Güncelleme Tarihi:
'O ZAMAN HOŞÇAKAL, LÜTFEN AĞLAMA'
O eşsiz ses, "a capella" yani enstrüman eşliği olmaksızın "en çıplak" haliyle başlıyordu şarkıya. Tam "seni daima seveceğim' derken hem koro, hem de enstrümanlar ona katılıyordu. O ses usul, usul dinleyeni "ele geçirerek" veda zamanı olduğunu söylüyordu büyük aşkına.
O SES SUSSA DA ŞARKI 30 YAŞINA GELDİ
Gerçekten işin bu "ele geçirme" kısmı abartı değil. Çünkü şarkı ve özellikle onu yorumlayan ses, dinleyeni kendinden geçirecek kadar büyüleyiciydi. Dönemine damga vuran bir filmin ana tema müziği olarak planlanan bu şarkı, izlenme rekorları kıran o yapımı bile gölgede bıraktı desek yanlış olmaz. Şarkıyı seslendiren o eşsiz ses, bundan tam 10 yıl önce "sonsuza kadar" susmuş olsa bile şarkı hâlâ belleklerdeki tazeliğini koruyor. Dünyada bir kültürel fenomen haline gelmesinin 30'uncu yılında da bir kez daha gündemin ilk sıralarında...
MİLYONLARI SİNEMA SALONLARINA ÇEKTİ
Hangi şarkı ve hangi film mi bu? Bir değil birkaç kuşak çok iyi hatırlar ki o film, 1992 yılında sinema salonlarını kasıp kavuran Bodyguard. Tam 30 yıl önce çekilen filmin yönetmen koltuğunda Mick Jackson oturuyordu, senaryo ise Lawrence Kasdan'a aitti. Ölüm tehditleri alan ünlü bir şarkıcıyla koruması arasındaki yakıcı aşkı konu alan filmin başrollerinde Kevin Costner ile aslında bir şarkıcı olarak kariyerinin en parlak dönemini yaşayan Whithey Houston vardı.
HASILAT REKORLARINI SİLİP SÜPÜRDÜ: Bodyguard, o yılın hasılat rekorlarını "sildi süpürdü." Dünyanın dört bir yanındaki sinema salonlarını dolduran milyonlarca kişi, perdedeki aşkın yanı sıra Houston'ın seslendirdiği I Will Always Love You (Seni Daima Seveceğim) adlı şarkının etkisi altında kaldı. Houston, 2012'de, beklenmedik bir şekilde hayata veda etti. Ama aradan geçen bunca zaman o ünlü şarkıyı hiç unutturmadı.
REKOR ÜSTÜNE REKOR
1992'nin kasım ayında Bodyguard filminin müzik albümünde yer alan I Will Always Love You adlı bu şarkı, bu yıl 30'uncu yaşını kutluyor. Dinleyeni böylesine etkisi altına alan, Houston'ın sesiyle ölümsüzleşen bu şarkının tarihine bir bakalım istedik. Elbette şarkının etkisiyle, The Bodyguard filminin müziklerinin yer aldığı albüm, Billboard listesinde tam 14 hafta boyunca birinci sırayı kimselere kaptırmadı. Ayrıca Grammy ödülleri kazandı. Bütün bunların yanı sıra "bir kadın tarafından yazılan bütün zamanların en çok satan teklisi" unvanını da 30 yıldır elinde bulunduruyor. Whitney Houston'ın I'm Every Woman ve I Have Nothing adlı şarkılarının da yer aldığı albüm, dünya çapında tam 45 milyon sattı.
ŞARKI, BU KADAR ÇOK TANINMAK İÇİN 19 YIL BEKLEDİ
Aradan geçen 30 yıla rağmen I Will Always Love You adlı şarkı "bir köşeye kaldırılmadı." Yani farklı kuşakların "gönül telini titreten şarkılar" arasındaki yerini koruyor. Şarkının bu kadar sevilmesinde Whitney Houston'ın güçlü ve eşine az rastlanır sesinin ve yürekten yorumunun etkisi büyük. Zaten biraz önce Houston'ın "güçlü sesini" vurgulamamızın önemli bir nedeni var. Çünkü bu şarkıyı Whitney Houston, 1992 yılında film için yazmış ve seslendirmiş değil. Belki dünyada geniş kitleler şarkıyı onun sesinden tanıdı ama I Will Always Love You'nun daha eskiye uzanan bir geçmişi var. Gelin ona da bir bakalım.
ŞARKIYI DOLLY PARTON, 1973 YILINDA YAZDI
Bu ünlü şarkı aslında 1973 yılında, müzik dünyasının bir başka ünlü yıldızı Dolly Parton tarafından yaratıldı ve bir albümünde yer aldı. Parton bu şarkıyı, akıl hocası Porter Wagoner'e bir saygı selamı göndermek ve veda etmek için yazmış ve country tarzında seslendirmişti. Aslında o dönemde de I Will Always Love You'ya müzikseverler kayıtsız kalmadı. ABD country şarkıları listesinde birinci sıraya yükseldi. Ama şarkıyı böylesine güçlü bir balad haline dönüştüren ve hafızalara kazıyan Whitney Houston'ın yorumu oldu.
'YOĞUN DUYGULARA KAPILDIM'
Bu durum, şarkının yaratıcısı Dolly Parton'ı hem çok şaşırttı hem de mutlu etti. Parton, iki yıl önce bir röportajında bu konuda şunları söylemişti: "Bu şarkının bu kadar güzel yorumlandığını duyduğumda çok yoğun duygulara kapıldım. Bu kadar önemli olabilecek bir şarkı yazdığımı bilmiyordum."
GIRTLAĞINDAN DEĞİL YÜREĞİNDEN YÜKSELEN SES
Peki yazılışından ve seslendirilişinden tam 19 yıl sonra şarkıyı böylesine cezbedici yapan neydi? Ya aradan geçen bunca zamana, ortaya çıkan çok sayıda genç müzisyene rağmen I Will Always Love You adlı şarkıyı böylesine büyüleyici kılan sır ne? Elbette Whitney Houston'ın yorumu! Houston, dinleyeni "sersemleten", anında ele geçiren tekniğini ve sanki gırtlağından değil yüreğinden yükselen sesini kullandı şarkıyı yorumlamak için. Bu ikisi bir araya gelince de şarkı daha ilk dakikasından itibaren dinleyeni alıp götürdü.
'ŞARKIYLA DUYGUSAL BAĞ KURDU': Şarkıcı ve şarkı sözü yazarı Dami Im'e göre Whitney Houston, sesinin tüm özelliklerini kullanmayı çok iyi biliyordu ve yorumlarken de şarkıyla duygusal bir bağ kuruyordu. İşte bu, onun başarısının sırrıydı.
'BİR KUŞAĞIN EN ÖNEMLİ VOKAL PERFORMANSLARINDAN BİRİ'
Burnett, I Will Always Love You adlı şarkının başarısını şöyle formüle etti: Whitney Houston, şarkıya, sesiyle ilgili bütün yeteneklerini bir kenara atıp sadece saf duygulara sırtını yaslayarak giriyor. İşte bu da daha ilk andan dinleyeni etkisi altına alıyor. Ona göre Whitney Houston'ın I Will Always Love You yorumu "bir kuşağın en önemli vokal performanslarından" biri. Daha önce Aretha Franklin ve Celine Dion gibi ünlü şarkıcılarla çalışan vokal koçu Yvie Burnett'e göre bu şarkı bir başyapıt. Bunun sırrı da bir yandan Whitney Houston'ın yorumu diğer yandan da yapımcı David Foster'ın ustalığı.
MÜZİK DÜNYASININ İÇİNE DOĞDU
Kariyeri boyunca yaptıkları bir yana Whitney Houston, trajik ölümü ve inişli çıkışlı hayatıyla da hep gündemdeydi. 11 Şubat 2012'de henüz 48 yaşındayken hayata veda eden Houston, müzik dünyasının içine doğmuştu. Annesi Cissy çevresinde tanınan başarılı bir gospel şarkıcısıydı. Aynı zamanda ünlü şarkıcı Dionne Warwick'in de yeğeniydi Houston. Vaftiz annesi ise Aretha Franklin'di.
EN BÜYÜK AVANTAJI
Elbette durum böyle olunca Whitney küçük yaşta müzikle ilgilenmeye başladı. Bu konuda büyük bir avantajı vardı: Tanrı vergisi sesi! Bir dönemin ünlü şarkıcısı Chaka Khan'ın vokalistliğini de yapan annesi Cissy'nin desteğiyle New Jersey'de kilise korosunda şarkı söylemeye başladı küçük Whitney. Zaman içinde müzik dünyasında profesyonelliğe adım attı. Gençlik yıllarında bir yandan müzikle ilgilenirken bir yandan da modellik yapıyordu.
BİR YAPIMCI KEŞFETTİ: Aslına bakılırsa onu keşfeden kişi müzik yapımcısı Clive Davis oldu. Whitney'in eşine az rastlanır sesini fark eden Davis onu iki yıl boyunca bir yıldız olmaya hazırladı. Bu hazırlık sırasında şarkı söyleme tekniklerinin yanı sıra nasıl giyineceği, kimlerle nasıl konuşacağını da öğrendi Houston.
