Güncelleme Tarihi:
◊ 11 yıldır ekranlarda yoksunuz. Bu süreçte neler yaptınız, neden ekrandan uzak kaldınız?
- Aslında yine müziğin içerisindeydim. Sadece göz önünde değildim. Bu bir tercih meselesi. Küsme, darılma, alınma gibi bir durum yok. 4 sene öncesine kadar Deniz Seki ile aynı sahnedeydim. 11 yıldır da Kültür Bakanlığı Devlet Orkestraları Bölümü’nde görev yapıyorum. Ortadoğu’da savaş yokken orada yayınlanan birçok albümün aranjmanlarını yapıyordum. Yine müziğin içerisindeydim ama Türkiye’ye yönelik bir şey yapmıyordum. Son üç yıldır her cuma-cumartesi günleri sahneye çıkıyorum. Açıkçası yeni bir şey yapma ihtiyacı hissetmedim çünkü insanlar benden 90’ları istiyorlar hâlâ sahnede.
◊ Nedir toplumun bu 90’lı yıllardaki pop müziğe olan tutkusu sizce?
- 90’lardaki şarkılar çok seviliyor. Hazır da o dönemlerden birini bulmuşken söyletmek istiyorlar.
◊ Yurtdışındaki işlerde kimlerle çalışıyordunuz?
- Beyrut’tan Jean Saliba isimli bir prodüktör arkadaşımızdan işler bana geliyordu. En az 100 şarkı düzenleme yapmışımdır ama hiç oraya gitmedim. Nereden baksanız 7-8 senedir, orada yaşanan sıkıntılı süreçten dolayı Ortadoğu’ya da iş yapamıyorum.
YENİ ŞARKIM GİBİ ATARLIYIM
◊ Ve sonunda uzun süren sessizliğinizi “Herkese Gider” ile bozdunuz. Kime yazıldı bu şarkı?
- Birine yazılmış gibi algılanıyor ama üstüne kim alınmak istiyorsa alınsın, bence bir sıkıntı yok.
◊ Atarlı bir tarafınız var mıdır böyle?
- Var tabii. Kendime uygun bir şarkı yazdığımı düşünüyorum.
◊ Sadece şarkının sözünü yapmadınız, hem bestelediniz hem de klibini çektiniz...
- Tüm bunların yanında bana göre Türkiye’de en önemli aranjörlerden biri olan Erhan Bayrak’la ilk kez düzenleme yaptık. Sağ olsun çok da hoşuma gitti.
◊ 90’lar tadı alınıyor yine şarkıdan...
- Tarzım öyle çünkü. Vokalim, düzenleme ya da müzik bunu hissettiriyor olabilir. Benim bilemediğim noktayı Erhan Bayrak tamamladı, öyle söyleyeyim.
◊ Bundan sonra öyle uzun ara vermeyi düşünüyor musunuz?
- Bir daha 11 yıl ara vermeyi asla düşünmüyorum. Ne zaman beste yaparsam mutlaka bir single çıkarmak istiyorum.
KADINLARI HİÇBİR ERKEK ANLAYAMAZ
◊ “Bunca deneyimden sonra kadınları anladım” diyor musunuz?
- Mümkün değil! Kadınları hiçbir erkek anlayamaz. Başka bir yapıları olduğunu düşünüyorum. Bazen güzel sözler buluyorum ilişkilerle ilgili, kaydediyorum, ara ara açıp okuyorum. Mesela “Her hikayenin sonu şöyle biter. Giden dönmedi, kalan da ölmedi” gibi.
◊ İsyankâr cümleler bunlar...
- Bunlar yaşanıyor ki birileri yazıyor, birileri de besteliyor. Üç evlilik yapmış ve 47 yaşındaki bir adam olarak söylüyorum, bir erkeğin bir kadını anlaması mümkün değil! Anlamayacaksın, sadece kabul edeceksin. İnsanlar bir fotoğraf gibidir. Ne kadar büyütürsen görüntü kalitesi bozulur. Biz de çok büyütüyoruz görüntüyü gözümüzde, sonra sıkıntılar çıkıyor.
◊ Aşka tövbe mi ettiniz yani?
- Asla! Aşk adamıyım. Aşık olduğuma inanırsam da hiç gözümü kırpmam, dördüncü kez de evlenirim. Evlilikten korkmuyorum.
◊ Evlilikten siz korkmuyorsunuz da artık o sizden korkuyor olabilir...
- Olsun, bir daha boşanırım ne olacak ki (Gülüyor). Hayatımda iki önemli şey var. Biri oğlum Şan, diğeri de kızım Armin. Hedefim onlara örnek bir baba olabilmek. Onlara bir gelecek sağlayabilmek. Hayat böyle. Sonra da göçüp gideceğiz, kimse bu hayatta sonsuza dek kalmıyor.