Vivaldi’nin hayatına üç boyutlu yolculuk

* Vivaldianno projesi nasıl ortaya çıktı?
- Vivaldianno projesi uzun zamandır hayalini kurduğum art-rock, klasik ve elektronik müzik çerçevesinde dolanan bir “art-rock” projesini hayata geçirme isteğiyle doğdu. Başlarda bu sadece müzik deneyimiydi fakat geçtiğimiz 12 yıl içerisinde proje büyük ölçekli stadyum şovuna dönüştü. Yine de temel olan konser. Bu da birçok türdeki şarkıya üç boyutlu görsel şovların da eşlik ettiği anlamına geliyor. Görsel-işitsel bir şov izleyenleri bekliyor. Vivaldi-Anno’nun Latince anlamı, “Yılın Vivaldi”sidir. Yıl 2016 olduğundan dolayı, “The City of Mirrors” (Venice) neredeyse iki yıldır uluslararası ekiple 2 milyon euro’nun üzerinde bir yatırımla gelişiyor demektir.
* Büyük bir prodüksiyonunuz var ve kalabalık bir ekipsiniz. Çalışma temponuz da hayli yorucu olsa gerek...
- Sahne üstündeki 30 kişi ve bir o kadar sahne arkasında çalışan teknik ve organizasyon ekiple bu prodüksiyonu sahneliyoruz. Birçok gösteriye göre oldukça kalabalık bir kadroya sahibiz. Düzenli olarak prova yapıyor, sürekli gösterilere çıkıyoruz. Yüksek tempoda çalışıyoruz. Ekip belli bir disiplin içerisinde çalışmalarına devam ediyor.

VIVALDI EN  POZİTİF BESTECİ

* Neden Vivaldi?
- Diğer barok bestelerde de olduğu gibi Antonio Luciano Vivaldi’nin müzikleri açık ve anlaşılır. Büyük ölçüde pozitif duygular barındırıyor. Vivaldi’yi bugüne kadar hayata gelmiş en pozitif besteci olarak görüyorum. İlk önce yönetmen Milos Forman’ın “Amadeus” filminden sonra Mozart’ı da düşündüm fakat bu sefer filmin şöhretinden faydalanmaya çalıştığımız düşünülecekti. Bu nedenle kendi yolumuzda ilerlemeye karar verdik.

* “The City of Mirrors”ı farklı kılan nedir?
- “The City Of Mirrors” 11 yıllık bir araştırma ve gelişmenin ürünü. Yeni 3 boyut görsel teknikler, yeni sesler, orijinal ve var olan besteler üzerine yeni eklenen müzik kısımlarıyla mükemmel bir topluluğun arayışıyla ortaya çıkıyor. Orijinal olanı temelde elimizde tutarken Antonio’nun da yapabileceğini varsaydığımız yeni enstrümantal eklemeler yapıyoruz. Öncelikli olarak müzikal duygu ve hisleri çağdaş ifadelerle birleştiriyoruz. Stüdyo içerisindeki son teknolojik imkânlar bunu mümkün kılıyor.

* Sizi izlemeye gelenler evlerine hangi duygularla dönecek?
- Tüm teknolojik detaylar ve konsept, bu proje için özel olarak üretildi. Canlı bir 3 boyutlu sahne deneyimi yaşatmak ve orkestranın kendini ortada hissetmesini sağlamak için ön tarafa yarı şeffaf projeksiyon, arkaya ise siyah LED projeksiyon yerleştirildi. İzleyici, müzisyenleri “The City Of Mirrors”ın ortasındaymış gibi görüyor. Arka projeksiyon ise arka tarafta dansçıların interaktif gösterilerini sundukları bir platforma dönüşüyor. Burada çok fazla şeyi ortaya döktüğümü düşünüyorum. İzleyicileri barok dönemi dehası Vivaldi’nin hayatına 3 boyutlu bir yolculuğa çıkartıp, sanatçının yaşadığı dramları, hüzünleri ve mutlulukları interaktif hissettireceğiz.

 

Türk yemeklerini çok duyduk

* Türk seyircisi hakkında neler söylemek istersiniz?
- İlk defa Türkiye’ye geldiğimiz için çok heyecanlıyız. İstanbul’u çok merak ediyorduk.
Özellikle Türk mutfağını ve lezzetlerini çok duyduk. Boğaz manzarası eşliğinde balık yemeyi ümit ediyoruz.
Sanatsever Türk halkı ile dünyaca ünlü Vivaldi’nin buluşması için sabırsızlanıyoruz.