Medyadan MAGAZİN ALINTILARI

*

Tatlı Hayat köşesinde Ahmet Cumalı’nın haberine göre, Tarkan eski sevgilisi Fransız Aria ile yeniden birlikteymiş, genç kadın Tarkan’ın New York Madison Avenue’daki dairesine yerleşmiş. Cumalı diyor ki “Bu durumdan Tarkan’ın İstanbul’daki sevgilisi avukat Bilge Öztürk’ün de haberi var. Bilge ‘Ben Tarkan’ı iyi tanıyorum. Onun için içim rahat. Sevgilim bana asla ihanet etmez’ diyor.”

Tarkan’la eski sevgilisi aynı evde yaşıyorlar ve Bilge Öztürk ‘Ben Tarkan’ı iyi tanıyorum. Onun için içim rahat!’ diyor. Vatdazıntmin yani ne demek istiyor? Bir bildiği mi var?

*

SERİN DURUŞ’tan haftalık arak

- Sırtında Smith Nephnew yazıyor, yani yepyeni Smith... (Show TV’de yayımlanan bir boks maçının spikeri, bir boksörün sırtındaki yazıyı tercüme ediyor)

Milliyet, 15 Mart

*

NE DEDİLER köşeciğinden:

- Zekiyim demem için avukat, doktor gibi kafa patlatmam lazım. Zekâyı daha büyük görevlerdeki insanlar kullanır. Ben çok çabuk sıkılırım, sıkılan insanların zeki olmasına imkân yok... (O Şimdi Asker adlı şarkıyla tanınan Tuğba Ekinci)

Milliyet, 15 Mart

*

‘ÖDÜL REKORTMENİ MAGAZİN GAZETECİSİ’ labelli köşe yazarı Müge Anlı yazıyor:

Ebru Akel’e Usul’ta rastladık. Koştura koştura bir yere gidiyordu. Meğer önde yürüyen genç kıza yetişmeye çalışıyormuş. Hiç tanımadığı kızı durdurdu ve üzerindeki kot ceketi nereden aldığını sordu Ebru. Genç kızın ‘Amerika’dan aldım’ yanıtı üzerine ceketi kendisine satmasını istedi güzel sunucu. Ancak 1 saat dil dökmesine rağmen ‘hayır’ yanıtını aldı.

Bir diğer magazin gazetesinin haberine göre, aynı Ebru Akel, gözlerinin altındaki morluklarla, kırışıklıklarla ve şişlikle başa çıkabilmek için yüzüne... hemodoid kremi sürüyormuş.

Bu iki konunun birbiriyle alakası yok tabii ki...

Vatan-34 ve Takvim-Papatya, 15 Mart

*

Aynı köşede ertesi günkü manşet haber:

Aliye (dizisiyle) ile yıldızı parlayan Nejat İşler’in Tayyip Erdoğan’(l)a olan benzerliği dikkat çekici. Bu yüzden yakışıklı oyuncunun başbakanın yeğeni olduğu söylentisi aldı yürüdü...

In ın ın... Demek ki ‘Ödül Rekortmeni’ gazeteci Başbakan’ı yakışıklı buluyormuş!

Bizden de bir şey kaçmaz yani!

*

*

Life+ köşesinde Bülent Cankurt dedikodu yapıyor:

Mecburi ayrılık!

Rahmetli işadamı Raif Dinçkök'ün torunu Melis Çiftçi aşktan yana çok şanssız! Daha önce iki kez nişanlanıp ayrılan Çiftçi, bu kez sevgilisi İgal Erbeş'le şeytanın bacağını kıracak gibi gözüküyordu! Ancak bu kez de sevgililerin arasına mecburi bir ayrılık girdi. Çünkü İgal Erbeş, Amerika'ya yerleşmeye karar verdi. Tanışmalarına ön ayak olan Melis'in kuzeni Raif Dinçkök, yakın arkadaşı Erbeş'e geçen hafta 360İstanbul'da bir veda partisi düzenledi. Aralarına artık kıtalar da girdiğine göre, Melis ile İgal'in ilişkisi mazide kalacak gibi gözüküyor. Tabii çıkmayan candan ümit kesilmezmiş derler!!!

Güzelim kadını fena harcamış vallahi, niye bu kadar ‘ümitsiz bir vaka’ olsun?

Sabah’la Günaydın, 17 Mart

*

Star (gazetesi), oyuncu Kenan Işık’ın Star TV’de ankırmen yani ana haber sunucusu olacağını birinci sayfadan şu cümlelerle verdi:

Kenan Işık’a insan olarak, sanatçı olarak diyecek lafım yok. Ankırmenliği eski Türkiye üçüncü beşinci güzellerinden daha iyi yapacağına hiç şüphem yok. Ama yine de...

*

Derim ya, Allah insanı Aykut Işıklar’ın eline / diline düşürmesin, diye...

Yazısından bir cümle: Niye hangi gazeteyi elinize alsanız veya TV programına takılsanız karşınıza İpek Tuzcuoğlu çıkıyor? Öyle ya... Halkın daha çok sevdiği, daha güzel oyuncular varken niye hep İpek?

Biraz haksızlık etmiyor musun Aykut Abi?

*

Sanki Işıklar’a cevap verir gibi, aynı gün bir başka magazin köşesi, Mehmet Şehirli diyor ki ‘Başarı sırrını anlattı’. İpek Tuzcuoğlu başarılı olmanın sırrını ‘İşini sevmek, işine sıkı sarılmak ve ihsanlara karşı saygılı olmak’ diye açıklamış.

*

*

Hürriyet’in birinci sayfasında Cuma ilavesinin duyurusu:

*

Cem Özer ‘Keşke kadın olsaydım’ demiş. (Herhalde dünya güzeli olurdu!)

Özer, eşi Nurgül Yeşilçay’ın doğumunu (hayır, doğmamış bir kadınla evli değil, ‘doğurmasını’ demek istiyor) sabırsızlıkla beklediğini söylemiş ve ‘Kadın olmadığıma çok üzülüyorum. Ben de içimde bir şeyin bana tekme atma duygusunu tatmayı çok isterdim...’ demiş.

*

Fakir fukaranın, cahil insanların hacılara, hocalara, yatırlara bel bağlamasına, cincisine medyumuna inanmasına şaşmamak gerek.

Türkiye’nin en çok satan gazetesinde yarım sayfa tutan bir köşe var, adı ‘İnanılmaz gerçekler’ (anlatılanlar gerçekmiş yani), Berrin Türkoğlu ‘araştırdı’ ve yazdı diyor, nesini araştırıyorsa bu zırvaların.

Mesela bugünkü konu : Askerde öldü, geri döndü

Spot: Razı Harman askerde hayatını kaybetti. Göğe yükselirken yanındaki asker ‘Hamile eşimin ikizleri olacak’ dedi. Rıza Bey hayata geri dördüğünde (?!) bu olayı araştırdı. Ölen askerin eşi gerçekten ikiz doğurmuştu.

Bu yazıları yapanlar bu zırvalara inanıyorsa vah mesleğime, inanmadan ‘sattırıyor’ diye düşünüyorsa vah ki vah mesleğime...

*

Minik magazin haberi diyor ki ‘Uzun süredir sesi soluğu çıkmayan İlknur Bozkurt ‘Hak yolu’ isimli filmle setlere döndü. Bozkurt, pavyonda şarkıcılık yaparken imana gelip Hak yolunu seçen bir kadını canlandırıyor.’

Senaryoya para ödememişlerdir umarım!

*

Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Güldal Akşit, Ankara’da bir güzellik salonunun açılışını yapmış. Tanıtım mankeni Tuğba Özay’ı görünce ‘Komplekse kapılıyorum, boya bakın maşallah’ demiş, sonra pasta almayıp sadece bir iki dilim salatalık atıştırınca Tuğba Özay ‘İkimiz de güzelliğimizi salatalığa borçluyuz’ diye espri yapmış aklı sıra, Bakan Hanım epey bir kilolu ya. Güldal Akşit de nezaketle ama gereken cevabı vermiş:

- Sizin borçlu olduğunuz kesin!

Malum, salatalığın halk arasındaki adı HIYAR’dır...

*

Haberi okurken insan gülüyor da adam için çok eğlenceli olmasa gerek.

Vietnam’da 47 yaşındaki bir adam sahte Viagra almış, malum umutlarla. Ama umduğundan çok fazlasını bulmuş: 28 saat boyunca ereksiyon halinde, acılar içinde gezmiş. Sonunda hastanelik olan garibimi, cinsel organından kan boşaltarak ‘normale’ döndürmüşler...