Ünlüleri açıklama yapmaya zorlamak!

Melike KARAKARTAL

Günümüz dünyası, “düşünce-vaziyet beyanı” üzerine kurulu, malum, ne düşünüyorsak Twitter’da veya başka sosyal platformlarda beyan etmezsek, geçirdiğimiz zamanı Instagram’da veya Snapchat’te paylaşmazsak yaşamış sayılmayacağız neredeyse.
Böyle bir “gösterme” çağında neye karşı isen rengini illa belli etmen lazım, aksi kabul görmüyor. İnsanlar darbe ve demokrasi arasında renklerini illa belli ederler ancak bunun zorla yaptırılması kabul edilemez. Bu konuda en iyi tepkiyi Instagram hesabında Kıvanç Tatlıtuğ verdi, “Vatanını, milletini ve bayrağını sevmek, buraya ‘Şimdi zamanıdır’ diyerek fotoğraf koymak, video çekmekle alakalı değil benim için. Bu platformlarda daha demokratik ortama gelene dek hiçbir paylaşım yapmayacağımı bildirmek istiyorum” dedi. Altına imzamı atıyorum.

Onur BAŞTÜRK

Darbeye karşıyım açıklaması yapmak kadar manasız bir şey yok. Aklı başında hangi insan darbe isteyebilir ki? Ama işte burası Türkiye, insanlar sürekli açıklama takibindeler. Hayır, ünlü kişi açıklama yapar yapmaz, o anda gerçekten travma yaşıyordur, bize ne? Bir de sosyal medyadan yapılan açıklamalar zaten çok samimiyetsiz her zaman.
Ben sanatçıların bu şekilde yaftalanmasına karşıyım!

Cengiz SEMERCİOĞLU

Sonu yok ki bu dayatmaların... Sosyal medyada bir şey yazmazsın, neden yazmadın? Yazarsın... Neden geç yazdın... İlk gün tepki göstersen, neden sokağa çıkmadın derler... Sokağa çıkarsın, neden tankın önüne yatmadın... Tankın önüne yatsan, neden ölmedin diye soracak bir garip topluluk var sosyal medyada... İşin kötüsü bazı gazeteler de bunu gazına geliyor.

Ömür GEDİK

Pardon ama “darbeye evet” diyen biri vardı da ben mi kaçırdım? Böyle bir şey olabilir mi? Aklı başında kim darbe yanlısı olabilir ki? Açıklama yapmak ya da yapmamak kişilerin kendi tercihi. Ben kendi Instagram hesabımdan açıklama yaptım diye yapmayanlara “darbe yanlısıdır” diyemem, dersem ayıp etmiş olurum.

CUPPA DARBE GİRİŞİMİNDEN NASIL ETKİLENDİ 

Tarkan’ın Cuppa’sı dinleyenleri ikiye bölmüşken ülke darbe girişimi yaşadı. Darbe girişimi Cuppa’yla eleştirilen Tarkan’ı kurtardı mı yoksa daha yükselecek şarkıya darbe mi vurdu?

Melike Karakartal: Tarkan’ın Cuppa’sı bugünün ilişkilerini, düzenini, yaşamını ve eğlence anlayışını tiye alan bir şarkı. Bu şarkıyı içinde barındırdığı modern zaman eleştirisini görmezden gelerek değerlendiremezsiniz. Bazen eleştiri yaparken meseleyi doğrudan söylemek gerekmez, edebiyatta “anlam sanatları” var ya hani, işte bunun pop müzikle yapılanını düşünün, bu şarkıyla Tarkan pop müzik aracılığıyla istiare yapıyor. Tam da bu sebeple, doğru zamanda çıkmış doğru ve akıllıca yazılmış/ bestelenmiş iyi bir şarkı, şüphesiz daha da yükselecek.

Cengiz Semercioğlu: Pek çok şeyle birlikte Cuppa da tam bir darbe girişimi kurbanı oldu. İyi mi, kötü mü diye tartışıyorduk, şarkı birden gündemimizden tamamen çıktı. Çünkü Tarkan dahil kimsenin Cuppa peşine düşecek hali kalmadı.

Ömür Gedik: Cuppa darbe girişimine kurban gitti diye düşünsek bile dileğim o ki ülkemiz eski güzel günlerine döner, Tarkan Harbiye Açıkhava konserleri öncesinde bu açığı kapatır ve bu şarkı da, aynı daha öncekiler gibi, konserlerde hep bir ağızdan söylenir.

Onur Baştürk: Bence bu darbe girişimi Cuppa’ya darbe vurdu. Şarkıyı unuttuk ve artık çok zor aklımıza gelmesi...

