Güncelleme Tarihi:
Tıpkı yıllar önce gencecik bir kızken yaşadığı tacizi bir anda gözler önüne seren Brooke Shields gibi.
Bir dönemin bebek yüzlü oyuncusu, 20'li yaşlarındayken sinema sektöründen 'dost bildiği' birinin tacizine uğradığını geçen yıl Lana Wilson'ın yönettiği Pretty Baby (Güzel Bebek) adlı filmde itiraf etmişti. Hatta Hollywood'da kadın yıldızların yaşadığı benzer deneyimleri ilk kez anlattığı #metoo hareketi sırasında suskun kaldığı için de çok eleştirilmişti.
Â
Bu yıl üniversiteye başlayan 18 yaşındaki Grier, annesi Brooke Shields ve ablası Rowan ile birlikte People dergisine verdiği röportajda bu konuyu bütün dünyayla birlikte belgeseli izlerken öğrendiğini ve çok derinden etkilendiğini söyledi.
Grier Henchy, "Dünyayla birlikte bir şeyler öğreniyordum ve bunu daha derin, daha kişisel olarak algıladım" diye konuştu. Genç kız, annesinin itirafından sonra ise iki bölümlük belgeselin kalan bölümlerini izleyemediğini sözlerine ekledi.
ANLATMA KONUSUNDA KARARSIZDI
Brooke Shields, Pretty Baby filminin gösteriminden önce The Hollywood Reporter'a verdiği röportajda bu taciz olayını, belgeselin yönetmeni Lana Wilson'a anlatma konusunda emin olmadığını söyledi.
Bir dönem Hollywood'u kasıp kavuran #metoo hareketi sırasında bu konuda suskun kalan Shields, neden şimdi konuştuğunu da şöyle anlattı: "Aslında bunu belgeselde anlatıp anlatmayacağımı bilmiyordum, bu konuda bir fikrim yoktu. Ama konuşmak için doğru zaman olduğunu fark ettim."
Shields, iki kızını düşünerek gençlik yıllarında yaşadığı taciz olayını anlatmaya karar verdiğini de sözlerine ekledi. Güzel oyuncu "Çünkü bu her gün olan bir şey ve aslında olmamalı. Bununla ilgili olarak konuşabileceğim bir noktaya geldiğimi hissettim. Bu benim çok uzun zamanımı aldı" dedi.
ARA VERDİĞİ KARİYERİNE DÖNMEYİ PLANLIYORDU
Brooke Shields, hayatının bu kötü hatırasını anlatırken sözlerine "Neler olduğunu ilk kez anlatıyorum" diyerek başladı. Ardından da ilk gençlik yıllarının en kötü tecrübesini kelimelere döktü.
Shields'in söylediğine göre olay yaşandığında, oyuncu, ara verdiği kariyerine dönüş hazırlığındaydı. Daha küçük bir çocukken kamera karşısına geçen Shields, belgesele adını da veren Pretty Baby adlı filmde oynadığında 12 yaşındaydı.
Sonra birkaç filmde daha kamera karşısına geçti ve eğitimini ön plana koydu. Princeton Üniversitesi'ne devam eden Shields, okulunu bitirdikten sonra tekrar kariyerine dönmeye karar verdi. İşte bu konudaki ilk girişimi onun için kelimenin tam anlamıyla şoke edici oldu.
20'LÄ° YAÅžLARININ BAÅžINDAYDI
Brooke Shields'in belgeselde anlattığına göre o dönemde bir film çekiliyordu ve yapımcılar onu da göz önüne almışlardı. Sonra bir yönetmenle buluştu Shields. Bu olay meydana geldiğinde henüz 20'li yaşlarının başındaydı ve bu buluşmanın bir iş görüşmesi olduğunu düşünüyordu.
Shields o buluşmaya ilişkin olarak "Yemek yedik. Ben bunun bir iş görüşmesi olduğunu sanıyordum. O kişiyle daha önce tanışmıştım ve bana karşı her zaman iyiydi" diye konuştu. Ama ardından gelenler pek de öyle iyi bir insanın sergileyeceği türden davranışlar değil.
Shields'ın söylediğine göre iş toplantısı sandığı o akşam yemeği bir anda aniden şekil değiştirdi. O yüzden de Shields, oradan çıkmanın yollarını kafasının içinde tartmaya başladı. Görüştüğü kişiye bir taksi çağırması gerektiğini söyledi. O kişi ise ona, otele geri dönmelerini, ona oradan bir taksi çağıracağını söyledi.
Bunun üzerine Shields, onunla birlikte oteldeki odasına gitti. Söylediğine göre de orada bir süre yalnız başına kaldı ve ne yapacağını bilemedi: " Telefona gitmek istemiyordum çünkü o benim telefonum değildi. Oturmak istemiyordum, çünkü orada kalmıyordum."
 'KAPI AÇILDI... O ÇIRILÇIPLAK KARŞIMDAYDI'
Shields, çaresiz bir şekilde ne yapacağını düşünürken odada bulduğu bir dürbünle pencereye yaklaştı ve odadan görülen kumsal manzarasını izlemeye başladı. O sırada tacizci kişi odaya girdi. İşte o an gerçekten korkunçtu anlattığına göre: "Kapı açıldı ve o kişi çıplak olarak içeri girdi. Dürbünü bıraktım, o kişi ise üzerime doğru geliyordu."
Adamın kendisine zor kullandığını, saldırdığını söyleyen Shields kendisinin ise donup kaldığını anlattı. Olup bitenleri güreşe tutuşmaya benzeten ünlü oyuncu o anlarda boğulmaktan ya da vurulmaktan korktuğunu, bu yüzden de adama karşılık veremediğini sözlerine ekledi.
"Benim bir 'hayır' demem yeterli olmalıydı" yorumunu yapan Brooke Shields, o anda aklından geçen tek düşüncenin hayatta kalmak ve o odadan çıkmak olduğunu söyledi.
BÃœTÃœN YOL BOYU AÄžLADI
Brooke Shields, o otel odasında kendisine saldıran kişinin olay bittikten sonra sanki neler olduğunu bilmiyormuş gibi göründüğünü anlattı.
Korku dolu anların ardından tacizcisi ona kapının açık olduğunu söyleyince de Shields, odadan çıkıp asansöre bindiğini, kendini bir taksiye attığını anlattı. Sonra da şunları söyledi: "Arkadaşımın evine gidene kadar yol boyunca ağladım."
Brooke Shields, taciz olayının ardından o kişiyle yüzleşmek yerine ona bir mektup yazdığını böyledi. O mektupta da büyük bir güven duygusunun uçup gittiğini yazdı. Ardından tacizcisine "ne cüretle" bütün bunları yaptığını sordu.
Shields "Bütün olup biteni zihnimden ve bedenimden silmek ve yoluma devam etmek istedim. Bu sistem bir kez bile bana yardım etmek için gelmemişti. Bu yüzden kendi başıma güçlü olmak zorundaydım" diye konuştu.
Brooke Shields ile ikinci eşi Chris Henchy'nin iki tane kızı var. Büyük kızı Rowan 20 yaşında.
Annesinin gençlik yıllarında tacize uÄŸradığını bütün dünyayla birlikte öğrenen küçük kızı Grier ise henüz 18 yaşında.Â
Â