Şımarırsan üretemezsin

* Şu sıralar “Bye Bye” adlı şarkınızla adınızdan söz ettiriyorsunuz.
Öncelikle çalışmadan biraz bahsedelim. Şarkının söz ve müziği size ait değil mi?
- Söz ve müziği bana, düzenlemesi de Hüseyin Çebişçi ve Cihangir Aslan’a ait. Hafif 90’lar dokusunu taşıyan Türkçe pop sound’larını kullandık şarkıda.
Günümüz sound’larına yaklaşmak istemedim, ben zaten 90’lar kafası bir kadınım. Klibimizi de Murat Joker yönetti.

* Tepkiler nasıl?
- Single çıktığından bu yana çok güzel tepkiler alıyorum. Biliyorsunuz ben hep slow şarkılar yayınlıyordum.
Ama bu kez insanları harekete geçirmek, biraz motivasyon artırmak ve moral olmak istedim.

* Artık hareketli şarkılara geçiş yaptığınızı söyleyebilir miyiz peki?
- Aslında önceden de hareketli şarkılar yazıyordum. Keremcem, Cemil Demirbakan ve Ebru Yaşar’la paylaştığım hareketli şarkılar var mesela. Geçiş değil de çeşitlilik diyebiliriz buna.

* Neden albüm yerine single’ı tercih ettiniz?
- Albüm yapmayı gerçekten çok istiyorum ama hazırlığı uzun sürüyor.
Ben dinleyicilerimi o kadar bekletmek istemiyorum.
Bir de sürekli şarkı yazıyorum ve bunları fazla bekletmeden paylaşmak istiyorum.

* Single da size bu fırsatı sunuyor...
- Evet. Bir de şöyle bir şey var; diyelim albümümde 9 şarkıya yer verdim.
Onlardan ikisine klip çektim, TV kanallarına ve radyolara gönderdim. Beğenirlerse uzun süre ekranlarda kalıyor.
Ama bir taraftan da diğer şarkıların ömründen yiyor.



GÖNDERDİĞİM ŞARKILARIN HİÇBİRİ GERİ GELMEDİ

* Şarkılarınızı nasıl yazıyorsunuz? Gözlem yaparak mı?
- Ben çok duygusal ve hassas bir kadınım. Ama çok da neşeliyim.
Sıkıntıyı sevmiyorum. Hayatımda bir sıkıntı varsa mümkün olduğunca hızlı şekilde çözmeye çalışıyorum. İnsanları dinliyorum.
Çok fazla arkadaşım ve dostum yoktur. Hayatıma aldığım kişileri de kolay kolay çıkarmam, gönülden severim, sahiplenirim.
Gözlemciyim. Bir de empati yapıyorum, bu bana çocukluğumdan kalan bir şey.
Şarkı yazarken bunların çok faydasını görüyorum.
Ama sosyal hayatım için zor oluyor, çünkü acılardan çok etkileniyorum.

* Siparişle şarkı yapıyor musunuz?
- Tabii ki, terziyim ben! (Gülüyor) Şarkı alışverişinde bulunduğum sanatçı arkadaşlarımla bir araya geliyor, sohbet ediyorum. Benim için ne istedikleri değil de ne hayal ettikleri önemli. Ona göre şeyler yazıyorum. Bu zamana kadar gönderdiğim şarkılar, Allah’a şükür geri gelmedi.

* Peki bu durum sizde bir şımarıklığa neden olmuyor mu?
- Çok gurur verici benim için, şımarıklık değil asla.
İnsanlar sahipleniyor yaptığım işi.
Geçen gün Twitter’da bir takipçim “Bye Bye” için “Yeni şarkımız hayırlı olsun” yazmış.
Bu sahiplenme duygusu beni çok etkiliyor ve duygulandırıyor. İnsanların şarkını benimseyip sahiplenmesinden büyük bir mutluluk olamaz. Şımarırsan üretemezsin, samimi olmaz.

* Egonuzu nasıl törpülüyorsunuz?
- Egom yok ama kurallarım var.
Kurallarım keskindir.
Herkesi hayatıma dahil etmem.
Pohpohlanmayı bekleyen biri de değilim.
Bundan da hiç hoşlanmam. Benim çok küçük bir dünyam var ve o küçük dünyada sürekli üretmeye çalışıyorum.
Ama birilerinin takdirini kazanmak, benim için pohpohlanmaktan çok daha önemli.

9 SENEDİR LONDRA’DAYIM

* Londra’da yaşıyorsunuz, değil mi?
- Evet, 9 senedir. Sürekli gidip geliyorum. Türkiye’de olmam gerektiği zamanlarda buraya geliyorum ama kurulu düzenim Londra’da.
* Neden oradasınız?
- Evlendiğimiz dönem eşim Londra’da yaşıyordu, orada yaşamaya devam ettik.
* Eşiniz Türk mü?
- Türk. Aslında ilk evlendiğimizde “İstersen Türkiye’ye dönebiliriz” dedi. Ama sonra zaman çok hızlı geçti. Londra’da hemen Türk müziği korosu şefliğine başladım. Zaman o kadar hızlı ilerdi ki, hamilelik, çocuk derken bu kadar sene oldu.

* Türkiye’ye dönmeyi düşünmüyor musunuz?
- 9 sene az bir zaman değil. Geri dönmek kolay olmuyor. Şu anda Londra’dan işleri kontrol edebiliyorum. Kontrol edemeyeceğim noktaya gelirse, onu da zaman gösterir. Şu an için öyle bir durum yok.

 

KIZIM TÜRK KÜLTÜRÜNÜ KAYBETMESİN DİYE UĞRAŞIYORUM

* Bir kızınız var, kaç yaşında şimdi?
- 7 yaşında. Londra’da okuyor. Tatillerde Türkiye’ye geliyor. Türk kültürünü kaybetmemesi için uğraşıyorum. Londra’da bulunduğumuz yerde hiç Türk yok. Evde çocuğa benimsettiğimiz Türk kültüründen uzak kalmaması için her fırsatta onu Türkiye’ye getiriyoruz.

 

LONDRA’DA DAHA ÖZGÜR ÇALIŞIYORUM

* Müzik açısından Türkiye ve İngiltere’yi nasıl kıyaslıyorsunuz?
- İki tarafın da eksileri ve artıları var. Ben Londra’daki evimde daha özgür çalışıyorum. Şarkı yazarken daha rahat ediyorum.