Zehra Gülüç: Hayatımın her noktasında müziğe sarılırım.

Ünlü olduktan sonra hayatınızda neler değişti?

Normalde Mersin'de yaşarken şarkım çıktıktan sonra hiç bilmediğim bir şehre İstanbul'a yerleştim. Masallar şehri yeditepe İstanbul… Binlerce güzel insanın kalbini kazandım. Müzikle daha içli dışlı oldum. Hayat ve yaşam görüşüm gelişti. 21 yaşındayım henüz çok gencim kitap gibi bir şehirle buluştum.

 Neler yapıyorsunuz bu şehirde?

Müzik çalışmalarımla daha içli dışlı olduğum, ufkumun daha da açıldığı çalışmalar yapabilme fırsatı yakaladım burada… Yanı sıra; insanın manevi yönlerini de güçlendirecek önemli bir yer burası... Ayrıca; sosyal yönden yurdun hiçbir yerinde bulamayacağınız; hayranlıkla ziyaret edebileceğiniz saraylar, müzeler, sergiler var. İstanbul okul gibi, kitap gibi…  Akıcı bir roman olur ya daha okuduğunuz sayfa bitmeden diğer sayfaları merak edersiniz, benim için bu şehirde yaşamak da öyle… Pandemi dolayısıyla genel olarak tüm dünyada insanlar çok fazla özgür kalamasak da;  olabildiği ölçüde bu şehri yaşıyorum. Belirttiğim gibi müzikle çok daha içli dışlı oldum. Evde hayat var dönemi müzik çalışmalarımın yoğunluğunu arttıran,  üretkenliğimi destekleyen dönemler oldu.  

 “Cennetten çiçek toplamak” ​şarkının ​bizim duyduğumuz​ tarafı...​ Sizdeki açılımı nedir​ bu duygusal sözlerin​?
Hayatımın her noktasında müziğe sarılan biriyim. Babamı erken yaşta kaybetmenin verdiği acı bir yana tüm zorluklara annem ve kız kardeşlerimle beraber göğüs gerdik. O yüzden " acılara yürüyor korkmuyorum " sözleri bana yaşadığım zorlukları hatırlatıyor. Pes etmemek, zorlukları geçmek anlamında motive ediyor. Korkmadığımı kendime hatırlatıyor​.

Babam teşvik etti. ​Müzik ​konu​sunda beni çok destekliyordu. Çocukluğumda sürekli gittiğimiz davetlerde ve evimizde bana şarkılar okuttururdu. Zaman içinde müziğe olan hayranlığım iyice büyüdü, arttı. Eğitimini almaya karar verip; liseyi güzel sanatlar lisesi müzik bölümünde oku​yarak başladım. 

 200 milyondan fazla tıklanma rekorunuz var. Kendinizi aşabilecek misiniz?

İnsanların beğenisini böylesine güzel yaşayabilmek tarifsiz güzel bir duygu… Bundan sonraki çalışmalarımda yine herkesin her yaşın beğenebileceği çalışmalarım olsun diye çabalarım. Ancak bundan sonra yer alacak şarkılarım “cennetten çiçeği” geçebilir mi bunu hiç birimiz bilemeyiz. Tabi ki geçmesini isteriz fakat daha öncede söylediğim gibi hayatıma gelen her şeye gönüllüyüm. Benim önceliğim kaliteli iş yapmak. Eğer yaptığım işe güveniyorsam bir kişi bile dinlese benim için büyük bir hazine.

 Sizi tanım​a​dan bulunduğunuz ortamda ​şarkılarınızın dinle​yen insanları fark ettiğinizde ne hissediyorsunuz?
Çok mutlu oluyorum. Çok utanıyorum ve hemen kızarıyorum… Hiç tanımadığınız dinleyicilerinizle, sizi sevenlerle duygulu bir iletişim hattı olduğunu görüyorum. Gerçekten tarifsiz güzel bir his..  

 Özgüveninizin yüksek olduğunu düşünüyorum? Bunu nasıl geliştirdiniz?

Kendimle barışık bir insanım… Kendimi olduğum gibi kabul ediyorum. Kendimi seviyorum. Kusurlarım da olabilir ama seviyorum kendimi. Hiç bir insanın kusursuz olamayacağını biliyorum. Bu duygu ve düşünce yapısında olduğum için güçlü bir özgüvene sahibim. Yaşadığım olaylar bugüne kadar olan güçlükler, var olan özgüven duygumu zaman içinde daha da geliştiriyor.

