MEDYADAN : Alıntılar

Güncelleme Tarihi:

MEDYADAN : Alıntılar
Oluşturulma Tarihi: Mart 09, 2003 19:20

Bu hafta, artık ben de mi iş yoktu, gazeteler mi cansızdı bilmem, doğdu dürüst bir malzeme çıkmadı bize. Onun için birleştirdim : Saros Körfezi’nde yakalanan 4,5 metrelik morina – Bolu’da otobüsten sille tokat atılan türkücü – Seda Sayan nasıl Naomi’yi silip süpürmüş – Levent’te lebiderya villa – AKP’nin yeni servisi AKIM karışıklık yaratacak vs

Haberin Devamı

Jaws gibi morina, diye vermiş Posta (4 Mart). Resimli bir haber.

Bir defa, fotoğrafta görülen balığın uzaktan yakından morinayla ilgisi yok, amcasının oğlu bile değil. Ayrıca, morina 2 metreyi de geçmezmiş.

Bu resimdeki bir camgöz olabilir, ama bir tür köpekbalığı olduğu muhakkak.

Haberde “4,5 metre boyunda, 120 kiloluk morina balığı yakalandı” denmiş.

Hadi morina olmamasını bir yana bırakalım, bu fotoğraftaki balık 4,5 metreyse eğer, yanında çökmüş balıkçının boyunun da 4-5 metre olması gerekir.

Balıkçıların palavrası meşhurdur da, balık haberi yapan muhabire ne oluyor?


*

ULA NE ÇIGIRTİRSEN ?

Adam, şarkıcı olmak için Urfa’dan kalkmış, İstanbul’a geliyormuş otobüsle. (Şok, 9 Mart)  Gece vakti Bolu’dan geçerken, cebi çalmış, iddiasına göre arayan bir plakçıymış. (Bence fırlamanın biri işletmiş garibimi.)

“Sesini merak ettim, bir şarkı söyle de duyayım” demiş.

Bizim garip de, gaza gelmiş, başlamış otobüste bir uzun hava çığırmaya...

“Meğer yolcuların çoğu uyuyormuş...” diyor sonra da...

Ulan manyak mısın, ne bağırıyorsun!” diye bir güzel dövüp, atmışlar garibi otobüsten.


*

Haberin Devamı

HAYSİYETİNİZ YOK MU HİÇ?

Muhabirin hiç gocunmadan yaptığı, gazete editörünün de hiç sıkılmadan kullandığı bir haberde şöyle denilmiş (Takvim, 6 Mart) :

“Bülent Ersoy salı günü.... İsimli mekanda Çağla isminde genç bir beyle aynı masaya oturduğu için gazeteciler içeri alınmadı. Çift, başbaşa eğlendikten sonra, ayrı geldikleri kulüpten yine ayrı ayrı çıktılar. Ersoy kendisini dışarıda bekleyen gazetecilerin ... (sorularına da terbiyesiz bir tavırla cevap bile vermemiş.)

Hadi o kapıda bekleyen garip muhabir emir kulu, yahu bunların bir amiri de mi yok gazeteciliğin haysiyetini koruyacak?

Ne demek “gazeteciler içeri alınmadı” ? Sizi içeri almayan kulüpte ne işiniz var? Sizi içeri sokturmayan alt tarafı Bülent Ersoy’u niye beklemeye devam ediyorsunuz dışarıda? Çıkınca niye soru soruyorsunuz? Niye hâlâ haberini yapıyorsunuz?

Bu kadar haysiyetsiz misiniz?


*

SORMA, SORUNCA CEVAP VERECEK

Galiba bir şarkıcı, adı Hakan Altun.

Hakkı Yalçın bir röportaj yapmış, Günaydın (5 Mart).

Sorulara cevap veriyor:

Soru : Göze yasak konmalı mı?
Cevap : Asla! Gözler demokrasinin aynasıdır.

Sormayacaksın, sordun mu cevap verir !


*

.. BEN NAOMİ’YLE YETİNİRİM

Daha önce reklamlarında Sibel Can’ı kullanan terlik üreticisi firma, bir anket yaptırmış ve Türkler’e sormuş:

Reklamlarımızda kimi görmek istersiniz?” diye, dört de isim önermiş. Seda Sayan, Petek Dinçöz, Gülben Ergen ve ... Naomi Campbell ! (Şok, 9 Mart)

Güya anketin ilk turunda Gülben Ergen ile Peket Dinçöz elenmiş, ikinci tura, terlik müşterisi kadınların çok iyi (!) tanıdığından eminim, Naomi ile Seda Sayan kalmış.

Şirket, Naomi’ye 300 bin dolar önermiş, fakat sonuçta, halkın “ezici bir üstünlükle” Seda Sayan’ı “terlik reklamlarında görmek” istediği anlaşılınca, Naomi’den vaz geçilmiş.

Şok gazetesi de bu “haberi” Seda Sayan Naomi’yi sildi süpürdü, Naomi’nin havası söndü... diye veriyor.

Tesadüf herhalde, Gülben isimli bir okurum bu haberi bana göndermiş, “Serdar Bey’in yorumunu merak ettim” diyor.

Ben size çeşitli tepkiler önereyim, siz hoşunuza gideni seçin.

(1) Terlikçi haber olmak için üfürmüş, gazete koskocaman kullanmış. Bana ne!

(2) Seda Sayan’ın, görmediğimiz bir topiş ayacığı kalmıştı, onu da burnumuza sokar artık!

(3) Zaten Naomi’nin Seda Sayan’ın karşısında hiç şansı yoktu. Aç g..ten Türk milleti, maşallah bonfile gibi Seda Sayan dururken, Naomi’yi ister mi!


*

GAZETECİ DEĞİL EMLAKÇI MUBAREK

Zeki Müren
’in, Türk Eğitim Vakfı ile Mehmetçik Vakfı’na bağışladığı Levent’teki villası satılıyormuş, vakıflara gelir temin etmek için. (Star, 8 Mart)

Star
’ın resimaltı : Levent Akasya Sokak’ta bulunan villa kapanmaz deniz manzaralı ve üç katlı.


*

ADINI YANLIŞ SÖYLERLER

AKP bir iletişim merkezi kurmuş, “halkın sorunlarını dinlemek” için, kısaltması AKIM’mış.
İlk denemeyi de partinin genel başkanı yapmış. Habertürk’teki Ankara Kulisi’nde okudum, Erdoğan kulaklığı takınca, partililerden biri “Efendim, kulaklık size pek yakıştı” diye yalakalık yapmış. (Habertürk, 8 Mart)

Ben olsam bu iletişim merkezine AKIM adını vermezdim, malûm, AKP’lilerin “akım derken b.kum demek” gibi bir sabıkası var zaten...

*

İNGİLTERE KURTULDU

Bir insanın ölümü hakkında böyle konuşmak yakışıksız, biliyorum. Ama, AFP'de bu haberi okuyunca (6 Mart) Allah affetsin, sevindim. İngiltere Kraliçesi II.Elizabeth'in resmî terzisi Sir Hardy Amies'in 93 yaşında ölmesine değil, o birbirinden rüküş, zevksiz elbiselerden belki kurtulacağız diye.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!