Tarkan’dan ‘baba’ karar

Cengiz Semercioğlu: Bu bize Tarkan’ın iyi bir babadan çok iyi bir koca, iyi bir eş olduğunu gösterir. Daha Tarkan’ın babalığını bilmiyoruz, bunu ancak çocuk biraz büyüyünce göreceğiz. Ama eşinin yanında olmak istemesi, bu yorucu tempoda ona destek olmak için konserlerini ertelemesi alkışlanacak bir hareket. Böyle bir eşten iyi bir baba olur zaten. Ben Tarkan’ın çok iyi bir baba olacağını ve ona babalığın çok yakışacağını düşünüyorum. 

Onur Baştürk: Gayet güzel bir karar almış. Ekimde de gider insanlar Tarkan’a sonuçta, 1 aydan bir şey kaybetmez.

Ömür Gedik: Gerçekten de baba bir karar. “Kariyerim benim her şeyim, işim gücüm ailemden önce gelir” diyen sözde sanatçılara kapak olsun Tarkan’ın bu davranışı. Başarı önce aşktadır, sevgidedir, ailededir.

Olgun birliktelik

Cem Yılmaz, Defne Samyeli’yle ilişkisini tarif ederken şöyle diyor: “Bizi kıymetli kılan şey benim onu, onun beni beğenmesi değil. İkimiz birlikteyken ne kadar iyi hissettiğimiz.” Yılmaz’ın bu romantik açıklamasını ve Samyeli’ye yıllardır zaten hayran olduğunu söylemesini nasıl buldunuz?

Onur Baştürk: Cem Yılmaz bence özel hayatında altın çağını yaşıyor. Hem söyledikleri hem tutumuyla geçen yaz gördüğümüz Cem Yılmaz’dan çok farklı, çok olgun. Bambaşka biri oldu neredeyse. Ya da içindeki özü bu ilişki sayesinde ortaya koyabildi.

Ömür Gedik: İyi anlaşmak, birlikte güzel vakit geçirmek iyi ilişkinin püf noktası tabii. Cem de bunun farkında ve dile getirmiş. Romantikten öte gayet mantıklı ve gerçekçi bir açıklama gibi geldi bana. Cem bu sene sadece fiziksel değil duygusal anlamda da daha iyi görünüyor. Kendini iyi hissettiği her hainden belli.

Cengiz Semercioğlu: Ben Cem Yılmaz ve Defne Samyeli’yi birbirlerine çok yakıştırıyorum. İkisi de kariyerlerinde belli bir noktaya gelmişler, ikisi de özel hayatlarında evlilik-çoluk çocuk meselesini yaşamışlar. İkisi de 40’lı yaşların ortasındalar. İki insanın birbirini tanıyıp sevebilecek, kaliteli zaman geçirebilecek bundan daha fazla neyi olabilir? Üstelik ikisi de hayatı yaşamayı seven, dünyayı görüp bilen insanlar. Daha ne olsun? Cem Yılmaz da bu yüzden bu ilişkiye “olgun birliktelik” diyor zaten. Mutluluklar diliyorum...

MAGAZİN KONSEYİ HAFTANIN ÖNE ÇIKAN MAGAZİN OLAYLARINI MASAYA YATIRDI.

Özgü çok cesur

Özgü Namal, iki çocuğuyla beraber Köyceğiz’de, kümeste tavuk da besledikleri bir çiftlikte yaşıyor. Namal’ın bu alternatif hayat tarzını benimsemesini, şöhrete sırt çevirmesini nasıl buluyorsunuz?

Cengiz Semercioğlu: Ben eşlerinin hayat tarzı uğruna kariyerlerini bir kenara bırakan, yıllardır tırnaklarıyla yaptıkları isimlerini bir çırpıda silip atan kadınları eleştiriyorum.

Özgü Namal da başarılı ve aranan bir oyuncuydu. Serdar Oral’ın hayatını üzerine giydi ve Köyceğiz’e yerleşti. Yarın Serdar çıkıp gitse hayatından ne yapacak? “Hanımın Çiftliği” dizisi değil ki bu, set bitince normal hayatına dönsün! Bu pastoral hayatın en güzel yanı Özgü’nün dünya güzeli iki çocuk yapması. Keşke şehir ve doğa hayatını birlikte sürdürebilseydi.

Özgü Namal ve sevgilisi Serdar Oral, geçen hafta Köyceğiz’deki çiftliklerinde Kelebek muhabiri Cenker Tezel tarafından görüntülenmişti.

Ömür Gedik: Ben Özgü bir süre sonra sıkılır ve hızlı şehir hayatına döner diyordum. Çünkü böyle sakin, alternatif hayatları deneyen pek çok ünlü sonra çark edip geri dönüyor genelde. Ama Özgü ilginç bir şekilde istikrarlı oldu. Demek ki hem kendi içinde hem de seçtiği hayat ve yaşadıkları açısından diğerlerinden farklı. Yaşadıklarının belgeseli çekilebilir diye düşünüyorum.

