Nur Fettahoğlu doğum kilolarından nasıl kurtuldu?

◊ Seyirci sizi çok özledi. Sizde de böyle bir özlem oluştu mu?
- Evet aslında, ben de ekranları özledim. Daha çok da bir şeyler üretmeyi. Yaptığınız eylemin karşılığını bulması, izleyicilerden gelen tepkiler ve sevgi akışının devamlılığının tarifi yok. O keyfi gerçekten özlüyorum.

◊ Peki ufukta yeni bir proje var mı, sizi yakında yeniden ekranda görebilecek miyiz?
- Henüz netleşmedi ama senaryo okuma aşamasında olduğum birkaç proje var. Bakalım...

◊ Son dönemde yapılan işleri takip ediyor musunuz?
- Günü gününe takip edemesem de, geriye dönük izlediğimde çok beğendiğim işlerle karşılaşıyorum.

◊ İnternet platformunda da çok iddialı işlere rastlanıyor artık. Onları takip edebilme şansınız oldu mu? Ne düşünüyorsunuz?
- Aralarında beni en çok etkileyen sanırım “Masum”du. Her karakter özenle seçilmişti; oyuncuları, senaryosu, kurgusu, her detayıyla bir bütündü.

◊ “O işte ben de olsaydım” dediğiniz diziler var mı?
- Keşke bu karakter olsaydım diye içimden geçirmedim ama keşke “Masum” gibi işler daha çok üretilse ve onlardan birinde yer alabilsem diye düşündüm. Halen de düşünüyorum.

BU DUYGUNUN TARİFİ YOK

◊ Ekrandan uzak olduğunuz dönemde annelik mutluluğunu yaşadınız. Nasıl bir duygu?
- Annelik tarifsiz, sonsuz bir duygu. Kucağıma verdikleri ilk andaki sıcaklığı gün geçtikçe olgunlaşıyor ve artıyor, ruhuma huzur veriyor.
Hâlâ ona bakarken oluşan duygularımı tarif edemiyorum, öyle sonsuz, öyle içsel.

◊ Annelik, iş seçimlerinizi ve oyunculuk kariyerinizi ne yönde etkiledi?
- Ben her zaman ruhumu besleyen işleri seçmeye özen gösterdim. Çünkü eğer ben iyi hissedersem izleyicilere de bu duyguları aktarabilirim düşüncesindeydim. Halen bu iç sesi dinliyorum. İleride oynadığım yapımları kızımın izleyecek olması fikri, beni hem heyecanlandırıyor hem de daha özenli bir karar vermeye teşvik ediyor.

Başrollerini Haluk Bilginer, Nur Sürer, Ali Atay ve Okan Yalabık’ın paylaştığı “Masum”, Blu TV’nin ilk Türk dizisi oldu.

DOĞANIN İÇİNDE ÖZÜME DÖNÜYORUM

◊ Sosyal medyada sizi sık sık doğayla iç içe görüyoruz... Doğada olmanın dışında sizi dinlendiren, size iyi gelen şeyler neler?
- Doğanın içinde kayboluyor, çoklukların arasından sıyrılıp özüme dönüyorum. Kitap okuyarak, meditasyon yaparak ya da sadece derin nefesler alıp etrafı izleyerek. Şimdi bu benlik serüvenine kızımla geçirdiğim rafine zamanlar da eklendi.

◊ Boks yaptığınızı biliyoruz, bunun dışında ilgilendiğiniz farklı spor alanları var mı?
- Boks dışında pilates ve yoga da yapıyorum. Bedenimi zinde tutuyor ve ruhumu besliyor her ikisi de. Evde ya da doğada fark etmiyor, her türlü keyifli, tazeleyici ve olgunlaştırıcı.

FORMUMUN SIRRI HAREKETLi  BiR ÇOCUK

◊ Bu arada çok formda görünüyorsunuz, doğumdan sonra kilolarınızdan hızla kurtuldunuz. İşin sırrı ne?
- İşin sırrı hareketli bir çocuk! Herkes çok ağır diyet yaptığımı düşündü ama kızım 1 yaşına gelene kadar, sokak yürüyüşleri dışında spor yapmadım. Her yanından ayrıldığımda gelişimini kaçıracakmışım gibi geliyordu, ondan ayrılma fikri bana iyi gelmiyordu. Hareketli de bir çocuk, onunla ilgilenirken kilolar gitti.