını almayacağımı bilsem Manukyan’a manevi bir borçları mı var, diye soracağım! * TOPLUM KAFAYI YEDİ Kireçburnu’nda yürüyüş yapan İngilizce öğretmeni M.Ali Aksoy’u ‘ters baktı’ diye hacamat eden (burnunu kesen, gırtlağını delen ve 15 yerinden bıçaklayan) Bahri Güney adlı zanlı, hapisten Aksoy’a mektup göndermiş, diyor ki: Sayın Kıymetli Hocacığım, Cenabı Allah’a şükrediyorum Seni Bizlere Bağışladı. Öncelikle çok geçmiş olsun derim Ve Öğretmenler gününü Canı Gönülden Kutlarım Saygılarımla ve Sevgilerimle Ne abuk sabuk bir memlekette yaşıyoruz! Bugün, 30 kasım * ALLAH BAĞIŞLASIN! “Ünlü ekonomist ve gazeteci Deniz Gökçe’yi ben pek beğenirim, neşeli ama efendi, güçlü ama mütevazı, duygusal ama akıllı bir duruşu vardı benim için. Öyle ki, hani o zamanlar eğer bana evlenme teklif etseydi, inan olsun kabul edebilecek kadar da ona ‘eş olacak bir adam’ diye bakardım.” Güler Kazmacı - Posta, 30 kasım * (L)ALINTI “Sosyetik güzel olarak tanınan (!!!) 18 yaşındaki Lara Kamhi, çok yayında çıkaracağı ilk albümünü ‘ANORMAL BATILI BİR ŞEY’ olarak tanımlıyor.” Kelebek, 30 kasım * KANAT (ATKAYA) YAZDI: “Sabah erken saatte çalışabildiğim için erken uyanıyorum. Hedefim genellikle 10 civarında işimi bitirmek oluyor. Bunu başardığımda koca bir gün kalıyor bana istediklerimi yapabilmek için; işini bitirmiş insan rahatlığıyla zerre kadar vicdan azabi duymadan film seyrediyorum, kitabımı okuyorum veya normal programa sadık kalıp hiçbir şey yapmadan televizyon karşısında öylece duruyorum.” Hürriyet, 2 aralık Şöyle bir iş bulamadık, anasını satayım! * ÖZCAN DENİZ SAHNEDE BİR ESPRİ YAPMIŞ: “Banyomu kullanan bir kız arkadaşım vardı, ayrıldıktan sonra bornozu bende kalmıştı. Onun üzerine bu şarkıyı yazdım. Bu kız Şebnem Schaffer’di ve sadece banyoyu kullanıyordu. Maluk, Şebnem ile o tür şeyler yapılmıyormuş.” (Kelebek, 2 aralık) Bu seviyeli haberleri takip edemeyenler için: Manken Şebnem Schaffer, iki yıl birlikte olduğu ve ayrıldığı sevgilisine basın marifetiyle teşekkür etmişti, ‘bekâretine dokunmadı’ diye! Not: Güneş’in magazin ilavesi, bu manken kızı över ayaklarına tiye alıyor. ‘Şenol İpek ile ayrıldıktan sonra ‘hâlâ bakireyim’ açıklaması yaparak gündem yaratan Şebnel Schaffer’i ‘şöhret’ değiştirmeyi başaramadı...’ Başlık: BOZULMAYAN TEK KIZ! (Güneş-Venüs, 3 aralık) * YARABBİ! Aynı Kelebek’ten bir haber satırı daha: “Magazin kulislerinde konuşulanlara göre, Serdar Bilgili ile Lerzan Mutlu, ileri derecede bir arkadaşlık yaşıyor.” Kelebek, 2 aralık * İÇİMİZDEKİ SAPIKLAR 1 aralık günü Hürriyetim’in en çok okunan (tıklanan) haberi hangisiymiş biliyor musunuz? ‘Camide imamla seviştim iddiası’ başlıklı haber... Akşam saat 17’ye kadar 300.000 kişi okumuş. Sözüm meclisten dışarı ama... ne sapıklara hitap ediyoruz demek ki burada! Hürriyet, 2 aralık * ACILI GÜNÜMÜZ Milliyet, Kanal D’de yayınlanan Kurtlar Vadisi’ni birinci sayfadan duyuruyor: - Kurtlar Vadisi’nde, Polat’ın yakınındaki isimlerden biri daha yakında aramızdan ayrılacak! Milliyet, 3 aralık ZOR SORULAR SORMAYIN ÇOCUKLARA İstanbul’daki Picasso sergisi çok konuşulunca, Günaydın pislik yapmış - çünkü bu resmen pislik - Adnan Şenses ile Asena ’19.yy’da yaşamış bir İtalyan ressam’ diyorlar, o kadar olur. - Seda Üren (kimdir bilmiyorum) Picasso ile tanışmayı çok istediğini söylüyor, beğeniyormuş eserlerini. - (Picasso’nun) ‘Eserlerini Türkiye’deki insanların görmesinden mutlu olacağını’ düşünen manken Nilay Dorsa ise Picasso’yu zaten tanıyormuş, çünkü Avrupa’da bir iki kere karşılaşmış, yani galiba... Sabah’la Günaydın, 3 aralık * HÜRRİYET’TEN OKURLARINA BİR HİZMET Hürriyet gazetesi “Kesinlikle küpe takmayın” başlıklı haberinde “Seks işçileri’ için güvenli çalışma koşullarının oluşturulmasını amaçlayan ‘Gacı’ dergisinin Eylül-Ekim 2005 sayısında travesti, transeksüel ve fahişelerin sokakta çalışırken almaları gereken güvenlik tedbirleri”(ni) sıralandı. (5 aralık) Derginin, merkezi Hollanda’da bulunan ‘TAMPEP’ adlı uluslararası seks işçileri örgütünün internet sitesinden aldığı liste özetle şöyle: -Arkadaşlarınızın bindikleri arabaların plakalarını alın. -Sarhoşlardan uzak durun. -Eğer saldırgan bir müşteri boğazınıza sarılırsa kasıklarına tekme atmayı deneyin. -Çok uzun saçlar yerine peruk ya da postişleri tercih edin. -Kolye takmak isterseniz kolay kopabilen birini seçin. -Yüksek topuklu ayakkabılar giymeyin. -Altın yüzükler ve küpeler hırsızların dikkatini sizin üzerinize çekecektir. -Bluzunuzun içine bir düdük saklayın. Çok ses çıkaran mini alarmlardan bulundurun. -Bir saç spreyi veya böcek ilacı tehlike anında işinize yarayabilir. Karabiber, çamaşır suyu ve su karışımı bir sprey saldırgana karşı etkili olabilir. Hürriyet bu listeyi kocaman kocaman yayınladığına göre, okurları arasında çok sayıda ‘seks işçisi’ bulunduğuna inanıyor demek ki... Teşekkür ederiz!
Gırgır bir haberdi. Takva adlı bir filmin çekimi sırasında, oyuncular bir ofiste ‘zikir proavası’ yapıyormuş. İşi o kadar abartıp, o kadar gürültü etmişler ki, anladığım kadarıyla endişelenen bir gayrimüslim komşu, polise haber vermiş.
Zaaaaarif insanlar, dedim ya!
Sabah, 29 kasım
b.Telefon
c.Bir kadına söylemek
Sabah, 29 kasım
*