Güncelleme Tarihi:
◊ Piyano hayatınıza nasıl girdi?
- Her zaman müzik konusunda tutkuluydum ve piyano çalmayı kendi kendime 9 yaşında öğrendim. Öğrenim hayatım boyunca melodik müzik ve polifonik kompozisyon şemalarını inceledim. Avrupa klasisizminin müzikal modellerini ve yapısal dinamiklerini her zaman özellikle önemsedim. 1988’den itibaren müzikaller için besteler, koro için şarkılar ve polifonik eserler çaldım.
◊ Sokak resitalleri vermeye nasıl karar verdiniz?
- Piyano ezgilerini insanlara sunmanın yeni bir yolunu araştırmaya başladım ve bunun için yapılabilecek en iyi şey sokakta konser vermekti. “Piyano Seni Dinliyor” adlı sokak resitallerime de 2008 yılında başladım.
◊ Sokakta ne kadar süre piyano çalıyorsunuz?
- Bu değişebiliyor. Kimi zaman bir saat kimi zaman da Vakko’da olduğu gibi tüm gün insanlarla piyano ezgilerini buluşturabiliyorum.
ÇOCUKLARIN TEPKİLERİNİ SEVİYORUM
◊ Bugüne kadar sokakta size insanların verdiği en ilginç tepki neydi?
- İnsanlar beklemedikleri bir yerde sanatla karşılaşmaktan şaşırıyorlar. Sokak onlar için her zaman piyano ezgilerini duyabilecekleri, bir sanatçıyla karşılaşabilecekleri bir yer değil. Ama ben en çok çocukların tepkilerini seviyorum. Minik izleyiciler gelip bana eşlik ediyor, müziğin tınısının çocuklar üzerinde ayrı bir etkisi var.
◊ Vakko mağazaları önünde İstanbul’da konserler verdiniz, nelerle karşılaştınız?
- İlk gün Nişantaşı’ndaydık ve keyifli geçti. Yılbaşı heyecanının sokaklara taştığı yılın bu son günlerinde insanların her zaman geçtiği yollarda bir anda piyano ve müzikle karşılaşmaları, yüzlerinde tatlı bir tebessüme yol açıyor.
◊ Türkler ve İtalyanlar arasında bir kıyaslama yapar mısınız?
- Aslında sizler de bizler de mimikleriyle ve jestleriyle kendini ifade eden insanlarız ama halka açık yerlerde bir anda konserle karşılaşınca siz sanki çekinebiliyorsunuz. İtalya’da ise seyirciler daha katılımcı. Belki de daha fazla bu tarz konserlere ihtiyacınız var, kim bilir...
HAVADA ASILI ŞEKİLDE KONSER VERDİM
◊ En ilginç sokak resitali anınız nedir?
- Farklı şehirlerde ve meydanlarda çalmaktan büyük keyif alıyorum. Siena, Floransa, Como, Torino, Cortona, Viterbo, Senigallia, Ferrara, Bologna, Parma, Corvara gibi şehirlerde konser verdim. Sokaklarda insanlarla bütünleşmeyi ve sanatını sokağa taşımayı seviyorum. Ama en ilginci sanırım İtalya’da Arvo Gölü üzerinde ayaklarımın yere değmediği, havada asılı bir şekilde verdiğim konserdi. İnanılmaz bir deneyimdi hem benim için hem de dinleyenler için. Yine Venedik’te sular üzerinde havada asılı bir performansım oldu. Bu da ilginç olanlar arasında.