Güncelleme Tarihi:
Yaptığı işin kendisi için uygun olmadığını anlayan, kendisini ifade edebileceği ve mutlu olabileceği başka bir meslek seçmesi gerektiğine karar veren bireyler, karar aşamasına geldiklerinde ciddi biçimde bocalarlar.
Yeni kararlar almanın yarattığı panik, korku, stres ve yine yanlış bir karar alabilme riski, çoğu zaman bireyin içinde bulunduğu arayış ve mutsuzluk sürecinin devam etmesine yol açar.
Bu aşamada bireylerin büyük çoğunluğu yaşadıkları stres ve korku nedeniyle bir kez daha yanlış tercihler yapabilir.
G G G
“Benim yeteneklerim neler?”
“Ben aslında hangi iş için daha uygunum?”
“Gerçekte ne istediğimi tam olarak bilmiyorum!”
“Yapmak istediğim iş için gerekli yetiler bende var mı?”
“Yeni seçeceğim meslek için yeterince yetenekli miyim?”
G G G
Kendisini ifade edebileceği, maddi-manevi tatmin olacağı, yüksek başarı ve verim gösterebileceği yeni bir meslek arayışı içindeyken bu soruların baskısı altında karmaşaya ve kararsızlığa düşen kişiler için atılacak ilk önemli adım, korkularının üstesinden gelebilmektir.
KORKU VE PANİĞİN TEMELİNDE GÜVENSİZLİK YATIYOR
Sürekli bir korku ve kaygı halinde yaşamak, doğru kararların alınmasına, öz yeteneklerinizle ilgili doğru tespitlerin yapılmasına, sağlıklı bir araştırmanın gerçekleştirilmesine izin vermeyecektir.
Korku ve panik hali güvensizlikten doğar. Kendine hangi konuda ne kadar güvenmesi gerektiğini bilmeyenler, maalesef yeni kararlar alırken yine endişe ve stres içinde olduklarından hata yapar.
Bazıları da daha çocukluk yıllarından itibaren hiçbir yeteneğe sahip olmadıkları, bu yüzden iyi bir okul kazanıp meslek öğrenmeleri gerektiğine inandırıldıklarından, mutsuz oldukları meslekleri değiştirmeyi her şeye rağmen göze alamazlar.
Yine hatırlatmak isterim ki; yeryüzünde yeteneksiz bir insan yoktur! Dünyada yeteneği ve bir işe yatkınlığı olmayan kimseye rastlayamazsınız.
İşte tam da bu yüzden yeteneklerinizi ve neye yatkınlığınız olduğunu teşhis etmek son derece önem taşımaktadır.
KAYBETMEYE MAHKUM BİR ŞEKİLDE YOLA ÇIKMAYIN
Sahip olduklarınızı tespit edip bunları ortaya çıkarmazsanız ne mi olur?
Üzülerek söylemek zorundayım ki, yola kaybetmek üzere çıkarsınız!
Her şeyden önce yeteneğinizin ve ilginizin olduğu konuyla ilgili doğru bir eğitim alamazsınız.
Önünüzde başarılı olabileceğiniz ve kendinizi tam anlamıyla ortaya koyabileceğiniz bir dolu iş alanı varken siz yanlış bir kariyer seçimi yaparak başarısızlığa, mutsuzluğa, tatminsizliğe ve sürekli arayış içinde yol almaya kendinizi mahkum edersiniz.
Emekli oluncaya kadar kendinizi yorgun, bıkkın, sıkıntılı, verimsiz, performansı düşük ve sürekli arayışta hisseder, mesleğinizin ömrünüzü tükettiği düşüncesiyle zaman ve enerji kaybedersiniz.
“Başarı” insanın sahip olduğu yeteneklerini bulması ve onları doğru yöne kanalize ederek fonksiyonel bir şekilde kendi lehine kullanmayı öğrenmesi demektir.
“Yetenek” insanın potansiyelidir. “Yetenek” insanın yoğrulduğu kendi öz hamurudur.
Potansiyel yetenek, dış etmenlerden etkilenmez. O sizde vardır.
O sizin hamurunuzdur ve sadece sizin tarafınızdan kullanılmayı, değerlendirilmeyi bekler.
YAPILAN HATALARIN SONUÇLARI NELER?
Her insanın kendi yeteneklerinin farkında olması gerekir. Sahip olduğunuz hamuru tanımazsanız, onun nasıl şekillendirilip değerlendirilmesi gerektiğini bilmezseniz, potansiyelinizin farkında olmazsanız ne mi olur?
Açıkçası pek de iç açıcı şeyler olmaz!
k Sadece iş ve meslek seçiminde değil, hayatınızdaki bütün tercihlerinizde hatalar yapabilirsiniz.
k Yanlış seçimlerinizden ve hayal kırıklıklarınızdan dolayı özgüveniniz sarsılabilir.
k Uzun yıllar yanlış meslek veya sizin için yanlış bir pozisyonda çalışmak zorunda kalabilirsiniz.
k Strese dayalı psikolojik rahatsızlıklarınız oluşmaya yaşayabilir (Mesleki tükenmişlik vb...)
k Sık sık iş değiştirmek, buna rağmen yolunuza mutsuz ve başarısız devam etmek zorunda kalabilirsiniz.
Dolayısıyla herkesin potansiyelinin farkında olması, yeteneklerini bilmesi, neye yatkınlık duyduğunu keşfetmesi hayati bir zorunluluktur.
Dilerseniz bunu zorunlu bir trafik sigortası gibi görüp değerlendirebilirsiniz de. Zorunlu trafik sigortası yaptırmadan yola çıkamazsınız. Aksi halde güvenli yol alamazsınız.
HAYATTAN ÇALINAN 10 BİN SAAT
Hatalı seçim kaynaklı mutsuzluklardan olumsuz etkilenmeden uzun süre yola devam etmenin mümkün olmadığını ben ve birçok psikolog meslektaşım onaylıyor.
Bir insanın seçtiği meslekte uzmanlaşabilmesi için ortalama 10 bin saate ihtiyacı vardır. Kişinin kendisi için son derece yanlış bir mesleğin içinde olduğunu düşünürsek, bu 10 bin saatin ömürden kaybedilen boş ve mutsuz yıllar olarak kişisel tarihine kazındığını görürüz. Ne kadar üzücü...
Her yanlış meslek o insanın kaybedilmiş uzun yılları anlamına gelir. O halde temel hedef: Doğru insan-doğru alan...