Güncelleme Tarihi:
◊ Artık “Çocuklar Duymasın” ekibindesiniz. Neler söylemek istersiniz?
- Heyecanlı ve mutluyum tabii... Bu dizi çocukluğumun bir parçasıydı, şimdi ben o dizinin bir parçasıyım.
◊ Mimar Sinan Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü mezunusunuz. YouTube videolarınız ile meşhursunuz. Ama bunlar dışında hakkınızda pek bir şey bilmiyoruz. Bize kendinizden söz eder misiniz?
- Buse Sinem İren kimdir? Zannediyorum bu, tüm hayatım boyunca cevabını aradığım bir soru olacak. Çünkü insan sürekli değişir, gelişir. Mesela 3 yıl önceki ben ile şimdiki ben aynı değilim. Muhtemelen 3 yıl sonra da bambaşka bir ben olacağım.
◊ Nasıl bir çocukluktu sizinki? Anne babanız ne iş yapardı? Çocukluğunuzu düşündüğünüzde aklınıza ilk gelenler neler?
- Ben Karamürsel’de doğdum. Küçük bir ilçe orası. Sinema bile yoktu mesela. Hiç unutmam, klarnet çalmayı öğrenebilmek için, düğünlerde müzik yapan çalgı takımına gidip “Abi bana şunu çalmayı öğretir misiniz?” demiştim. Sonra Karamürsel Musiki Cemiyeti’ne yazıldım, orada bağlama çalmayı öğrendim. Vakti zamanında Tarkan da orada şarkı söylemiş.
◊ Müziğe de ilginiz var yani...
- Evet, gitar ve bateri çalıyorum. Bu arada ilkokul, ortaokul ve lise hayatım boyunca nerede bir müsamere olduğunu duysam en önde koştum. İl ve ilçe çapında bütün kompozisyon yarışmalarına girip okuluma derece getirdim. Sonrasında üniversite için İstanbul’a geldim. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü’nü kazandım. Okurken bir yandan çalıştım, birçok iş yaptım.
◊ Ne gibi işler?
- Aklınıza gelebilecek birçok iş yaptım. Markette sucuk da tattırdım, barmaid’lik de yaptım, hosteslik de... İnsan kaynakları alanında uzmanlık yaptım sonra. Ama bu arada sahneyi hiç bırakmadım. İlk oyunum İstanbul Halk Tiyatrosu’nun “İhtiyar Balıkçı ve Deniz” oyunudur. Sonra BKM’de stand-up yapmaya başladım. “Evli ve Zavallı” adlı tiyatro oyununda Fadime karakterini canlandırıyorum. Sonra YouTube, Instagram derken şimdi “Çocuklar Duymasın”dayım.
◊ Çocukken de bu kadar komik ve eğlenceli miydiniz?
- Bunu hiç düşünmeden cevaplayabilirim; evet... Eminim tüm öğretmenlerim beni hatırlıyor ve “Biz biliyorduk bu çocuğun böyle bir şey olacağını” diyordur.
◊ “Çocuklar Duymasın”a dönecek olursak... Diziye katılmanız nasıl oldu, teklif nasıl geldi? Ve sizi cezbeden şey neydi?
- Senaryo yazarlarının stand-up gösterimi izlemesi ve videolarımı görmeleri sayesinde “Çocuklar Duymasın” ekibine katıldım. Beni cezbeden şey karakteri çok sevmem ve kendime yakın bulmamdı.
◊ Canlandırdığınız Simay karakterini sizden dinleyelim mi?
- Simay, Karadenizli bir ailenin kızı. Yerine göre davranmayı bilen, feci bir Karadeniz damarı olan, eğlenceli bir kız. Sinirlendi mi şiveye geçip karşısında kim varsa haşlama potansiyeline sahip.
◊ Simay’ın hangi özelliği size çok yakındır?
- Bende de var o Laz damarı... Sinir bana da Hulk gibi bir dönüşüm yaşatıyor. Ben ve Simay Hulk’un Karadeniz kızı versiyonuyuz.
KENDiMi HiÇBiR MESLEĞE BU KADAR AiT HiSSETMEDiM
◊ Oyunculuk, hep hayaliniz miydi?
- Bu biraz klişe bir cevap gibi gelebilir ama ben kendimi hiçbir mesleğe bu kadar ait hissedemedim. Hep hayalimdi, hep...
◊ Biraz da şu Karadeniz şiveniz ile ilgili konuşalım istiyorum. Son derece iyi konuşuyorsunuz, nasıl oldu bu?
- Benim anne tarafım Trabzonlu. Çocukken hep büyük dayımın ve anneannemin taklidini yapıp evdekileri güldürürdüm. Şimdi daha çok insanı güldürme fırsatı yakaladım.
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR