Güncelleme Tarihi:
Aşırı hareketliler. Dikkatleri dağınık, herşeyden çabucak sıkılıyorlar. Evde ve okulda uyumsuzlar. 4-12 yaş grubunda sık görülen hiperaktivite erken saptanıp önlem alınmadığında çocuğun tüm hayatını etkiliyor.
Çocukluk çağının en sık görülen rahatsızlığının Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) olduğu bildirildi. Organik bozukluk olan hastalığın en çok 4-12 yaş grubunda ve erkeklerde görüldüğü kaydedildi.
Sabırsız oluyorlar
Ankara Üniversitesi Çocuk Pskiyatrisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayla Aysev, 4-12 yaş grubunda daha sık görülen bu rahatsızlıkta duygusal alanda bozukluk, üzüntü, kızgınlık ve endişenin sık ve çabuk yaşandığını bildirdi. Aysev, hiperaktif çocuğun kendi yaş grubundan beklenen davranışı gerçekleştiremediğini belirtti.
Arkadaş ilişkilerinde sorun yaşadığını, çabuk arkadaşlık kurduklarını fakat sürdüremediklerini belirten Aysev, aile ilişkilerinde de sorunlar yaşandığını kaydetti.
Hastalığın en önemli belirtilerinin dikkat dağınıklığı, aşırı hareketlilik ve dürtü denetiminde yetersizlik olduğunu söyleyen Aysev, hastalığın organik bir bozukluk olduğunu, genetik yatkınlığının da olabileceğini olduğunu kaydetti. Bu tür çocuklarda beceri eksikliği bulunduğunu vurgulayan Doç Dr. Ayla Aysev, 'Çocukların el becerileri daha yavaş gelişiyor. Kurallara daha az uyuyorlar. Örneğin bir düğme bile ilikleyemeyenler var' dedi.
Hiperaktif çocukların sabırsız olduklarını, ince el işlerini yapmada zorlandıklarını, ani hareket ettiklerini ve bir hareketi sonucunu düşünmeden yaptıklarını söyleyen Aysev, bu çocukların kendini başarısız ve güvensiz hissettiklerini bildirdi.
Zekáları normal
Bu tür çocukların zeka sorunu bulunmadığını, zekalarının normal ya da normal üstü olduğunu belirten Aysev hiperaktivitenin, 4-12 yaş grubu kız çocuklarının yüzde 4’ünde, erkeklerin yüzde 10’unda, 13-18 yaş grubu kız çocuklarının yüzde 2-3’ünde, erkeklerin yüzde 6-7’sinde, erişkin kadınların yüzde 2’sinde, erkeklerin yüzde 5’inde görüldüğünü bildirdi.
Anne ve babaları hastalıkla ilgili uyaran Aysev, anne ve babanın öncelikle çocuğun sorun alanını belirlemesi gerektiğini söyledi. Çocuğun güçlü yanının desteklenmesi, evde yaşayan herkesin çocuğun temel problemeni bilmesi, anne ve babanının çocuğa tutarlı davranması gerektiğini belirten Aysev, 'Çocuk azarlanmamalı, eleştirilmemeli, küçük düşürülmemeli, çünkü çocuğun bir çok hareketi azarlanacak ya da eleştirilecek durumda. Bu da sürekli çocuğun horgörülmesine neden olur. Aile, çocuğu
sosyal faaliyetlere de katmalı' diye konuştu.
Boyalı gıdalara dikkat
Boyalı katkı maddelerinin dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunu arttırıcı etkisinin bulunduğunu kaydeden Aysev, 'Çocuğun, boyalı katkı maddeli yiyecekleri tüketmesi aşırı hareketliliğe neden oluyor. Ancak bu neden değil, sadece arttırıcı bir etki' diye konuştu. (ANKA)