Özgü Namal’ın 2 yaşındaki kızı Elem Su ilk kez görüntülendi.

Onur Baştürk: Özgü Namal’ı gerçekten cesur buluyorum. İstese şu an dizi setlerinde koşturabilir, yarışma programlarında jürilik yapabilirdi. Ama çok net bir yaşam tarzının içine girdi, istikrarlı bir şekilde de sürdürüyor. Bu hiç kolay bir şey değil. Yaptığı şeye saygı duyuyorum ama eninde sonunda tekrar oyunculuğa döneceğinden de kuşkum yok.

Sultan oyunculuğu bıraksa oyunculuk onu bırakmaz

Türkan Şoray’ın “Artık iyi senaryolar gelmiyor, oyunculuğu bıraktım” açıklamasını yorumlayalım. Böyle yetenekli bir sanatçının oyunculuğu bırakması sektörün ayıbı mı?

Onur Baştürk: Türkan Şoray’ın yaşındaki oyuncular Avrupa’da ya da Amerika’da çok çok iyi dizi ya da filmlerde hâlâ rol bulup kendilerini gösterebiliyorlar. Bizdeki sektör böyle değil maalesef. Tek bilinen şey, yakışıklı ya da güzel oyuncu bulmak. Bu arada Türkan Hanım da bence iyi bir film senaryosu beklemek yerine kaliteli bir dizide birkaç bölüm olsa bile yer almaya sıcak bakmalı. Belki yapımcılar da onun bunu kabul etmeyeceğinden ürküyorlardır.

Cengiz Semercioğlu: Kendisini iyi tanırım, Türkan Hanım fazlasıyla alıngandır. Kırılgandır, naiftir. Kesinlikle bir şeylere kırıldığı için bunları söylemiştir.

Çünkü bir döneme damga vurmuş böyle dev isimlerin “Oyunculuğu bıraktım” demesiyle bitmez bu işler.

Türkan Hanım oyunculuğu bıraksa oyunculuk onu bırakmaz. Seyirci Sultan’ını bir yere bırakmaz. Türkan Hanım hemen kırılır ama kırgınlığı da çabuk geçer. Sektöre olan kırgınlığı da uzun sürmez, göreceksiniz geçecektir. Türkan Hanım’la, Fatma Girik’le, Kadir İnanır’la sokakta yürüdüm ben. Dünkü çocukların gördüğü ilgi bu dev isimlerin gördüğü ilginin yanında devede kulak kalır.

Ömür Gedik: Bu karar, sinema cephesinden gelecek iyi bir teklifle bozulur. Belki de bu açıklama rol bekleyen daha pek çok değerli oyuncu için de bir ara yol olur. Yapımcı ve senaristlere bir mesajdır bu.

Tiyatro sahnesi için Behzat Uygur’dan cevap geldi zaten, “Tiyatromuz emrindedir” diye seslendi Şoray’a. Bu seslenişlerin devamını televizyon ve sinema dünyasından da bekliyoruz.

Çok üzücü bir olay

Bugüne kadar sakatlıklar, kavgalar, diskalifiyeler, rekabet ve heyecanla konuşulan “Survivor” ilk kez bir ölüm haberiyle gündeme geldi. Dominik Cumhuriyeti’nde çekilen yarışmanın kameramanı Alper Baycın, sokak ortasında iki gaspçı tarafından öldürüldü. Bu acı olayla ilgili neler söylemek istersiniz?

Cengiz Semercioğlu: Acun ekibinin üzerine titrer, bunu tüm TV camiası bilir. Hepsiyle arkadaşlık ilişkisi kurmayı başarmıştır. Alper’in cinayete kurban gittiği haberini yüzü gözü şişmiş bir halde verirken yaşadığı o acıyı da çok iyi anladım. Hırsızı, çetesi, katili her yerde var ne yazık ki... Başta Alper’in ailesi olmak üzere tüm “Survivor” ailesine başsağlığı diliyorum.

Ömür Gedik: Bu, dünyanın her yerinde yaşanabilecek bir olay. Ülkemizde de İstiklal Caddesi’nde SAT komandosu, bir tinercinin saldırısı sonucu ölmüştü. Çok dikkatli olmak zorundayız yani. Alper’in ailesine sabır diliyorum. Acun Ilıcalı’nın da ekibine bu konudaki talimatları daha ağır olacaktır zaten. Gece dışarı çıkmalarını bile engelleyebilir.

Onur Baştürk: Çok kötü, çok üzücü bir olay gerçekten. Fakat bu trajik olay yüzünden programın çekimlerinin başka yere alınacağını düşünmüyorum. Cengiz’in de dediği gibi hırsızı, çetesi her yerde var. Alper’in ailesine sabır diliyorum.

