Güncelleme Tarihi:
*Ziynet’ciğim, 2016’da evleniyormuşsun, yılbaşı konserinde öyle bir sinyal verdin...
- Benim hep dilimde. Öyle sinyal veriyorum da bir türlü ulaşamıyor evrene.
*Gerçekten istiyorsun artık galiba?
- Çok sihirli bir kelime kullandın. Evet, istiyorum. Yıllar geçtikçe çok daha netim bu duygumda artık.
*Yıllar nasıl geçiyor sende? Kaç yaşında hissediyorsun kendini?
- Vallahi 29’u seviyorum ben. 29’da kalmak istiyordum çünkü 30’lar beni hep korkutuyordu. 29 Nisan doğumluyum. 29 yaşımda “Aman Kuzum” albümüm çıktı. Çok uzun yıllar sahnedeydim ama albümle sektöre 29 yaşında ‘merhaba’ dedim. 30’lar bana büyük geliyordu. Ama 35’i de çok sevdim.
*“Yaş 35, yolun yarısı” derler.
- Evet ama ben katılmıyorum ona. Yolun yarısı değil de belki çeyreği olabilir. O yaş kadın için olgunluk dönemi.
ERKEK FATMA DEĞİLİM AMA GÜÇLÜ KADINIM
*Biraz da çocukluğundan bahsedelim. Uçakla Kıbrıs’a inerken sizin köyün üzerinden geçiyormuşuz.
- Evet, uçaklar bizim evin üstünden geçiyor. Hâlâ annemle babam orada oturuyor. Çünkü bizim taa dededen kalma eski köy meyhanemiz, kahvemiz var orada.
*Hangi köy?
- Dilekkaya. Hatta savaş zamanında içine Rumlar’ın girmediği tek köy diye bilinir. Yediğiniz o en güzel hellimler bizim köyden çıkıyor. Tam Maserya’nın göbeği. Çiftlik gibi bir yer. Çocukluğumda bostanlarımız vardı.
*Sen Kıbrıs’ta doğdun ama hemen sonrasında İngiltere’ye gittin, öyle değil mi?
- Kıbrıs’ta doğdum, savaş sonrası. Ben bebekken İngiltere’ye gitmişiz. 6, 7 yaşlarındayken tekrar geldikb
*Erkeklerle mi oynardın çocukken daha çok?
- Erkek Fatma değildim. Ama güçlü bir yapım vardır. Babasının kızıyım ben.
*Kaç kardeşsiniz?
- Üç kardeşiz. Tek kız benim.
*Hiç yaramazlık var mı çocukluğundan hatırladığın?
- Çocukken sakız çalmışlığım ve babamdan dayak yemişliğim var. Yalan söylememeyi o zamandan öğrendim.
*Kıbrıs’tan ne zaman ve neden ayrıldın?
- 1994 yılında lise bitti. Ben turizm okumayı çok istiyordum. Ama istediğim okulları kazanamadım çünkü tercihlerim İstanbul ve İzmir’di.
*Kaç yaşında başladın şarkı söylemeye?
- Askeriyenin çay günlerine giderdim hep. Küçücüktüm, şarkı söyletirlerdi bana.
*Kaç yaşındaydın? Neler söylerdin?
- 16, 17 yaşlarındaydım. Yerel şarkılar söylerdim. Ama hatırlıyorum, Zeki Müren de söylerdim.
*Annenle baban müzikle ilgilenmeni, İstanbul’a bunun için gitmeni nasıl karşıladılar?
- Çok destek oldular. Hatta iki yıl kazanamadım ben konservatuvarı. Çünkü sınavlarla ilgili hiçbir bilgim fikrim yoktu. Geldim buraya, Türk Musikisi Korosu’na girdim. Türk müziği eğitimi aldım. Bir yıl çalıştım, en genç solist oldum. Sonra tekrar sınava girdim. Çok istedim ve oldu şükürler olsun. Ama konservatuvara şarkıcı olacağım gibi duygularla girmedim.