YAZIN NEDEN HEP FİZİK KONUŞULUYOR?

En son Sıla’nın selülitli fotoğrafları manşetleri süsledi. Kadın sanatçıların yazlık başarılarının kilo ve sahilde verdikleri pozlar üzerinden değerlendirilmesinden sıkılmadık mı? Yazın neden sanat değil de hep fizik konuşuluyor?

Ömür Gedik: Evet, ben Sıla’nın şarkılarını konuşmayı tercih ederim. Ama yok öyle bir dünya ne yazık ki. Bu iş yüzyıllardan beri böyleydi, böyle de devam edecek. Erkek olsun kadın olsun formda olmayan, fotoğrafının çekileceği aşikâr olan bildik plajlara inmesin bence. Ya da başına geleceklere razı olsun.

Cengiz Semercioğlu: Kadınların selüliti, erkeklerin göbeği... Sıla’nın selülitinin konuşulduğu bu hafta Beyazıt’ın da göbeği manşetlerdeydi. Ne yazık ki ünlülerin yaz aylarında en büyük magazin kabusu bu.
Ben bu konuda tarafım, kadınlara yapılanın daha büyük acımasızlık olduğunu düşünüyorum.

Onur Baştürk: Fizik magazini diye bir şey var, kabul edelim. Ve bu başarıya endeksli bir şey değil. İnsanlar hangi ünlü ne kadar kilo vermiş haberlerini okuyorlar, ilgi gösteriyor. O yüzden bunlara alışalım.

Melike Karakartal: İstediğimiz kadar başka bir dünya arzu edelim, medya kadın bedeni üzerinden kazandığı “tık”ın peşinde olduktan sonra bu düzenin değişmesi zor. Kadın istediği işi yapsın, para kazanmak için ister aklını, ister müziğini, ister bedenini kullansın fark etmiyor, ortak payda olarak bedeni illa malzeme ediliyor. Bu bir gün değişecekse eğer, biz değiştireceğiz, dolayısıyla dönüp çuvaldızı kendimize batırmamız lazım.

1 MİLYON DOLARLIK KLİP TEKLİFİ

Meryem Uzerli’ye Arap şarkıcı Fayez Al-Saeed’den klipte oynaması için teklif geldi. Meryem, klip için 1 milyon dolar istemiş. Oyuncuların klipte rol alması bir kariyer hatası mı?

Ömür Gedik: Meryem Uzerli, Arap dünyasında tanındığı için Fayez Al-Saeed de onu klibinde oynatmak istemiş. Gayet akıllıca. İyi de para teklif etmiş üstelik. Arap dünyasını hafife almayalım arkadaşlar. Klipte oynamak da kötü bir şey değil ayrıca. Kliplerde oynayan bir sürü iyi oyuncu sayabilirim size. Meryem klibe ve senaryoya bakıp evet diyebilirdi. Hiç de hata olmazdı.

Cengiz Semercioğlu: Kusura bakmayın da 1 milyon doları alıyorsa Meryem, varsın klipte oynamak kariyer hatası olsun... Reklam, klip gibi ekstra işler sanatçılar için sadece gelir kapısıdır. Nice ünlü görüyoruz reklamlarda kılıktan kılığa giriyorlar. Karizma çizilir diye mi düşünüyorlar, bankada rakamın ne kadar şişeceğini mi?

Melike Karakartal: Oyuncuların kliplerde rol alması kariyer hatası değil ancak kimin klibinde yer aldığı şüphesiz önemli. Dizilerimiz Arap dünyasında ortalığı toz duman ediyor, böyle bir durumda Fayez Al-Saeed’in o dünya içinde nerede durduğuna bakmak lazım. Türkiye’de Al-Saeed kalibresinde bir şarkıcının klibinde oynar mıydı Uzerli? Bu sorunun yanıtı evet ise sorun yok. Hayır ise düşünmek lazım...

Onur Baştürk: Meryem Uzerli’nin kariyeri kadar kötü yönetilen bir kariyer yok, geçmiş olsun. Arap şarkıcının klibinde oynama teklifi son nokta. “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” dizisine girmesi de tam kör nokta!

FAHİŞ FİYATLARA SEZONU KURTARMAYA ÇALIŞIYORLAR 

Bu yaz da herkes Bodrum ve Çeşme’deki mekanların pahalılığından yakınıyor. Konsey, “Yazlık mekanlarda verilen paralara acıyor muyuz yoksa normal mi karşılıyoruz” sorusuna yanıt aradı.

Onur Baştürk: Çeşme ve Bodrum’da harcanan paraya acınmalı evet, çünkü hak etmiyorlar. Fahiş fiyatlarla sezonu kurtarmaya çalışıyorlar.

