Yaşar İpek: Bir kez evlenmek istedim ama...

* “Haybeye” hayırlı olsun diyerek başlayalım...
- Çok teşekkür ederim. Normalde bir albüm yapıyordum. 5 şarkısı hazırdı, bu 6’ncı şarkı olacaktı. Ama bekletmek istemedik, single çıkardık. Sürpriz bir şarkıydı, hiç bekletmeden değerlendireyim dedim.
* Nasıl bir sürpriz?
- Hiç tanımadığım birinden bir mail geldi. “Önemli” notu düşülmüş üstelik. Şirketteydim mail’i gördüğümde, ilgimi çekti, açalım dedim. Açtılar şarkıyı. Daha en başında tamamdır dedim. Yarısına kadar dinledim, diğer yarıda şarkının sahibini arıyordum (gülüyor).
* Gizli kahraman kim çıktı?
- Çok değerli bir müzisyen arkadaşımmış.
* Zaten bir aya kadar albüm çıkıyorken, single acelesi niyeydi?
- “Haybeye”yi ilk dinlediğimde “Ben bu şarkıyı biliyorum” dedim. Sonra bir baktım ki dinlettiğim herkes aynı tepkiyi veriyor. Şarkı değil de sözleri çok özel. İnsanın en yakınından aldığı yaranın ne kadar ağır geldiğini, hayatın insana nasıl dersler verdiğini anlatıyor. “Haybeye gitti” mesajını sevdim bu şarkının.
* Siz hiç “Haybeye gitti” dediniz mi?
- Demez olur muyum? Yani ben de ailemden, arkadaşlarımdan, sevdiğim kadınlardan yaralar aldım.

SILA BU İŞİN PİRİ, DÜETİ ONUNLA YAPMAK İSTERİM

* “Yaz geldi, hareketli şarkılar sezonu açıldı” denirken, slow bir şarkıyla çıkış yapmak risk değil mi?
- Ben şarkıya inandım ama... Şarkı bir ürün ve iyi ürünün mevsimi olmaz. Yaza herkes eller havada girmiyor. Üzülen, sevgilisinden ayrılan, yakınını kaybeden, arkadaşından yara alanlar var...
* Siz yaza nasıl girdiniz?
- Allah’a şükür çok iyi girdim. Bir single çıktı, albüm geliyor... Daha ne olsun? Sağlık problemimiz yok, en önemlisi de bu.
* Erdem Kınay’la bir çalışmanız olduğunu duymuştum... Yeni albümde mi o?
- Evet. Albümde hareketli şarkımız da olacak. Hatta hiç duymadığınız bir Yaşar İpek tarzıyla karşılaşacaksınız. Sevgili Demet Akalın, Sinan Akçıl’a “lord” diyor ya, ben de Erdem Kınay’a “lordların efendisi” diyorum (gülüyor). Lordların efendisiyle çalıştım ve ortaya çok özel bir şarkı çıktı. Kaderimi, hayatımın gidişatını değiştirebilecek bir şarkı.
* “Sus” albümünde Aslı Güngör’le düet yapmıştınız, bu albümde de bir düet olacak mı?
- Yok, bu albümde yapmadım. Ama eğer düet yapacak olursam, Sıla’yla olsun isterim. Sıla işinin piri, sesine bayıldığım bir sanatçı. Gülşen de öyle.
* “Haybeye” klibiyle de dikkat çekti.
- “Sus” albümü için Belçika, İtalya ve Amerika’da klipler çekmiştik. Bunun çekimi ise İstanbul’da, yaşadığım evde çekildi.
* Neden, ucuza gelsin diye mi?
- Hayır, başka yerde çeksek single’ın çıkış tarihine yetişmezdi.
* Yurtdışında klip çekmenin ekonomik külfeti de var herhalde...
- E yani. Orasını zaten hiç sorma (gülüyor).
* Kliplerdeki performansınıza diyecek yok, ileride bu işi oyunculuğa kadar vardırmayı düşünüyor musunuz?
- Yıllardır müziğin içindeydim ama çocukluğumda sinema da vardı. 8 filmde rol aldım. Yeşilçam kokusu almış biri olarak isterim tabii... Özellikle kendi yazdığım hikayelerimi çekmek, en büyük hayalim.

 

Arabeskçi bir kimliğim hiç olmadı

* Bir dönem “Ben arabeskçi değilim”ciler vardı, ama son yıllarda arabesk yükselişte, söylemler de değişti. Siz kendinizi arabeskçi olarak tanımlıyor musunuz?
- Benim müzik hayatım boyunca arabeskçi bir kimliğim olmadı. Aslında arabesk şarkı diye bir şey yok. Yorum farkı var. Arabesk içinde keman olur gibi bir algı var mesela. E dinlediğinde Sezen Aksu’da da keman var. O yapınca arabesk değil, biz yapınca arabesk mi? Ben sahnede Fikret Kızılok da okudum, Gökhan Tepe de... Geçmişimde çok fazla arabesk okuyan bir insan da değildim. Kötü bir şey olduğu için değil, o kulvardan ayrı tutulmak istiyorum. Mesela yeni albümde pop-rock bir şarkı bile olacak.

 

ÇOCUK İSTİYORUM ARTIK

* Geçenlerde sosyal medyada bebekli bir fotoğraf paylaşıp, altına “Düşünüyorum” yazdınız. Ufukta bebek veya evlilik planı mı var?
- Hayatım boyunca bir kere evlenmek istedim, o da olmadı. Tabii evlilik kısmet işi, biriyle tanışır aşık olurum, bir bakarsınız evlenivermişim. Ama çocuk istiyorum artık.