*Ama sahneye çıkmaya başladın!
- Okuldayken sahneye çıkmaya başlamıştık arkadaşlarla. Harçlığımız çıksın, eğlenelim diye.
*Zorlanıyor muydun ki?
- Burslu okuyordum, babam da destek oluyordu tabii. Teyzemin evinde kalıyordum, uzak olduğu için çok zorlanmıştım. Bir dönem o nedenle yurtta kaldım. Çevre yok, tanıdık yok. Yurda yerleştirdiler. İki ay bunalıma girdim, zaten o iki ayda 80 kiloya kadar çıktım.
*Yurtta neden bunalıma girdin ki?
-O iki ay hayatımın en zor dönemiydi. Yurtta 1200 tane kızı var. Herkes tıp, matematik okuyor. Etütler sessiz. Ve ben müzik yapmak zorundayım. İlk yıl sınıfta kalırsam atılacaktım okuldan. Bu yüzden kulaklıkla çalışıyordum. Babamın bana aldığı ilk şey walkman’di.
JENNIFER LOPEZ’LE AYNI ÖLÇÜLERDEYİZ AMA ONUN POPOSU BÜYÜK
*Jennifer Lopez’e benzetilmen seni nasıl hissettiriyor? Açıp bakıyor musun Jennifer Lopez’in fotoğraflarına?
- Bakıyorum tabii ki. Ben Jennifer Lopez’le tanıştım. Yan yana fotoğraflarımız da var. Tesadüf mü bilemem, aynı elbiseleri giymiştik o gün. İstesem bunun promosyonunu çok rahat yapabilirdim. Orada ben her tarafını inceledim. Bence enerjilerimiz benziyor. Sıcak çünkü o da. Jennifer Lopez’le aynı ölçülerdeyiz ama onun poposu çok büyük.
BÜTÜN KIZ ARKADAŞLARIM GÜZEL OLSUN İSTİYORUM
*Seksi görünmek hoşuna gider mi?
- Pornolaşmadığı sürece seksapeliteyi seviyorum. Ama seksi olmak için özel bir şey yapmıyorum. Bu bir duruş. Güzelliği seviyorum. Benim hep dostlarım arkadaşlarım güzel olsun isterdim küçüklükten beri.
*Kadınlar çok fazla istemezler öyle yanlarında güzel kadınlarla gezmeyi!
- Ben tam tersiyim. Bütün kız arkadaşlarım güzel olsun istiyorum.
UZUN ZAMAN BENİ RUM ZANETTİLER
*Sen uzun yıllardır sahnede olan birisin. Sahne işi bir süre sonra monotonlaşıyor mu? O monotonluğu nasıl kırmaya çalışıyorsun?
- Repertuvarımı zenginleştirerek ve kendimi geliştirerek. Ortaya bir konsept, içerik koymaya çalışıyorum ki sıkıcı olmasın. Son üç yıldır Harbiye’de yaptığımız ‘Akdeniz Rüyası’ gibi. Ne kadar güzel olursan ol, sesin ne kadar iyi olursa olsun kaç saat dinleyebilirler ki. Ne kadar diva durabilirsin. Duranlar var tabii. Mesela Adele var ama o da rap yaptı biliyorsun. Bizler renkli insanlarız. Bu nedenle o zenginliğimizi o çeşitliliğimizi işimize yansıttığımız zaman yürüyor.
*Tabak kırdıran Ziynet Sali’den Harbiye’de konser veren Ziynet Sali’ye geçiş nasıl oldu?
- Güzel soru. Bilmiyorum desem yalan olmaz. Tabak kırarken de 100 kişiyle sahnede yine aynı kadın vardı. Ben yine divaydım. Beş yıl boyunca Yunanca dersleri aldım, Yunanca şarkılar söyledim. İnsanlar Yunanca repertuvarımı gördüklerinde şaşırıyorlardı. Çok uzun yıllar Rum zannettiler beni. Hem ismimden hem repertuvarımdan.