  ​​Oldukça sade bir tarzınız var. Danışmanlık alıyor musunuz? Yani bir imaj danışmanınız var mı? 

Sadelik seviyorum. Klasik olanı da seviyorum. Bu konuda danışmanlık aldığım bir isim de var. Sevgili Rana Büyük; hem styling'imi yapıyor, hem de bana bu konuda öneriler veriyor.  

Repertuarınızı oluştururken özellikle hassasiyet gösterdiğiniz, dikkat ettiğiniz hususlar nelerdir?

​​Dinleyicilerimin sevebileceği aynı zamanda benimde okurken keyif aldığım şarkıları seçmeye çalışıyorum. Şarkı söylerken de, yaparken de keyif almanız, o duyguları yaşıyor olmanız, hissetmeniz önemli… Diğer önemli olan ise aynı duyguları, dinleyicinin bulunduğu taraf iletebiliyor olmanızdır. Bu hususlarda hassasiyet gösteriyorum.

 Reklam ya da dizi oyunculuğu düşünür müsünüz?

Hayır, şu an için düşünmüyorum… Zaman ne armağan eder, gelecek ne getirir onu da bilemiyorum. Bazen zaman o an bize ne getirirse onu yaşıyoruz hepimiz. Ve o anda kalıyoruz. Dilerim ben hep müzikte kalırım, orada büyürüm. Dolayısıyla gelecek ne getirir bilemeyiz ama şuan oyunculuk düşünmüyorum.   

 Sizce bu parça neden bu kadar sevildi?

Sözler akılda kalacak yapıdaydı. Yani bence şarkının sözlerinin tekerleme gibi olması akılda kalması yönünden bir artı oldu. Şarkının hem slow hem de hareketli versiyona uyması da başka bir artı oldu. Doğal olarak sevildi.

 Sıradaki şarkı nasıl bir çalışma olacak?

Kıymetli Prodüktörüm Erol Köse ve ben sürprizlere bayılıyoruz. O yüzden sıradaki bu konu dinleyicilerimize sürpriz olsun.

Bu yıl Kırıkkale Üniversitesi Güzel sanatlar fakültesi müzik bölümünden mezun oldum.

Hangi meslekle ilerleyeceksiniz?

Çocukluğumdan beri gönlümde yatan sevdiğim iş şarkı söylemek. Bu alanda ilerlemek hedefim. İnsan sevdiği işi yaptığında var olduğunu kanıtlar. Ben bu yönde ilerlemek ve başarılı olabilmek için elimden gelen her şeyi yapmak istiyorum. Eğitim benim için hayat boyu yenilenme… Bu konuda da kendimi her daim yenilemeye, geliştirmeye açığım. Bu taraf bu şekilde bende kalır ve kendimi geliştirmek üzere kendi içimde devam eder.  

Bu hayatta en çok neye değer verirsiniz?

Ailem… Onların önüne geçebilecek hiçbir şey yok benim için. Ailenin önüne geçebilecek hiç bir değer tanımıyorum. Ailem benim her şeyim. Bu dünyadaki tek ve bütün varlığım ailem.

Olmadan asla diyebileceğiniz ne var?

Kesinlikle şarkılar. Mutlu olduğumda da üzgün olduğumda da onlara sığınıyorum. O sözlerde hayatı yaşıyorum, kendimi buluyorum. Cesaret kazanıyorum. Motive oluyorum. Duygular insanları hayatta ve ayakta tutan yegane hislerdir. Ve müzik bu hisler, ruhu besleyen ilaç gibidir… Benim için müzik şarkılar olmadan asla…  

Sizi en çok ne üzer?

Aldatılmak… Değer verdiğim, güvendiğim birinin bana aynı değeri vermediğini anlamış olmak. Güvenimi sarması, inandığım bir insanın yanlış yapması beni çok üzer. Ben birine bana güvenebilirsin diyorsam bunu asla sarsmam, hata yapmam.. Karşı taraftan da kim olursa olsun aynı tavrı, yani güvenimi sarmamasını beklerim.

 Dünyaya bir mesaj vermek durumunda kalsaydınız bu ne olurdu?

Dünyayı güzellik kurtaracak, bir insanı sevmekle başlayacak her şey…  Sait Faik’in bu cümlelerini çok seviyorum ve insanların birbirini çıkarsız sevmelerini dilerdim.

 Teşekkür Ederiz.