Son durak müzik...

◊ Müzik dünyasına nasıl adım attınız?

- Bilkent Üniversitesi’nde erken müzik eğitimi aldım; piyano, teori, kompozisyon, müzik tarihi, koro... O bitti. Adı üstünde çok erken başlayan, 12-13 yaşlarında biten bir eğitimdi. O bittikten sonra biraz daha piyanoya yöneldim. O sırada beste yapmaya başladım. İnsanlar olumlu tepki verince “üzerine gideyim, çekinmeme gerek yok” diye düşündüm. Demo sürecine girdim. Dört şarkılık bir demo kaydetmiştim. Dördünün de söz-müziği bana aitti. Ondan sonra üniversite mevzuları oldu. İngiltere’ye, Nottingham Üniversitesi’nde hukuk okumaya gittim. İki sene hukuk okuduktan sonra bölüm değiştirdim, felsefeye geçtim. Bitince buraya döndüm. Ve artık bütün mesuliyetlerimi yerine getirdiğime göre hayallerimi kovalayabilirim dedim. Şarkılarımı yeniden düzenleyip şirketlere dinletme kararı aldım. Sonunda Soner Sarıkabadayı’nın şirketi Pdnd ile anlaştım.

◊ Müzik hayatına onunla atıldınız yani...

- Evet. İki şarkılık bir projeydi. “Kalk Git”le çıktım. İyi de tepki aldı ama sonrasında biraz sound değişikliğine gitmek istediğime karar verdim. Derken o şirketle yollarımızı ayırıp Sony’ye gittim. Şarkımla ilgilendiklerini söylediler.

◊ Bu şarkıda kimle çalıştınız?

- “Çok Kalbimi Kırdın”ın düzenlemesini Ozan Hatipoğlu ile yaptık. O da benim Ankara’dan tanıdığım bir müzisyen dostum. Çıkan işten de çok memnunum açıkçası. Bir de Mustafa Özen yönetmenliğinde klip çektik. Ve işte buradayım şu an.

ŞARKI SÖYLEMEYE SESİM GÜZEL DİYE BAŞLAMADIM

◊ Şarkının söz müziği size ait. Peki özel bir hikayesi var mı?

- Var. Çok güzel bir beraberliğim vardı. Sonrasında birbirine hiç ayıp etmeyen, birbirini hırpalamayan iki insanın yollarını ayırması üzerinden çıktı. Bir öfkem yok, haset yok, kıskançlık yok ama yine de insanın sevdiği kişiyle yollarını ayırması çok zor bir şey. Onun bir duygusal yükü var. Bu şarkı da işte o yaşananları anlatıyor.

◊ Bundan sonra da yola kendi şarkılarınızla mı devam edeceksiniz yoksa dışarıdan destek alacak mısınız?

- Bunun cevabı önüme çıkan fırsatlara göre değişebilir. Ama yine de kendi şarkılarım üzerinden, besteci kimliğimle hareket etmek hoşuma gidiyor diyebilirim. Şarkı söylemeye başlamamın sebebi bir şey anlatmaya çalışmaktı zaten. Sesim güzel düşüncesiyle bu işe girmedim yani.

◊ Şarkılarınız hep birebir sizi mi anlatıyor yani?

- Evet. Genel olarak ayrılık, acı, aşk üzerine. Biri değil sadece. İstiklal taraflarında oturduğum dönemde bir terör saldırısı yaşanmıştı. Onunla ilgili bir şarkım var.

◊ İleride kendinizi nerede görmek istiyorsunuz? Hedefler, hayaller desem...

- Ben biraz süreç odaklıyım sanırım. Sonunda kendimi görmek istediğim yer, kendimi rahat hissettiğim yerdir. Onu şu anda tam olarak kestiremiyorum. Yani “şu kadar insana konser verirken” ya da “şurada yaşarken” gibi kesin fikirlerim yok.

 iLERiDE FELSEFE ALANINDA AKADEMiK KARiYER YAPABiLiRiM

◊ Bundan sonra albüm mü gelir yoksa single’la devam mı?

- Bir single çıkardık zaten, artık albüm sürecine giriyoruz. Gerçi belli olmaz, albüm çalışmaları devam ederken dayanamayıp bir single daha çıkarabilirim de...

◊ Üniversitede felsefe eğitimi almışsınız. O alana yoğunlaşmayı düşünmüyor musunuz hiç?

- Yok, şu anda akademik bir kariyer düşünmüyorum kesinlikle.

◊ “Zaten elimde diplomam var, ailemin isteği de buydu, yeter” modu mu?

- Aslında hukuk diplomam olsaydı öyle olurdu da şu an tam anlamıyla öyle diyemiyorum. Felsefe eğitiminden çok keyif aldım. Zorlu ama bir o kadar keyifliydi. Akademik kariyer şu anda düşünmüyorum. Ama “Bir noktada görebilir misin?” derseniz, görebilirim. Felsefe, sırf diplomam olsun diye okuduğum bir bölüm değildi. Severek okudum.

ARKADAŞIMIN KISA FiLMiNDE  ROL ALDIM

◊ En severek dinlediğiniz sanatçılar kimler?

- Çok var... Duman, Cem Karaca, Kardeş Türküler, Nazan Öncel. Bu isimleri çok dinlerdim. Onun dışında dinlediğim çağdaş gruplar, hoşuma giden yeni akımlar da var.

◊ Etkilendiniz mi onlardan? Bir bakıma karışımı gibi bir sonuç mu çıktı ortaya?

- Herhalde ama her müzisyen öyledir. Hepimiz bir deneyimler bütünüyüz diye düşünüyorum.

◊ Türkiye’de müzik sektöründen oyunculuğa geçiş yapan çok isim var, o konuda ne düşünüyorsunuz?

- Bir arkadaşımın kısa filminde oynadım zaten.

◊ Tez çalışması falan mıydı?

- Yok. Kısa film çeken yönetmen bir arkadaşım bana rol verdi. Daha yayınlamadı, o yüzden ismini veremiyorum. Bir dizi projesi falan yok ama özgün fırsatları değerlendirmekten hoşlanıyorum.