Melike Karakartal: Eminim herkes tatilde verdiği hizmete karşılık şişirme miktarlar değil, gerçek değerini isteyen bir işletme/restoran/ tatil beldesine ödediği paraya acımaz. Bizim yazlık mekanlarda böyle bir yer yok, son zamanlarda dönen o bol “ama”lı pahalılık açıklamalarının hiçbirini yemiyoruz, kusura bakmasınlar. Müşteri söğüşleme zihniyeti o kadar yerleşmiş ve normalleşmiş ki, bunun acayipliğini bile anlatamaz olduk.

Ömür Gedik: Kimse kazık yemek istemez tabii ama yaz mevsiminin kısaldığı ve turizmin darbe gördüğü de unutmayalım ve işletmelere de hak verelim biraz. Ayrıca bazı yerlerdeki fahiş fiyatlarda yemeğe değil, atmosfere ve ambiyansa para veriliyor. Dünyanın her yerinde bu böyle.

Cengiz Semercioğlu: Ucuz denilen Yunan adalarında 1100 liraya hamburger yenmedi mi?
Karıştırdığımız bir şey var; açılan her mekana herkesin gidebilmesi gerekiyormuş zannediyoruz.
Üst gelir grubuna yönelik mekan açılamaz mı? Adam isterse lahmacunu
500 liraya satsın... Lahmacuna 500 lira verecek bütçesi olan da oraya gitsin. Bizdeki problem orta segmentteki mekanların pahalı olması.
Dünyanın her yerinde üst segment mekanlar vardır. Çok ucuz dediğiniz Yunan adalarında daha geçen gün Cicişler 1100 liraya hamburger yemediler mi?

POKEMON ÇILGINLIĞI

Gençler dört bir yana dağılmış Pokemon topluyorlar. İnsanlar Pokemon peşinde, ameliyathanelere bile girmeye başladı. Konsey, Pokemon çılgınlığı hakkında ne düşünüyor?

Cengiz Semercioğlu: Ben bu tür haberleri gördükçe yıllar önce bilgisayar asosyal yapıyor, yalnızlaştırıyor diye tespitler yapan uzmanlara çok gülüyorum. Hiç bu kadar sosyal olmamıştık. Şimdi bir de buna yarı gerçeklik üzerine kurulu bu oyunlar eklendi.

Ömür Gedik: En büyük Pokemon avcısı, kızım Tayga. Bayılıyorum onun ve arkadaşlarının bu oyun sayesinde bu kadar eğlenmesine, gezmesine, sürekli hareket halinde olmasına. Amerika’da biri Pokemon Go oyunundaki tüm Pokemon’ları iki haftada yakalamış. 153 km. yol yürümüş. Başka hangi güç bir insana bu kadar yol yürütür... İlk fırsatta ben de yükleyeceğim.

Melike Karakartal: Pokemon çılgınlığı bir yerde iyi, bir yerde kötü. İyi olduğu yönlerden biri, sosyal açıdan zayıf insanları da sokağa çıkarabilecek bir “paralel dünya” yaratması.
Yeni çağın yeni nesil sosyalleşme araçlarından biri oldu. Kötü yanı ise, kullanıcıları bir telefon ekranı aracılığıyla gerçek dünyaya entegre ettiği için, sokakların tehlikelerine karşı savunmasız bırakıyor.

Onur Baştürk: Pokemon Go hiç anlamak istemediğim bir oyun. İstediği kadar gerçek hayatı da işin içine katsın, bana her türlü manasız geliyor.

İNENLER - ÇIKANLAR

Çağatay Ulusoy (İNDİ)

Amerika tatilinden dönen Çağatay Ulusoy, trafikte görüntülendi. Seyir halindeyken sık sık tehlikeli şekilde şerit değiştiren, bir ara EDS uyarısına rağmen emniyet şeridine de giren Ulusoy’un bu tutumu diğer sürücülerin tepkisini çekti.

Ömür Gedik: Çağatay, 2014 yılında el konulan ehliyetini bir yıl sonra ancak geri almamış mıydı? Bu kadar çabuk unutup, kural çiğnemeye devam etmesine inanamıyorum! Jet lag olup, dağılmış herhalde!

Cengiz Semercioğlu: Los Angeles’ta yapamadığını İstanbul’da yapıyor... Trafik Müdürlüğü’nün ceza kesmesini bekliyoruz hâlâ...

Melike Karakartal: Amerika’da trafik bilinci yerleşmiştir, orada araç kullanırken kendinizi o dokuya uyum sağlama ihtiyacı içinde hissedersiniz. Ulusoy buna örnek teşkil edebilirdi ancak döndüğü gibi “yurdum sürücüsü”ne dönüvermiş. Dönmeseydi iyi olurdu.

