Oluşturulma Tarihi: Kasım 18, 2014 16:37
Yayınlandığı tüm ülkelerde izlenme rekorları kıran “Muhteşem Yüzyıl” dizisi için ses getirecek bir sergi hazırlandı. Ziyaretçilerini 1500’lü yıllara götürecek “Teşhir-i İhtişam” adlı sergi, 4 Aralık’ta İstanbul’un yeni müzesi Maslak Uniq Müze’de kapılarını açacak. Dizinin yapımcısı Timur Savcı ile İstanbul Exhibitions CEO’su Kemal Gürkaynak, “Teşhir-i İhtişam”ın Türkiye’den sonra Arap ülkeleri, eski Doğu Bloku ülkeleri ve Rusya’yı da gezeceğini söylüyor.
Tims Productions’ın sahibi Timur Savcı:
“Muhteşem Yüzyıl”ın sergisini açmaya ne zaman ve nasıl karar verdiniz?
- Bu, uzun süredir istediğimiz bir projeydi. Ama doğru kurum ve doğru insanlarla işbirliği yapmamız gerekiyordu. Eski dostumuz İstanbul Exhibitions Yönetim Kurulu Başkanı Yalçın Balcı bize kendi fikirlerinden bahsetti. İstanbul Exhibitions, Türkiye’deki en profesyonel şirketlerden biri. Yaptıkları çok başarılı işler var. Türkiye’de böyle bir projeyi ilk kez yapıyor olmanın verdiği heyecanla çok kısa sürede anlaştık ve hemen hazırlıklara başladık. Bu konuda gereken tüm yetkileri İstanbul Exhibitions’a verdik ve beraber bir yolculuğa çıktık.
İstanbul Exhibitions’la bir araya gelmenizden sonraki süreç nasıl gelişti?
- Dizinin konseptini oluşturan sanat ekibini sergi için tekrar bir araya getirdik. Anlaşmadan sonra hızlı bir hazırlık süreci başladı. Sonrasında müzenin yapılacağı alanın konstrüksiyonları ve kabaca yapıları ortaya çıktı. Eşzamanlı olarak sanat tasarımı ekibi de üretime geçti. Kostümler üretildi, heykeller yapıldı...
Heykellerin yapımı için nasıl bir süreç izlendi peki?
- Sergide yer alan heykeller, gerçeğinden ayırt edemeyeceğiniz eserler. Bunların yapılması da gerçekten çok uzun sürüyor. Heykellerin yapımında oyuncularımız da çok meşakkatli bir işe katlandı, çünkü hepsinden yüz kalıbı alındı. Kalıp almak, kısa süren bir iş değil. Ama hepsi özveriyle, sabırla bunu gerçekleştirdi. Neticede çok güzel bir çalışma ortaya çıktı.
İSTANBUL’A YENİDEN TURİST ÇEKECEK BİR PROJEBundan yaklaşık 5 yıl önce dizi için yaşadığınız heyecanı şu anda sergi için yaşıyorsunuz. Bir kez daha hummalı bir hazırlık içindesiniz...
- Evet, “Muhteşem Yüzyıl”ı çekmeye karar verdiğimde ilk olarak dekorları yaptırmaya başlamıştım. Kağıt üzerinde uzun süre çalıştıktan sonra, dekorlar kabaca oluşmaya başladığında görmemi istediler. Tek hatırladığım, sete gittiğimde bacaklarımın titrediğiydi. Ne kadar büyük bir işe kalkışıyoruz dedim o an... Şimdi yine güzel bir şey başlıyor. 5 yıl önce başladığımız işte de daha önce bu yönde hiçbir yolculuk yapılmamıştı. Bu sebeple yol, iz aramak zorundaydık. Şansımız yaver gitti ve güzel bir iş çıkardık. Şimdi de İstanbul Exhibitions’la birlikte sadece Türkiye’de değil, bütün dünyada ses getirecek bir iş yapıyoruz. Bir güzel tarafı daha var, o da beni mutlu ediyor; İstanbul’a yeniden turist çekecek çok büyük ve yeni bir proje bu.
Sergi haberi sosyal medyada da ses getirdi...
- Evet, daha fikrini duyurmaya başladığımızda bile muhteşem bir ilgi vardı. Fakat insanlar projenin detaylarından habersiz olduğu için nasıl bir şey olacağını bilemiyordu. Biz artık onlara ne yapacağımızı net olarak anlatabilmenin dışında masaüstünde de gösterebiliyoruz. Sergi alanına girdiklerinde ne yaşayacaklarını, neyi tecrübe edeceklerini anlatan demolar hazırlanıyor. Birçok ülkeden bize ısrarcı şekilde işbirliği teklif eden bir sürü kurum oldu. Ama biz emin adımlarla ve çok özenle hazırlanmış, insanların unutamayacağı bir şey yapmak istiyoruz. O yüzden “Muhteşem Yüzyıl” dizisinde olduğu gibi ince düşünmek durumundayız.
Peki, işadamı gözüyle bu sergiyi nasıl bir yatırım olarak görüyorsunuz?
- Bunu yapmasaydık içimizde kalırdı diye düşünüyoruz. O yüzden sadece işadamı gözüyle bakmıyoruz. Bunu bir dünya markasının bir broşu olarak görüyoruz. Biz Tims olarak “Muhteşem Yüzyıl” markasını öyle bir koruduk ki, gerçekten çocuğumuzdan ayırt etmedik. Hiçbir zaman hiçbir şeyin ucuzuna kaçmadık ve hep uzun soluklu düşündük. Bu sergi olayında da öyle düşünüyoruz. O yüzden her şeyi birinci sınıf yapacağız, bunu da ilk test edenler görecekler. Bu, çok büyük bir yatırım. Ayrıca Türkiye’de bu işi ilk kez yapıyor olmanın kıvancı ve mutluluğu içindeyiz.
