Sofia Boutella: Tom'u döverken çok zorlandım

◊ Dansçı olarak başladığınız kariyerinize oyunculukla devam ediyorsunuz. Nasıl oldu bu geçiş?
- 17 yaşındayken bir arkadaşım oyuncu seçmelerine gidecekti. Benim de kendisine eşlik etmemi istedi. Gitmişken ben de seçmelere girdim ve rolü aldım. O ilk deneyimimden sonra oyunculuk dersleri almaya karar verdim. Aralıklarla 3 yıl ders aldım. 24 yaşında Los Angeles’a taşındım. Tiyatrolarda oyunculuk yapmaya ve klasik tiyatro dersleri almaya başladım. Tiyatro öğrenciliği ve oyunculuğu serüvenim 6 yıl sürdü. 2014’te, 32 yaşındayken nihayet Colin Firth ve Samuel L. Jackson’ın da oynadığı “Kingsman” filminde rol almayı başardım. Çok küçük paraya oynadım o filmde. Uzun gibi görünen ama aslında çok hızlı geçen bir sürecin sonunda buradayım...

◊ “Kingsman”dan sonra da dünyanın en büyük starlarının yer aldığı filmlerde oynamaya başladınız; “Star Trek Beyond”, Tom Cruise’lu “Mumya”, Charlize Theron’lu “Atomic Blonde”... “Mumya”da rol arkadaşınızın Tom Cruise olduğunu öğrenince ilk tepkiniz ne oldu?
- “Mumya”nın senaryosu geldiğinde “Star Trek”in çekimleri bitmek üzereydi. Senaryoyu okudum ve dürüst olmak gerekirse korktum. Çünkü “Star Trek”te makyaj koltuğunda çok fazla zaman harcıyordum, “Mumya”da yeniden aynı şeyi yaşayacağımı düşündüm. Filmde canavarı oynamaktan da korkuyordum, o yüzden “Hayır” dedim.

◊ Projeyi kabul etmediniz yani!
- Evet... Yönetmenimiz Alex Kurtzman, cevabım hayır olsa bile benimle tanışmak istediğini söyledi. Buluştuk. Ben kendi düşüncelerimi söyledim, o filmi anlattı. Sonra ortak noktada buluştuk. Alex’le konuştuktan sonra makyaj için harcayacağım vakti sorun etmemeye karar verdim ve teklifi kabul ettim. 1.5 ay sonra projede Tom’un olduğunu öğrendim. O an “Oh iyi ki kabul etmişim” dedim. Kendimi çok mutlu ve şanslı hissettim. Tom Cruise ile çalışmak bir ayrıcalık...

TOM CRUISE FAZLASIYLA KARİZMATİK BİR ADAM

◊ Size göre çok deneyimli bir oyuncu Tom Cruise. Onunla karşılıklı oynamak, üzerinizde baskı yarattı mı?
- Tabii ki, hem de çok. Onun karşısında çok iyi oynamak istedim. Kendime karşı acımasız bir insanım ama Tom beni çok rahatlattı ve iyi hissettirdi. Sette onunla çalışan herkese aynı düzeyde davranılmasını istedi. Bir şeye ihtiyacımız olursa her konuda yardıma hazır olduğunu belirtti. Yani baskıyı öyle güzel şekilde kırdı ki, onun için ne desem az kalır. Ayrıca bizlerle çekimler boyunca hem zamanını hem de bilgisini paylaşmaya çok açıktı. Tom Cruise gerçekten olağanüstü biri. İşine çok odaklı, ayrıca fazlasıyla karizmatik bir adam.

◊ Biraz çekimlerden bahsedelim isterseniz. “Mumya”yı çekerken neler öğrendiniz?
- Yine saatlerce süren makyaj vardı! (Gülüyor) Sadece makyaj için 6 saat harcıyordum ama karakteri makyajsız hissetmem mümkün değidi. 24 farklı ekran ve efekt testi yaptık. Çok uzun bir hazırlık süreci geçirdik. Sanırım ne kadar sabırlı olduğumun farkına vardım bu projede. Hep dansçı olarak çalışmanın en zor iş olduğunu düşünürdüm, çünkü çok fazla disiplin ve hem fiziksel hem zihinsel hazırlık gerektiriyor. “Mumya”da da aynı dansçılık dönemlerimdeki gibi hazırlık yaptım.

YARDIMCI OLMAK İÇİN BENİ ÇILDIRTTI

◊ Filmde çölde gömülü olduğu sanılan, haksızlığa uğramış Prenses Amunet’i canlandırdınız. Biraz anlatır mısınız bize Amunet’i?
- Uyandıktan sonra içindeki tüm öfke ve nefreti kusan bir kadın Amunet. Hepimiz hayatımızın bir döneminde kandırılmış, yaralanmış hissetmişizdir. Ama onun intikam almak için izlediği yol acımasızca. Amunet, yaşadığı kötü deneyim yüzünden böyle bir yol seçmiş. Kendisine yapılan haksızlığa karşı bir protesto, bir haykırış içinde olan bir kadın.

◊ Çekerken zorlandığınız bir sahne oldu mu?
- Evet, oldu. Tom’u dövmem gereken bir sahne vardı, nedense bana süper zor geldi o sahne. Hem fiziksel olarak minyon bir kadınım hem de o öfke ve şiddeti içimde nasıl bulacağımı bilemedim. O sahneyi tekrar tekrar çekmek zorunda kaldık. Çünkü deliye dönmem gerekiyordu ve Tom bir noktada yardımcı olmak için beni çıldırttı. (Gülüyor)

ŞANSLI ÇOCUKLARDIK

◊ Babanız müzisyen, anneniz mimar. Yaratıcı yönü kuvvetli bir aileden geliyorsunuz. Dansa nasıl başladınız?
- Kardeşim ve ben şanslı çocuklardık. Evde dizayn ve müzik birleşmişti. Çocuk yaştan itibaren yaratıcılığımızı, hayal gücümüzü kullanmayı öğrendik. Dansa başlamamın sebebi ise müziği gözle görülür hale getirme isteğim oldu. Müziği çok fazla sevdiğimden, vücudumda müziği hissetmeye çalışmak ve ritmi sadece kulakta değil görsel olarak da göstermek için dansı seçtim...

CHARLIZE GÜÇLÜ BiR KADIN, ONDAN ÇOK ETKiLENDiM

◊ Gelelim Charlize Theron’la çektiğiniz “Atomic Blonde” filmine. 28 Temmuz’da gösterime girecek film. Hakkında konuşmaya henüz izin verilmiyor, o yüzden ben size Theron’la çalışmak nasıldı diye sorayım...
- Daha ilk tanıştığımız gün 4 saat sohbet ettik. Filmlerini izlerken ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu zaten görüyordum ama sette nasıl çalıştığını da görünce hayranlığım bin kat arttı. Tom ve Charlize’le çalışırken kendimi okulda öğrenci gibi hissettim. Charlize gibi güçlü kadınlar beni çok etkiler, umarım ben de bir gün onun gibi bir kadın olmayı başarırım.