Güncelleme Tarihi:
Bu yıl 21-27 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilecek Uluslararası Antalya Film Festivali’nin basın toplantısı önceki gün Four Seasons Otel’de yapıldı. Toplantıda festivalle ilgili değişiklikler açıklanarak yeni yönetim tanıtıldı. Festivale ev sahipliği yapan Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel, festivalde ulusal yarışma kategorisinin kaldırıldığını ve tamamen uluslararası bir festivale dönüştürdüklerini söyledi. Türel, kararın gerekçesini şöyle açıkladı: “Festivalin çıtasını yukarıya taşımak istiyoruz. Dünyada film endüstrisinde önemli bir yere sahip olmasını istiyoruz. Antalya’ya 10 milyonun üzerinde turist geliyor. Antalya’nın vizyonu büyük. Antalya bir dünya markası. Geleneklerimizi koruyacağız ama çağdaş gelişime de ayak uydurmalıyız. Türk filmleri yurtdışındaki festivallerde önemli ödüller alıyorlar. Artık deplasmanda değil kendi evlerinde yarışabilirler.”
53 yıllık gelenek sona eriyor.
Yorumlar
Uğur Vardan / Sinema Yazarı: Bu festivalin kalbinin attığı yer ‘Ulusal yarışma’ydı. Festival, böyle bir hamleyle 53 yıllık bir geleneği tarihe havale etmiş oluyor. Yeni format ne getirecek bilemem. Ama Antalya bize bir Yeşilçam mirasıydı ve bu mirası yaşamak gerekiyordu diye düşünüyorum.
Ömür Gedik / Sinema Yazarı: İzleyicinin de basının da sinema dünyasının da en çok ilgi gösterdiği yabancı değil hep yerli filmler olurdu. Alınan kararı son derece talihsiz buluyorum.
Emin Alper / Yönetmen: Ulusal yarışmadan kurtulmak muhalif bir siyasi platforma dönüşebilecek bir zeminden yani bir külfetten de kurtulmak anlamına geliyor. Türkiye tarihsel olarak en prestijsiz dönemini yaşarken bu projenin hiçbir şansı yok. Olan ülkenin en köklü ulusal yarışmasına oldu.
Kadir İnanır / Oyuncu: Siyasal iktidarın sinemanın üstün ve etkileyici aydınlatıcı bir evrensel sanat olduğunu kabul edip onu yüceltmesi gerekiyor... Festival yapsanız birleştirip ayrıştırsanız ne olur? Hiçbir şey olmaz, bu ülkenin bir sanatçısı olarak mutsuzum ama umutsuz da değilim.
Kaya Özkaracalar/ Eleştirmen- SİYAD Genel Sekreteri: Her açıdan köşeye sıkışmış durumdaki yerli bağımsız sinemamızın can damarlarından birinin festivaller olduğu verili koşullarda yanlış bir uygulama...
Hale Soygazi/ Oyuncu: “Türk filmleri de uluslarası yarışacak ama başarılı örnekler ile” ne demek, kısıtlı sayıda mı? Buna kimler karar verecek? Açıklama yetersiz anlaşılmıyor.
Yamaç Okur/ Yapımcı: Belediyenin almış olduğu bu karar, sektörle istişare edilmeden alınan tepeden inme keyfi bir uygulamadır. Festivalin ana omurgasını oluşturan ulusal yarışmanın kaldırılmasını sinemasal gerekçelerle açıklamak mümkün değil. Bu siyasi bir karardır ve dönemin ruhunu yansıtmaktadır.