Güncelleme Tarihi:
“En iyi pop müzik erkek sanatçısı” ödülünü alan Tarkan’a Altın Kelebek heykelciğini vermek için sahneye gelen Cem Yılmaz, “Tarkan’ın ne kadar büyük bir yıldız olduğunu varın siz hayal edin, getir götür işlerini ben yapıyorum! Daha önce Yalın’la çalışıyordum, rakamlar tatmin etmeyince Tarkan’a geçtim” diye espri yaptı. Acaba bu işe Yalın bozulur mu?
◊ Ömür Gedik: Bu espriyi başka biri yapsa Yalın bozulurdu belki ama Cem yaptığından bozulmaz. O da gülmüştür eminim. Törende Tarkan ve Cem Yılmaz’ın bir araya geldiği o an, o muhteşem kare unutulmazlar arasına girdi bence.
◊ Melike Karakartal: Tarkan ve Cem Yılmaz birlikteliği ödül törenine benzersiz bir renk getirdi, Yalın’ın da izleyen herkes gibi ekran başında kahkahalarla güldüğünü tahmin ediyorum.
Şaka kaldıramayacak, ego yapacak ya da bu sözleri bir “kariyer derdi” edinecek biri olduğunu düşünmem.
◊ Cengiz Semercioğlu: Yalın buna alınacak biri değildir. Espri deyip geçilecek bir konu.
Ayrıca ciddiye alınacaksa eğer Cem Yılmaz’ın Tarkan’dan önce Yalın’ın ayak işlerini yapıyor olması Yalın’ı yükselten bir şeydir. Cem Yılmaz, Yalın yerine Mustafa Sandal dese ortalık karışabilirdi.
◊ Onur Baştürk: Bence bozulmaz. Sonuçta bir espri. Ciddiye alırsa işi zor. Çünkü “Yalın az para veriyor, Tarkan daha çok” gibi bir algı yaratmış oluyor Cem. Ama dediğim gibi, sonuçta bir espri ve şov nihayetinde. Oscar’larda insanlar birbirleriyle nasıl uğraşıyorlar görüyoruz.
Bizimkiler de alışsın böyle esprilere.
Ruhsar’ın ruhuna ters mi?
Gecenin sunucusu Cem Davran, partneri Ayça Ayşin Turan’ın “Ruhsar” dizisinin şarkısını söylemesinden sonra “Bu şarkı bana bir tuvalet penceresini hatırlatıyor” dedi. Hande Ataizi ise Instagram’da yaptığı paylaşımın altına “Yağmurlu bir günde, sen Cem Davran kalk, dizinin yıllarca yayınlandığı kanalın sunuculuğunu yap, sonra da güzel anılarla değil de başkaları üzerinden prim yapmaya çalış. Ruhsar’ın ruhuna ters” yazdı. “Ruhsar krizi” hakkındaki yorumlarınızı alalım.
Melike Karakartal: Bu Hande Ataizi için nahoş bir anı, orası açık. Fakat bu kadar yıl sonra hâlâ bunu bir travma olarak görmesini garipsedim, Cem Davran’ın pasını alıp bu konuyla eğlenmesini beklerdim. Artık herkes her şakayı karakterine hakaret veya “prim yapmak” olarak algılıyor. Hâlâ travmasına yapışmayı tercih ediyor demek ki Ataizi, oysa kendi de dalgasını geçse, geçmişle ilgili hissini de değiştirebilir.
Cengiz Semercioğlu: Hande Ataizi’nin tuvalet camında sıkışması, Türkiye magazin tarihinin köşe taşlarından biridir. Üzerinden geçmiş neredeyse 20 yıl, bunun geyiğini Cem Davran da yapar,
Hande Ataizi de artık. Televizyonda bir dönemin en iyi ikilisiydi Cem’le Hande. Birbirlerine kırılacaklarını sanmıyorum.
Gecenin güzel magazinlerinden biriydi.
Onur Baştürk: Cem Davran espri yaptı. Tıpkı Cem’in Yalın’ı esprisine malzeme yapması gibi. Kötü bir şey dememiş ki Davran. O kadar da ti’ye alsın yani.
Ömür Gedik: Cem Davran, pencere detayının Hande Ataizi’nin hatırlamak istemediği bir detay olduğunu atladı. Hande’nin de tepkisi gecikmedi. Törenle alakasız, gereksiz bir polemik oldu bence. Yaşanmasa iyiydi.
Sezar’ın hakkı Sezar’a
“En iyi müzik grubu” ödülünü Athena kazandı. Gökhan Özoğuz, konuşmasında “Nazım Hikmet Ran’ın ‘Günler’ şiirinin bestesinin yaptık” dedi. Bunun üzerine Aysun Kocatepe, Twitter’dan bir mesaj paylaştı: “Ali Kocatepe ismini bir türlü zikredemediler. Ali Kocatepe ismini ortaya koymadıkları için ‘Geberiyorum’ adlı şarkıyı Athena’nın bestesi zannediyorlar. Yazık ve ayıp.”
Cengiz Semercioğlu: Başta Gökhan ve Hakan olmak üzere Athena insani değerlere, emeğe, farklılıklara önem veren bir gruptur. Bunu özellikle yapacaklarını, Ali Kocatepe gibi bir ismi yok sayacaklarını sanmam. Ama Aysun Kocatepe diyorsa, demek ki eksik kaldıkları bir yan olmuş. Ali Kocatepe’nin gönlünü alsınlar...
Onur Baştürk: Aysun Hanım haklı. Ali Kocatepe bestesi “Geberiyorum”u ben ilk kez Nükhet Duru’nun albümünde dinlemiştim. Ve hâlâ o yorumu daha çok seviyorum. Ama Gökhan özellikle mi Kocatepe’nin ismini zikretmiyor yoksa unuttu mu, bakın orasını bilmemiz mümkün değil. Sahne bu, o heyecanla insan unutabilir de.
Ömür Gedik: Söz ve müziğe bu ülkede çok az insan bakıyor. Varsa yoksa şarkıyı söyleyen! Ama bence müzikte solist kadar, hatta daha önemlidir söz-müzik. Kaset ve CD zamanında kartoneti koklar, söz, müzik, aranjeye bakardık. Bu açıdan Aysun Kocatepe haklı.
Melike Karakartal: Bu durumu canlı yayın heyecanına bağlamak istiyorum ama bunlar geçiştirilemeyecek kadar önemli konular.
Bir işi, onu yapanı anmadan, hakkını teslim etmeden geçmek emeğe haksızlık ve saygısızlık. Samimi bir özür ve açıklama bu krizin çözülmesi için yeterli olur.
Yeni başlangıçlar
Pantene Altın Kelebek Ödülleri’nde bu yıl ilk defa “En iyi Youtuber/Instagrammer” ödülü verildi. Şeyma Subaşı’nın anons ettiği ödül, Enes Batur’un oldu. Bu yeni kategori hakkında ne düşünüyorsunuz?
Onur Baştürk: Altın Kelebek, “en iyi Youtuber/Instagrammer” kategorisi sayesinde 12-18 yaş kitlesini de yakalamış oldu. Bir arkadaşımın küçük kızı mesela sırf Enes’i görmek için deli gibi törene gelmek istiyordu, düşünün hayranlığı. Önümüzdeki sene sosyal medyayla ilgili daha çok kategori olmalı kanısındayım.
Ömür Gedik: Hürriyet ailesi olarak her zaman yeniliklerin peşindeyiz, çağa ayak uyduruyoruz. İnternet çağında bu kategorinin ödül listesine eklenmesi son derece doğru bir karar. Bunun gelecek yıllarda da en sıkı takip edilen ödül kategorilerinden biri olacağına şüphem yok.
Melike Karakartal: Sosyal medya çağında “Eski köye yeni adet” getirmenin zamanı gelmişti çoktan. Dünyayı anlamanın ve hikaye anlatmanın en yeni yöntemlerini kullanarak kendilerine isim yapanlar için böyle bir kategori artık çağın gerekliliğiydi, güzel bir başlangıç oldu. Devamı gelecektir.
Cengiz Semercioğlu: Hürriyet her zaman yeniliklerin öncüsü olmuş bir gazetedir. 44 yıllık Altın Kelebek’te de hep öyle oldu. Günümüz dünyasında bir sosyal medya gerçeği varsa, Kelebek onu da kanatları altına alır. Bu ödülü bir sosyal medya fenomeni olan Şeyma Subaşı’nın sunması da güzeldi.
İçinizden geldiği gibi
Selçuk Yöntem, kırmızı halıda Onur Baştürk’ün “Bu gece için özel bir hazırlığınız oldu mu” sorusuna farklı bir yanıt verdi: “Özel olarak bir şeye hazırlanmak biraz doğallıktan uzaklaştırır, içinizden geldiği gibi değerlendirdiğiniz zaman daha anlamlı bence.” Bu açıklamayı nasıl buldunuz?
Ömür Gedik: Selçuk Yöntem’in karizması da doğallığından ve şahane zekasından geliyor. Bu zekası, içten, samimi gülüşü olduğu sürece ekstra bir hazırlık yapmasına gerek yok zaten.
Melike Karakartal: Derinlikli ve anlamlı sözler söyledi Yöntem. Pantene Altın Kelebek Ödülleri töreni ve tüm süreç; başarıyı, dostluğu, güzelliği kutlamak ve bu ruh hali içinde olmak aslında, “Görmek ve görülmek” değil mesele. Tam da bu yüzden “tribünlere” değil, içten geldiği gibi olmak, davranmak... Gecenin amacının güzel bir özetiydi sözleri.
Cengiz Semercioğlu: Çok doğru söylemiş Selçuk Yöntem. Kendini anlatmış. Hayata, kurduğu ilişkilere hep özenli bakan bir oyuncudur. Altın Kelebek’e de bunu hissederek gelmiş ve kırmızı halıda da onu anlatmış. Ama kim hangi duyguyla gelmiş olursa olsun gece tek kelimeyle yıkılıyordu, herkes çok şıktı.
Onur Baştürk: Çok sevdim bu açıklamayı. Selçuk Bey kıyafet konusunda aşırı rüküş olanlara da tatlı bir şekilde taş attı diye düşünüyorum.
Herkes onlara hayran
Geçen sene “en iyi çocuk oyuncu” ödülünü alan Ata Berk Mutlu kırmızı halıda, bu sene “Anne” dizisindeki performansıyla ödülün sahibi olan Beren Gökyıldız ise sahnede yaptıkları konuşmalarla gönülleri fethetti. Yetenekli miniklerin konuşmalarını değerlendirelim.
Melike Karakartal: Başarılı yetişkin oyuncular, sahne insanları dahi kalabalıkların karşısına geçince seslerinin titremesine engel olamıyorlar bazen, bir de çocuklara bakın! Ata Berk Mutlu ve Beren Gökyıldız gerçekten çok özel çocuklar, değerli yetenekler. Güzel bir gelecek dilerim her ikisine de.
Cengiz Semercioğlu: Bakın bu çocuk oyuncuları değerlendirmek de bir Altın Kelebek inceliğidir. Sene boyunca konuştuğumuz, herkesi duygulandıran çocuk oyuncuları yok sayabilir miyiz? O yüzden son yıllarda Altın Kelebek törenlerinin en güzel anları çocuk oyuncuların sahneye çıktığı bölümler oluyor.
Onur Baştürk: İkisi de inanılmaz. Gerçek bir oyuncu. Ve o kadar her şeyin farkında ve profesyonel ki. Kuliste Cansu Dere ile gördüm onu.
Çok akıllı ve büyümüş de küçülmüşün ötesinde. Umarım hep böyle yıldızı parlar.
Ömür Gedik: Ben bu çocukları dizilerde izlemeye doyamıyorum zaten. Konuşmalarına da bayıldım. Bu kadar mı tatlı olunur! Büyümüş de küçülmüş diyenlere cevabım şu; keşke tüm büyükler de onlar gibi düzgün konuşsa, saygılı ve düzeyli olsa.
Ters köşe yaptı
Aleyna Tilki canlı performansıyla gecenin yıldızları arasındaydı. Magazin Konseyi, genç şarkıcının sahne performansını mercek altına aldı.
Cengiz Semercioğlu: Kimi kıyafetini beğenmedi Aleyna’nın, kimi de canlı seslendirdiği repertuvar seçimini. Ama herkesin hakkını verdiği bir nokta var: Aleyna’nın sesi... Herkes performansını çok beğendi Aleyna’nın, bir tek Hayko Cepkin hariç. “Ses şimdiden çatlamış, eğitim şart” diyerek 17 yaşında bir gence çok hoyratça yaklaştı.
Bunlar bile Aleyna’nın doğru yolda olduğunu gösteriyor.
Onur Baştürk: Aleyna’nın şarkı seçimlerini, Lady Gaga şarkısından türküye geçişini beğendim. “Sen Olsan Bari”yi ney ve piyano eşliğinde söylemesini de. Herkes ondan dansçılarıyla şov beklerken o tam tersine “ağır” bir performansa girişti. Bir tek kıyafeti “ağır” değildi. Bu açıdan da ters köşe yaptı ve sanki “Ben olgunlaştım 1 yıl içinde” der gibiydi. Tek eleştirim, çok bağırdı şarkıları söylerken. O kadarına gerek yok. Bir müzisyen arkadaşımın deyişiyle, “sesini terbiye etmeli biraz.”
Ömür Gedik: Gecenin yegane canlı performansı olması açısından son derece cesur ve başarılı buldum. Duruşu ve sahne hakimiyeti de iyiydi. Kıyafeti ve kotla sahneye çıkması konusunda aynı şeyi söyleyemeyeceğim ama. Amerika’dan yeni gelmiş Aleyna’dan daha farklı bir şeyler beklerdik.
Melike Karakartal: Böyle törenlerde canlı performans heyecanı, konserlerden daha fazla olur. Aleyna Tilki başarıyla kalktı bu işin altından. Üstelik akustik olması, sadece bir piyano ve neyin ona eşlik etmesi kendine ve sesine olan güveninin bir göstergesi, tebrikler.
KONSEY’DEN KISA KISA
Onur Baştürk ve Cengiz Semercioğlu yıldızları kırmızı halıda ve kuliste, Melike Karakartal ve Ömür Gedik ise sahnede ve ardından kuliste takip etti. İşte Konsey’in dikkatini çeken diğer isimler ve olaylar...
Melike KARAKARTAL
TOLGA SARITAŞ: Bambaşka bir enerjisi var. Ediz Hun’un mirasını sürdürebilecek bir oyuncu hissi yaratıyor bende...
ARZUM ONAN-MEHMET ASLANTUĞ ve ASUMAN-ERKAN YOLAÇ:
Şık, zarif, mütevazı... Şahane iki çift, onları görmek insana her zaman mutluluk veriyor.
MUAZZEZ ABACI: Onun şarkılarını dinleyerek büyüdük, Türk sanat müziğinin en önemli seslerinden Abacı. Tanışmak, kısa da olsa sohbet etmek büyük keyifti.
Ömür GEDİK
GÜLDÜR GÜLDÜR EKİBİ: Altın Kelebek töreninde benim en eğlendiğim bölüm Güldür Güldür ekibinin şovu oldu. Ajda, Mahmut Orhan, Tarkan ve Aleyna’nın performanslarıyla birlikte geceye damga vuran bölüm onlarınkiydi. Tören içinde kısa ama çok eğlenceli bir “Güldür Güldür Show” izledik. Ödülün en doğru adrese gittiğini kanıtladılar. Her birini teker teker tebrik ediyorum.
Onur BAŞTÜRK
HERKES ORADAYDI: 7’den 70’e lafını hak eden bir tören oldu. Bir yanda Enes Batur’lar, Aleyna Tilki’ler, Mabel Matiz’ler, bir yanda Muazzez Abacı, Tarkan, Cem Yılmaz... Eğer Sezen Aksu da katılabilmiş olsaydı tablo tamamlanmış olacaktı. Bu kadar farklı ve geniş kesime hitap eden bir tören daha yok. Nokta.
Cengiz SEMERCİOĞLU
CEM YILMAZ-TARKAN BULUŞMASI: Bu kadar yıldızın başka bir organizasyonda bir araya gelmesi mümkün değil. Başından sonuna eksiksiz bir tören oldu. Ben en çok Cem Yılmaz-Tarkan buluşmasını sevdim. Bu iki ismi bir araya getirmek öyle kolay bir iş değil. Umarım Kelebek’in bu çizgisi bütün ödül törenlerinin kalitesini daha da yükseltir.
Bu da “Magazin Konseyi” ödülleri!
En çok alkış alan: Onur Güvenatam’ın teşekkürü
“En iyi senaryo” ve “en iyi dizi” ödüllerini alan “Vatanım Sensin”in yapımcısı Onur Güvenatam, konuşmasında şöyle dedi: “Biz Vatanım Sensin’de Atatürk önderliğinde milletçe büyük fedakârlıklarla verilmiş bir Kurtuluş Savaşı ve var oluş mücadelesini anlatıyoruz. Bu vesileyle bu savaşlarda hayatını kaybeden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Sadece bizlerin değil, tüm dünyanın büyük bir hayranlık ve saygı duyduğu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve özlemle anıyorum.”
En başarılı teşekkür konuşması: Songül Öden
Songül Öden, Kendi Mucizesini Yaratanlar Ödülü’nü aldıktan sonra teşekkür konuşmasında şunları söyledi: “Bize yurtdışının kapılarını açan esas anahtarın kendimize, bu topraklara ait bir hikaye anlatım biçimi olduğunu düşünüyorum. Bu ödülün yarısı hikaye anlatıcılarına aittir. İyi oyuncular iyi hikayeleri canlandırarak kariyer yaparlar.”
En güzel saç tasarımı: Melisa Şenolsun
Kırmızı halı röportajında Onur Baştürk’ün dediği gibi, “Ornella Muti”nin Türkiye şubesi! Başarılı oyuncu hem yüzünün, hem saçlarının doğal güzelliğiyle gecenin en göz kamaştırıcı kadınlarından biri oldu.
Kırmızı halının yıldızı: Şeyma Subaşı
70’lerin disko stilini yansıtan ışıltılı kıyafetiyle gecenin en şık kadınlarından biri oldu. Doğal saçlarıyla herkese “düğün saçı ‘out’, doğal saç ‘in’” mesajı verdiği için ayrıca teşekkür ederiz. Konsey ödülümüz ona!
Gecenin çifti: Beyza Şekerci-Engin Hepileri
“En iyi dizi çifti” ödülünü sunan sempatik çift, hem kırmızı halıda, hem sahnede aşk dolu sözleriyle herkesin sevgisini kazandılar. Samimiyetin en büyük güç olduğunu düşündükleri için büyük bir alkış onlara!
Genç çifte bir ömür boyu mutluluk diliyoruz.
Gecenin esprisi: Günay Çoban’ın “Gecenin sponsoru” şakası
Tarkan’ın seslendirdiği “Beni Çok Sev” ile “en iyi şarkı” dalında ödül alan şarkı yazarı Günay Çoban, besteci Serkan İzzet Özdoğan’la beraber sahneye çıktıklarında şu espriyi yaptı: “Gecenin sponsoru Pantene açısından fazla ironik bir görüntü!” Neşeli mizacıyla gecemize bol kahkaha kattığı için Çoban’a teşekkür ediyoruz!