Süreyya Yalçın: Zayıflığı hep sevdim, şu an mükemmelim!

◊ Son dönemdeki görüntünüz gündem oldu. Anoreksiya ya da blumia hastası olduğunuza dair haberler çıktı. Sağlık durumunuz nasıl?

- Allah korusun... Öyle bir şey olsaydı hemen bir sağlık kuruluşundan yardım alırdım. Ayrıca ölümden de çok korkuyorum.

◊ Gün içinde ne yiyip ne içiyorsunuz?

- Sabahları ananas ya da salatayla geçiştiriyorum. Akşamları tek öğün sağlıklı yemek yiyorum. Sıvı yağ kullanmıyorum. Çünkü çok rahatsız ediyor. Yağ ihtiyacımın tamamını yediğim besinlerden alıyorum. Favori yemeğim ise kesinlikle balık.

◊ Neden bu kadar zayıf olmaya karar verdiniz?

- Öncelikle kendimi çok iyi ve sağlıklı hissediyorum. Kendimi böyle çok seviyorum. Zayıflığı hep ezelden beri sevmiştim. Fakat hiçbir zaman bunun için çabalamamıştım. Yemek yemeği çok sevdigim için kilo verirken çok zorlandım. Ama şu an mükemmelim.

◊ 2016 yılında Ozan Baran ile evlenerek Amerika’ya taşındınız. Peki, Türkiye’ye dönmeyi düşünüyor musunuz?

- Türkiyeme âşığım. İsterdim burada olmayı. Lakin eşim Ozan’ın yoğun işlerinden dolayı mümkün değil...

◊ Miami’deki evinizin mutfak alışverişini yapıp yemekleri kendinizin hazırlamanıza şahit oldum. Eşinizin de öğle yemeğini bir gece önceden yapıyordunuz...

- Evet, aşçımız yok. Miami’deki evde tüm yemekleri ben yapıyorum. Yemek yapmayı çok seviyorum. Sevgiyle yemek yapıyorum. Tabii misafir ağırlamayı da çok severim.

◊ Karavanla Amerika’da birçok şehri geziyorsunuz. Göçebe olmak nasıl bir his?

- Mükemmel bir his. Çok dinlendirici. Çünkü her akşam başka bir şehir ya da kasabanın tadını çıkarıyoruz, havasını soluyoruz, kültürüne şahit oluyorsunuz. Soğuk eyaletlerde eşimle ateş yakıp kamp yapıyoruz. Bazen mangal yapıyoruz.

TİROİD KANSERİNİ ATLATTIM

◊ 2015 yılında tiroid kanseri oldunuz ve bu kötü hastalığı atlattınız. O dönem neler yaşadınız?

- Evet, 2015’te tesadüfen kanser olduğumu öğrendim. Bu hastalık kilo almaktan başka hiçbir belirtisini göstermedi. 6 ayda bir yaptırdığım rutin check up sırasında fark edildi. İlk duyduğum an gözyaşlarına boğuldum. İlk yaptığım şey o sıra erkek arkadaşım olan ve Amerika’da yaşayan Ozan’ı aramaktı. Ertesi gün hemen yanıma geldi. Bir sonraki gün de Prof. Dr. Mete Düren önderliğinde ameliyat oldum. Bu kötü hastalığı atlatmama yardımcı oldu.

◊ Bir televizyon dizisinden konuk oyuncu olarak yer almanız için teklif gelmiş. Kabul edecek misiniz?

- Evet, böyle birkaç projeden teklif geldi. İsimlerini vermeyeyim. Sıcak bakıyorum, neden olmasın, anı olarak kalır.

◊ Estetiğiniz var mı?

- Tabii ki çoğu hemcinslerim gibi bende de estetik yok. Şaka bir yana ufak tefek dokunuşlar var. Herkes mutlu olduğu gibi yaşamalı. Aslında güzel yaş alma taraftarıyım. Sadece gerekli yerlere işlem yaptırıyorum.

◊ Türkbükü’ndeki en sevdiğiniz restorana daimi rezervasyon yaptırdığınız ve günlük getirisi 15 bin TL olan masayı boş tutturduğunuz doğru mu?

- Tamamen uydurma haber. Ben de hepinizle beraber basından ve sosyal medyadan öğrendim.

EN BÜYÜK HAYALİM
FENERBAHÇE’YE
BAŞKAN OLMAK

◊ Cemiyet hayatından görüştüğünüz arkadaşlarınız var mı?

 - Tabii ki çoğu eski arkadaşımla görüşüyorum. Türkiye’ye geldiğim zaman mutlaka hepsiyle buluşup keyifli, kaliteli zaman geçiriyoruz. Ama İsviçre’de yatılı okulda okuduğum arkadaşlarımın yeri çok başka. Onlarla çok özel anılarım var. Ozan ile Amerika’da yaşadığımız için onlarla da görüşmemiz zorlaşıyor. Ama bütün arkadaşlarım bir telefon uzaklığında; onları çok seviyorum.

◊ En büyük hayaliniz nedir?

- Bir gün bir kadın olarak Fenerbahçe’ye başkan olmak istiyorum.

◊ Hayvanlara özel zaafınız var. Sokak hayvanları için aylık harcamanız ne kadar?

- İhtiyaç halinde, elimden ne geliyorsa yardım ediyorum. Veteriner ücretini, orada yapılacak kısırlaştırma, aşı veya tıbbı müdahaleler, yeterli mama desteğini veriyorum. Rakam belirtmek istemiyorum. Bunları yaparken mutlu oluyorum sadece.

◊ Amerika ve Türkiye’de toplam kaç köpeğe sahipsiniz?

- Sahip olduğum 7 evladım var. Son olarak Bodrum Barınağı’ndan Doberman cinsi bir köpek sahiplendim. Adını da Kont koydum.

◊ Çocukluğunuzdan beri hayvanlarla iç içe olan bir hayatınız var. Hayvanlar mı insanlar mı?

 - Tabii ki insanları çok seviyorum yaradılıştan ama hayvanlar çok daha masum ve muhtaç. Onlara sonsuz sevgimi verebiliyorum. Bazı insanların hayvanlara yaptıklarını görünce içim paramparça oluyor. İnanın hayvan sevgim daha da katlanarak büyüyor. Onlar bizim sevgimize muhtaç. Lütfen hayvanları çok sevelim. Bu hava şartlarında kapımızın önüne bir kap su koyalım.

◊ Babanızın adını taşıyan hayvanat bahçesi şu an nerede?

- Melek babam Faruk Yalçın’ın benim büyük hayvan sevgimden 1990’lı yıllarda kurduğu hayvanat bahçesinin şimdiki adı Faruk Yalçın Zoo, Gebze’de.