Güncelleme Tarihi:
British Council’in 2016 Shakespeare Yaşıyor programının elçisi olan Ian McKellen’ın “Sahne, Beyazperde ve Meydanlar: Sir Ian McKellen” isimli söyleşisi yaklaşık bir buçuk saat sürdü. Etkinlik sonunda dakikalarca ayakta alkışlanan McKellen, çarpıcı açıklamalarda bulundu:
- Shakespeare oyunlarından çok “Yüzüklerin Efendisi”ndeki Gandalf ve “X-Men” serisindeki Magneto rolleriyle tanınan Ian McKellen, verdiği bir kararın kariyerini nasıl etkilediğini anlattı: “X Men ve Yüzüklerin Efendisi serisinden önce Tom Cruise’un yer aldığı ‘Mission: Impossible 2’ filminden teklifi geldi. Tabii ki kötü adamdı. İngilizlere hep kötü adam teklifi gelir! ‘Senaryoyu okuyabilir miyim?’ diye sordum, oyuncular basına sızdırabilir diye paylaşamadıklarını söylediler. Senaryo daha yazılmamıştı. Daha sonra karakterime dair iki sayfalık bir bilgi geldi. Ben de ‘Senaryosunu okumadığım bir işte olmam’ dedim.
Bu sırada menajerim ‘Hollywood’da bir kariyerin olabilirdi’ diyerek saçını başını yoluyordu. Üç ay sonra ‘X-Men’den Magneto ve ‘Yüzüklerin Efendisi’nden Gandalf karakteri geldi. İkisini de kabul ettim. Bu arada ‘Mission Impossible 2’nin senaryosu bitmek bilmedi. Tamamlanması aylar aldı. Demek ki ben o filmde Tom Cruise ile oynasaydım, ne Magneto ne de Gandalf’tım.”
- 1988 yılında gay olduğunu açıklayan Ian McKellen, LGBTI bireylere kimliklerini saklamamaları çağrısında bulundu: “Gay olduğunu söylemekten kaçınan herkes kendini koruduğunu düşünür ama bu doğru değil. Londra’da bir politikacı bu konuda bir açıklama yaptı, bir sonraki seçimlerde oy oranı arttı. Çünkü insanlar dürüstlüğü sever. Dürüst politikacı tanıyor musunuz? Benim film kariyerim de yükseldi (gülüyor).
Geçtiğimiz yıl bir rugby oyuncusu gay olduğunu açıkladı. Kariyerinin düşüşe geçmesi gerekirken daha iyi bir paraya daha iyi bir takıma transfer oldu. Mesajımız şu: Açıklayın, hayatınız güzel olacak. Açılmaları kendi içlerindeki kimliği daha iyi bulmalarına yardımcı olacaktır. Emin ol zor durumdalar. Konuya oyunculuk açısından yaklaşacak olursak, kimliğini açıklamayan insanlar kötüleri iyi canlandırırlar. Çünkü mutsuzlar.”
EN YAKIN ARKADAŞIM GAY’MİŞ, BİLMİYORDUM
- Ian KcKellen, “II. Edward” oyununda gay bir karakteri canlandırdığı dönemde henüz gay olduğunu açıklamamıştı. Ünlü oyuncu, o günlerle ilgili şunları söyledi: “O zaman daha açıklamamıştım. Seksüel kimliğimi keşfettiğim zamanlar bu durum yasa dışıydı. ‘Kimseyle sevişemezsin’ diyorlardı. Açıkladığın zaman arkandan ‘Eşcinsel’ diye bağırıyorlardı. Düşünsenize, en yakın arkadaşım gay’miş. Ben onun gay olduğunu bilmiyordum, o da benim! Oysa saklanmak mental olarak iyi bir durum değil.”
- Ünlü oyuncu, “Gay olduğunuzu açıkladığınıza hiç pişman oldunuz mu?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Beauty and The Beast, iki erkek üç saniye öpüşüyor diye Alabama’da ve Endonezya’da yasaklandı, sansürlendi. Ülkemde ise politikacıların da yardımıyla eşcinseller artık evlenebiliyor, çocuk sahibi oluyor. İşler benim ülkemde çok iyi durumda.”
PATRICK STEWART SAHNEDE PEK İYİ DEĞİL
- McKellen, yakın arkadaşı Patrick Stewart hakkında da konuştu: “Neredeyse aynı yaştayız. Ben üniversiteye gittim, o gitmedi ama, bu biraz canını sıkıyor (gülüyor). İkimiz de New York’ta ve İngiltere’de tiyatro yaptık. Gerçi Patrick sahnede pek de iyi değil (gülüyor). Ayrıca o Hollywood’da yer aldı, ben gerçek filmlerde. Herkes ona ‘Star Trek’te yer almasını söylerken ‘Kesinlikle olmamalısın’ diyen bendim (gülüyor). İki yaşlı adamız, birbirine yakın kariyerlerimiz var. Birbirimize göz kulak oluyoruz. O benim için gerçek bir aile.”
- Ian McKellen, İstanbul Film Festivali’nde gösterilen “III. Richard” filminin kendisini çok zorladığını itiraf etti: “Ben Amerika turnesindeyken teklif geldi. ‘Oynar mısın?’ dediler. Elimde sadece senaryo vardı. İki sene boyunca yönetmen aradım. Yapımcılığını üstlendim. Parayı Amerika’dan, Londra’dan sağladım. Bir daha böyle bir işe kalkışamam çünkü çok yorucuydu.”
Sizin için endişeliyim
Ian KcKellen, ilk kez geldiği İstanbul hakkında şunları söyledi: “Tepeler olduğunu anlamaya başladım. Sudan bakınca düz görünüyordu halbuki... (Gülüyor) Çok gezemedim ama Ayasofya’ya gittim. Muhteşem bir rehberim vardı. Büyüleyiciydi. Az yer görmüş olsam da çok insanla tanıştım. İnsanlarla konuşmak, şehri en iyi keşfetme yöntemi. Burada olmaktan dolayı çok heyecanlıyım. Sizin içinse endişeliyim.
Bundan sonra burada olup bitenleri daha yakından takip edip sizin için en iyisini dileyeceğim. Türkiye’ye yeniden gelmek ve seyahat etmeyi de gerçekten isterim.”
GECEDEN NOTLAR
- Söyleşi boyunca tüm katılımcıları gülümsetti Sir Ian McKellen. “Daha 3 yaşında Peter Pan’i izlerken kritik yapmaya başlamıştım” sözleri salondakileri kahkahaya boğdu.
- Sözleri sık sık alkışlarla bölündü McKellen’ın... Söyleşi sonundaki alkışlar dakikalarca dinmedi. En önemlisi kariyerinin yapı taşı sayılabilecek “Shakespeare” oyunlarından minik de olsa bölümler okumasıydı.
- Söyleşi sonunda Tom’s Kitchen’da yemek yiyen McKellen, hayranlarının yakın markajı altındaydı. “Yüzüklerin Efendisi” setini imzalatanlar, Gandalf fotoğrafıyla yanına koşanlar vardı. Ülkü Duru ve Sercan Badur da o karmaşada ünlü oyuncuyla tanışmayı başaranlar arasındaydı.