İstanbul Exhibitions CEO’su Kemal Gürkaynak:
Hürrem’in yolculuğuna eşlik edecekler
Sergi fikri nasıl ortaya çıktı?
- Esasında bu fikir, çocuklarımla birlikte dolaşıp gördüklerimizden etkilenmemle ortaya çıktı diyebilirim. Özellikle Amerika, bu konuda çok gelişmiş. Biz de hep Türkiye’de bu tip faaliyetleri yapabilmenin ve daha geniş kitlelere ulaştırabilmenin peşindeydik. “Muhteşem Yüzyıl”, dünyaya mâl olmuş çok başarılı bir dizi. İçerisinde hem bir tarihin olması, hem bir dönemi anlatıyor olması nedeniyle böyle bir işe yatırım yapmaya karar verdik. Şimdi bunu “Muhteşem Yüzyıl”ı takip eden her ülkeye taşıyabilmek amacındayız.
Sergi projesi, iki büyük şirketin bir araya gelmesiyle başladı. Bu size ne hissettiriyor? Nasıl bir yatırım oldu sizce?
- Tims ile İstanbul Exhibitions’ın profesyonelliği ve bilgisi, aynı zamanda işin dört dörtlük olmasına özen göstermesi çok önemli. Dünyayı gezen üç tane çok önemli sergi var. Bunlardan biri “Tutankhamun”. Belli bir dönemi anlatıyor. Diğeri, “Star Wars”. Dünya sinema tarihinin efsane filmlerinden biri. Sergisinin interaktivite ve eğlence tarafları var. Bir diğeri ise “Titanik”. O da bir olayı anlatıyor ve sergisinin dramatik yönleri bulunuyor. Ben, “Muhteşem Yüzyıl”ın bu üç serginin bileşkesi olduğunu düşünüyorum. “Muhteşem Yüzyıl”da hem tarih hem de interaktivite var. Bir de içerisinde insanların takip edebileceği bir kronoloji yarattık.
BACAKLARIM TİTREDİ
Timur Bey, “Muhteşem Yüzyıl” dizisinin setine ilk gittiğinde çok heyecanlandığını söyledi. Siz sergi alanına gittiğinizde ne hissettiniz?
- Sergi alanını ilk kez üç hafta önce gördüm ve benim de resmen bacaklarım titredi. Bu öyle bir şey ki, bunu 30’lu yaşlarda yapamazsınız. Belli tecrübeler edinmeniz gerekiyor. Ancak o tecrübelerin bileşkesiyle böyle bir yatırım yapma kararı alabilirsiniz. İstanbul Exhibitions olarak biz de Tims gibi çok heyecanlanıyoruz bu sergi için.
Peki, bu sergiyi ziyaret edenler başka nelerle karşılaşacak?
- Yaklaşık 2 bin 200 m2’lik bir alanımız var. İçerideki dolaşım alanları 750 m2 civarında. Bir Topkapı Sarayı dokusu var. 20 tane odamız var, bunlar 30 ila 60 m2 ebatlarında. Odaların içinde bazı teknolojileri kullanarak “Muhteşem Yüzyıl” dizisinin en beğenilen sahnelerini hayata geçirdik. Bir de hiperrealistik heykellerimiz var. Bu heykeller, oyuncu arkadaşlarımızdan aldığımız kalıplarla üretildi.
Sergide kaç heykel var?
- 17 tane...
ZİYARETÇİLERE O DÖNEMİ DENEYİMLEME FIRSATI
Başka ne tür aktiviteler olacak sergi alanında?- Bazı uygulamaların sürpriz olmasını istiyoruz ama birini açıklayabilirim; bir “selfie” yarışmamız olacak. Her ayın sonunda Hürrem Sultan ve Sultan Süleyman’la en iyi selfie çekene hediye vereceğiz. Bunun yanı sıra, Hürrem Sultan’ın Ukrayna’dan İstanbul’a gelişini anlatan gemi yolculuğunun bir simülasyonunu yaptık. Sergiyi gezenler, gemi yolculuğunun ardından hareme girecek. Sonrasında Mahidevran Sultan’ın odası ve diğer alanları dolaşabilecekler.
Sizce bu serginin İstanbul’a nasıl bir katkısı olacak?- İçeri giren her ziyaretçi, çıktığında 1522-1566 dönemine dair bilgi sahibi olmuş olacak. “Muhteşem Yüzyıl”ın başarısını en az altı-yedi ülkede bizzat gördüm. O ülkelerde dizimiz orijinal dilinde, altyazılı olarak yayınlanıyor. Ve insanlar birbirine Türkçe hitap etmeye başlamış. Yani “Muhteşem Yüzyıl”, inanılmaz bir güce sahip. Ben bu serginin turizme büyük katkısı olacağına inanıyorum.
SERGİ HANGİ ÜLKELERİ GEZECEK
Kemal Gürkaynak: “Muhteşem Yüzyıl”a olan ilgi sebebiyle önce Dubai, Sudi Arabistan, Abu Dabi ve Lübnan’a gideceğiz. Daha sonra Rusya, eski Doğu Bloku ve Avrupa ülkeleri olacak.