Onur Baştürk: Çağatay emniyet şeridine girerek fena bir şey yapmış, Los Angeles’ta hayatta yapamazdı bunu. Ünlü oluşuna güvenmiş!

Murat Boz (ÇIKTI)

6 yıl aradan sonra “Cuppa” şarkısını çıkaran Tarkan’a, eski vokalisti Murat Boz’dan destek geldi. Boz, “Tarkan bizim Megastar’ımız, o her zaman iyisini yapar. Onun için de bir Tarkan şarkısının başarısız olacağına inanmıyorum” dedi.

Melike Karakartal: Murat Boz yetenekli bir şov insanı ve müzisyen, Tarkan’ın dehasına kayıtsız kalacak değildi elbette.

Ömür Gedik: Kendine güveni olan, iyi enerjili, fesatlıktan uzak popçulardan kim kaldı derken, Murat Boz “ben buradayım” dedi. Tebrikler...

Cengiz Semercioğlu: Kıskançlıktan, egodan, kapristen uzak güzel bir açıklama yapmış Murat Boz... Bu tür açıklamalar sanatçıları küçültmez, korkmasınlar...

Onur Baştürk: Murat’ın yaptığı komplekssiz biri olduğunun göstergesi. Tarkan’ın eski vokalisti ama sonuçta o da günümüzün starı, böyle bir destek vermeyebilirdi.

Teoman (ÇIKTI)

Ünlü rock’çı Teoman, geçen yıl boşandığı fotoğrafçı Ayşe Kaya’dan olan kızı Zeyno’yla birlikte Bodrum’da el ele poz verdi.

Cengiz Semercioğlu: Bayıldım Teoman’ın bu fotoğrafına. Kızına zaman ayırmasına, birlikte tatile gitmesine... Teoman’ın artık baba bir rock’çı olduğu da tescillendi böylece...

Melike Karakartal: Teoman hızlı hayatıyla “baba” imgesine yakıştırılan bir adam değildi sanırım, o yüzden böyle pozlar verdiğinde daha çok dikkat çekiyor.

Ömür Gedik: Rock’çıların ailelerine sanılandan daha düşkün olduklarını ne zaman kabul edeceğiz. Teoman beni şaşırtmadı.

Onur Baştürk: Doğrusu bu ya, kızıyla olan pozunu gördüğümde şaşırdım. Teoman’ın baba olduğunu bile unutmuşuz! Şahane ve samimi bir pozdu...

Beyonce (ÇIKTI)

Beyonce, Amsterdam konserinde Halo şarkısını Türkiye’de yaşanan olaylarda hayatlarını kaybedenler için söyledi.

Melike Karakartal: Dünyanın neresinde olursanız olun, hangi millete ait olursanız olun, vicdanın olduğu yerde tüm sesler benzer biçimde çıkıyor. Teşekkür ederiz, selamlarımızı göndeririz.

Ömür Gedik: Beyonce “bu şarkı sevgiyi anlatıyor” dediği şarkıyı Türkiye’de hayatını kaybedenlere adayınca sempatimizi kazandı tabii. Sevgiler şimdi de bizden ona gitsin.

Cengiz Semercioğlu: Beyonce’ye teşekkür ediyoruz ve birilerinin bize destek için paylaşım yapmayacağı, şarkılar söylemeyeceği günleri iple çekiyoruz...

Onur Baştürk: Beyonce polis tarafından öldürülen siyahiler için konserinde saygı duruşu yaptırdığında da politik duruşunu ortaya sermişti. Türkiye’deki darbe girişiminde ölenleri hatırlatması da dünyayı takip ettiğini gösteriyor. O artık sıradan bir pop yıldızı değil, Madonna gibi her konuda tavrı olan bir star.

MAGAZİN KONSEYİ

Melike buna gülümsedi

“Bayrak asan amca”ya Twitter’da Oyshallah isimli kullanıcının getirdiği yeni yoruma...

�

Cengiz buna üzüldü

Suriyeli çocukların Pokemon resimleri tutarak tüm dünyaya ‘bizi de fark edin’ çağrısı yapmasına... İnsanlığın suratına atılmış bir tokattı...

�

Gülsün mü ağlasın mı 

 Valla güleriz ağlanacak halimize diye boşuna demiyoruz. Kuşadası’nda denizde yüzen beş kişiye, hızını alamayıp denize dalan araba çarpmış. Yaralananlar olmuş ve hastaneye kaldırılmış! Allah beterinden saklasın ülkem insanını!