Çağla’nın zayıflığı sağlıklı mı?

Çağla Şıkel ve Murat Boz bu yaz plajların en fit iki ünlüsü. Sizce Çağla’nın kaburga kemiklerinin sayılması, sağlıklı mı değil mi?

Cengiz Semercioğlu: Murat Boz’un da, Cem Yılmaz’ın da, Sinan Akçıl’ın da magazincilere teşekkür borcu var. Bu vücutları magazinciler sayesinde yaptılar. Göbekli, memeli fotoğraflarını gazetelerde görünce kendilerini spora verdiler.
Çağla’yı da Magazin Konseyi’nde her yaz “plajın en güzel kadını” seçiyoruz biz. Ama bu yaz birinciliği kaptıracak gibi gözüküyor. Çünkü çok zayıflamış, kaburgaları sayılıyor. Hemen eski görüntüne dön Çağla, biz seni öyle seviyoruz!

Onur Baştürk: Çağla’nın kemikleri sayılıyor evet ama bence seksi ve fit. Bu çağın fit anlayışı da bu. Kabul edin etmeyin. Murat Boz da gayet kıvamında kaslı ve fit. İkisi de bu yaz çok iyi görünüyor.

Ömür Gedik: “Bir dirhem et bin ayıp örter” cümlesi Çağla için geçerli değil. Ne kadar zayıf ve sıkıysa o kadar iyi görünüyor. Ve bu yıllardır böyle. Murat Boz sonradan atak yaptı ama iyi açıldı ve istikrarlı oldu.

 

Sorun para mı?

Kenan İmirzalıoğlu ve Sinem Kobal, kendilerine gelen reklam tekliflerini peş peşe reddediyor. Sizce çiftin bu tutumu onları daha cool mu yapıyor, yoksa ilişkilerini reklam filmine malzeme eden ünlülerden mi olmak istemiyorlar?

Onur Baştürk: Bence ilişkilerini reklam filmine meze yapmak istemiyorlar. Bunu samimiyetsiz bulduklarını düşünüyorum. Sırf para kazanmak adına bunu yapmak istemiyorlar, haklılar.

Ömür Gedik: Türkan Şoray’daki senaryo sorunu bu çift için de geçerli galiba. Kendilerini iyi hissedecekleri bir reklam teklifi almamışlardır belki de. Hem para kazanabilecekleri hem de yaptıkları işten tatmin olacakları bir teklif gelirse onlar da kabul eder bence.

Cengiz Semercioğlu: İyi para teklif etmiyorlardır. Sen de 30 bölümlük parayı peşin alıp 6 bölüm “Fatih” çekersen sonrasında gelen reklam tekliflerini beğenmezsin Onur’cum. En son Vestel’in yüzüydü Kenan. Demek ki reklamlara mesafeli değil...
Tatmin edici rakamlara çıkarlarsa Sinem’le neden oynamasın? Kimler kimlerle neler oynadı, Kenan’la Sinem mi oynamayacak? Ayrıca karı-kocanın reklamda oynamaması ne demek? Oyuncu değil mi bunlar? Reklamlarda da oynamalılar, dizide de.

Demo albümü orijinal fikir

Sezen Aksu şarkılarının demo hallerini YouTube kanalında albüm olarak yayınlayacak. Sizce bu fikir iyi mi, yoksa kötü mü?

Onur Baştürk: Fikir orijinal valla. Sevdiğim bir şarkının demo halini dinlemeyi ben isterim. Nasıl yola çıkılmış, sonra şarkı nerelere gelmiş diye görmek hoş olabilir. Ama riski de var tabii. Her dinleyici şarkının demo halini anlamayabilir. Anlamadığı için de sevmeyebilir. Düşünün bazen şarkıcılar bile anlamıyor bir şarkıyı demo olarak dinlediğinde...

Ömür Gedik: Şahane bir fikir ve doğru bir karar. Sezen Aksu’nun demoları bile pek çok şarkıcının albüme koyduğu şarkılardan iyi olduğuna göre bence bu albüm dinlenir. İnsanlar şarkıların tezgaha çıkmadan önceki sade, akustik, belki çok daha içten ve kalpten hallerini de merak
ediyor ayrıca. Ben sabırsızlıkla bekliyorum.

Cengiz Semercioğlu: “Demo, bir şarkının ilk çalınmış ve söylenmiş, olgunlaşmamış ham halidir. Bazen de başka bir şarkıcıya ve düzenleme yapacak müzisyene, rehberlik yapması için hazırlanır. Ben bazı demoları asıllarından daha çok severim; daha iyi ya da daha kötü olduğundan değil, içinde ne endişe ne düşünce barındırdığından” diyor Sezen Aksu. Albümden ilk şarkı yarın çıkacak. YouTube kanalı için düşünülmüş güzel bir proje bu.

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR