Güncelleme Tarihi:
Wimbledon Tenis Turnuvası ya da kısaca Wimbledon, tenis sporunun en eski ve en prestijli turnuvası olma özelliğini koruyor. 1877 yılından beri All England Lawn Tennis ve Croquet Club tarafından düzenlenen Wimbledon, İngiliz kraliyet ailesi açısından da en önemli spor etkinliklerinden birisi.
Çünkü aile All England Lawn Tennis ve Croquet Club’ın yani Wimbledon’ın hamisi. Ailenin üst düzey üyeleri yıllardır, turnuvadaki karşılaşmaları en ön sıradan takip ediyor ve şampiyonluk ödüllerini kazanan tenisçilere takdim ediyor. Bu hamilik görevi 2016’ya kadar Kraliçe II. Elizabeth’indi. O tarihten beri de All England Lawn Tennis ve Croquet Club’ın ve Wimbledon’ın İngiliz kraliyet ailesi temsilcisi Galler Prensesi Kate Middleton.
Wimbledon’un ev sahibi olan kraliyet ailesi dünkü final maçında Galler Prensi William, Galler Prensesi Kate ve çocukları Prens George ve Prenses Charlotte tarafından temsil edildi. Prenses Charlotte ilk kez Wimbledon’a katıldı. Ailenin en küçük üyesi, bu tür etkinliklerde yaptığı haylazlıklarla ünlenen Prens Louis ise 5 saate yakın süren final maçında yoktu.
Aile her zamanki gibi tribünde kendilerine ayrılan ve “royal box” adı verilen özel localarında oturdu. Kate Middleton maç boyunca küçük kızı Charlotte’la sohbet etti ve maçla ilgili sorularını cevapladı. İngiltere’nin sevgilisi güzel prenses, Wimbledon’ın ev sahibi olarak maçın bitiminde Carlos Alcaraz’a şampiyonluk kupasını takdim etti.
William, Kate ve çocuklarının oturduğu royal box’ın etrafındaki koltuklarda da şampiyonluk maçını izlemeye gelen Hollywood yıldızları sıralanmıştı: Brad Pitt, Daniel Craig, Hugh Jackman, Guy Ritchie, Ariana Grande, Emma Watson, Rachel Weisz, Tom Hiddleston, Zawe Ashton, Andrew Garfield, James Norton, Imogen Poots, Poppy Delevingne maçı kortta izlemeye gelenler kadar ekran başındaki izleyicilerin de gözdesi oldu.
Çekişmeli geçen final boyunca yerinde duramayan, kimi zaman şaşkınlıkla ağzını kapatan, kimi zaman heyecanla ayağa fırlayıp korttaki tenisçileri destekleyen ünlüler hem canlı yayın yapan kameraların hem de sürekli fotoğraf çeken ajansların odağındaydı. Maçı izlerken sürekli birbirleriyle sohbet de eden yıldız isimler “Hollywood tenis için İngiltere’de toplandı” yorumlarına konu oldular.
Maç boyunca kameraların ısrarla takip ettiği isimse Brad Pitt oldu. 59 yaşındaki yıldız isim zaten son filminin çekimleri için İngiltere’deydi ve elbette Wimbledon finalini de kaçırmadı. Brad Pitt maça daha önce birlikte çalıştığı İngiliz yönetmen Guy Ritchie’yle birlikte geldi. Kameralar maç süresince sürekli tribündeki Brad Pitt’e dönünce final maçında oynanan tenis bir anda ikinci planda kaldı.
Maçı takip ederken bir yandan da sosyal medyada yorum yağdıran kullanıcılar yakışıklı aktörün bir türlü yaşlanmadığına dikkat çekti ve Pitt’in oynadığı Benjamin Button filmini hatırlatarak “Bu adam tersten yaşlanıyor!” dedi. İlerleyen yaşına rağmen diri ve fit görüntüsünü korumaya devam eden Brad Pitt’le ilgili atılan sayısız tweet’ten en çok dikkat çekenlerden biri de “Brad Pitt, kortta mücadele eden Alcaras ve Djokovic’in yaşlarının toplamından iki yaş büyük” oldu. Maçı ekranlardan takip eden sayısız izleyici de “Kameralar sürekli Brad Pitt’i gösteriyor. Ve bizler onun yakışıklılığı yüzünden maça konsantre olamıyoruz.” şeklinde şaka yaptı.