İLK ALBÜMÜYLE DİKKAT ÇEKTİ
Houston, ilk olarak 1984 tarihli Hold Me adlı şarkıyla dikkat çekti. Bu teklisi çok sevildi ve sonra da kariyerinde attığı önemli adımlar geldi. Bir yıl sonra ilk albümünü yayınladı. Albümdeki "Saving All My Love For You", "Greatest Love Of All" ve "How will I Know" gibi şarkılar sadece ABD'de değil, uluslararası alanda da büyük başarı kazandı. Saving All My Love For You, Houston'a ilk Grammy ödülünü kazandırdı.
ÖDÜLLER ARDI ARDINA GELDİ
1987'de ikinci albümü Whitney çıktı ve 19 milyon gibi iyi bir satışa ulaştı. 1990'da I'm Your Baby Tonight adlı üçüncü albümünü çıkardı. Bu, satış rakamı olarak diğer iki albümün yanına bile yaklaşamadı. Ama iki yıl sonra onun unutulmazlar arasında yer almasını sağlayan Bodyguard filmi ve onun müzik albümü geldi. Houston bu albüm sayesinde üç tane Grammy ve daha birçok ödül kazandı.
EN BÜYÜK SORUNU, HAYATININ SONUNU GETİRDİ
İşte o dönemde meslektaşı Bobby Brown ile evlendi. 1993 yılıhda Bobby Kristina adlı bir kız çocuk dünyaya getirdi. Kariyerini 2000'lerde de başarılı bir şekilde sürdüren Whitney Houston'ın çok büyük bir sorunu vardı: Uyuşturucu alışkanlığı. Zaten erken ölümü bu yüzden oldu. 11 Şubat 2012'de Beverly Hills'te kaldığı bir otelin küvetinde ölü bulundu. Bir hafta sonra babasının yanında toprağa verildi. Ölüm nedeni boğulma, koroner arter hastalığı ve uyuşturucu olarak açıklandı.
'HUZUR İÇİNDE UYU BENİM GÜZEL ÇİÇEĞİM'
Evliliği sırasında uyuşturucu batağına iyice saplanan Whitney Houston'ın ölümü en çok annesini yıktı. Houston'ın cenaze töreninden sonra annesi Cissy'nin ona yazdığı satırlar gerçekten insanın yüreğini dağlayacak türdendi: "Bunu sana hiçbir zaman söylemedim. Ama sen dünyaya geldiğinde Kutsal Ruh bana bu dünyada uzun süre kalmayacağını söylemişti. Sen hep Tanrı'nın çocuğuydun. Ve bu güzel çiçeği yetiştirmeme, 48 yıl boyunca bakmama izin verdiği için Tanrı'ya teşekkür ediyorum. Huzur içinde uyu benim güzel çiçeğim."
KIZI DA TRAJİK BİÇİMDE ÖLDÜ
Böylesine başarılı kariyerini ve hayatını bu kadar trajik biçimde sona erdiren Whitney Houston'ın ölümünün ardından da ailesiyle ilgili üzücü haberler bitmedi. Kızı Bobbi Kristina Brown, ünlü şarkıcıdan miras kalan evin banyosunda baygın vaziyette bulundu. Aylarca uyutulan Bobbi Kristina, 26 Haziran 2015'te hayata veda etti.
BİR KORUMA VE ÜNLÜ ŞARKICININ YOLLARI KESİŞTİ
I Will Always Love You adlı şarkıdan ve Whitney Houston'dan söz edip Bodyguard filmini "es geçmek" olmaz. Senaryosunu Lawrence Kasdan'ın yazdığı, yönetmenliğini MicK Jackson'ın üstlendiği film, bir koruma ile ünlü şarkıcı arasındaki aşkı beyazperdeye taşıyor. Filmin kahramanlarından biri Frank Farmer, eski bir gizli servis ajanı. Dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan'ın yakın korumalığını yaptığı dönemde bir gün işe gitmez. Kötü talih o gün de Reagan suikaste uğrar. Bu durum üzerine Frank bunalıma girer. Ondan sonra da kendini tamamen işine adar.
KARŞI KONULMAZ BİR AŞK
O sırada ölüm tehditleri alan ünlü şarkıcı Rachel'ın da korumaya ihtiyacı vardır. Sonunda Frank ve Rachel'ın yolları kesişir. Her ne kadar Frank, geçmişteki kötü tecrübesinden yola çıkarak, korumakla yükümlü olduğu kişileri sadece bir nesne olarak görse de Rachel ile aralarında karşı konulmaz, yakıcı bir aşk başlayacaktır. Bir döneme damgasını vuran filmin başrollerinde Kevin Costner ve Whitney Houston olduğunu artık hatırlatmaya gerek yok. Bu ikiliye, Robert Wuhl, Gary Kemp ve Bill Cobbs'un da yer aldığı bir kadro eşlik ediyordu.
FOTOĞRAFLAR: ALAMY, AVALON, MEGA NEWS AGENCY