Güncelleme Tarihi:
KİTABINDA AÇIKLADI
Ünlü yıldızın kız kardeşi anılarını kaleme aldığı kitabında o ismi satırlara dökene kadar da öyle kaldı. Kitapta ortaya atılan isim ise birçokları için gerçekten şoke edici oldu.
O KİŞİ KIRK DOUGLAS İDDİASI
1981 yılında, üzerindeki sır perdesi hala net olarak aydınlatılamayan bir şekilde hayata veda eden efsane oyuncu Natalie Wood'un kız kardeşi Lana, kaleme aldığı Little Sister (Küçük Kız Kardeş) adlı anı kitabında onlarca yıldır saklanan o ismi açıkladı. Lana Wood'un iddiasına göre kardeşi Natalie'yi taciz eden o ünlü isim, Michael Douglas'ın babası Kirk Douglas'tı. Lana Wood kitabında olayı ayrıntılı bir şekilde anlattı.
'O GECE NE KADAR GÜZEL GÖRÜNDÜĞÜNÜ HATIRLIYORUM'
Gelecek hafta piyasaya çıkacak olan Little Sister adlı kitapta Lana Wood, o gece olanları satırlara döktü. Lana Wood'un anlattığına göre olay 1955 yılının yaz mevsiminde, Natalie Wood'un The Searchers (Çöl Aslanı) filminde rol aldığı dönemde gerçekleşti. Wood, o gecenin başlangıcını şöyle anlattı kitabında: " Annem ve ben Natalie'yi Chateau Marmont Oteli'nin girişinde bıraktığımızda onun ne kadar güzel göründüğünü hatırlıyorum."
KIZININ KARİYERİNE KATKISI OLMASINI İSTİYORDU
Lana Wood'un ileri sürdüğüne göre annesi Maria Zaharenko, kızının kariyerine katkıda bulunabileceğini düşündüğü için o dönemde en parlak dönemini yaşayan Kirk Douglas ile bir görüşme ayarlamıştı. Wood'un kitapta yazdığına göre annesi Zaharenko, Douglas'ın da yardımıyla Natalie Wood'un önünde bütün kapıların ardına kadar açılacağına inanıyordu.
'ABLAMA KÖTÜ BİR ŞEY OLMUŞTU'
Olay meydana geldiği sırada kendisinin 8 yaşında olduğunu hatırlatan Lana Wood'un yazdığına göre ablası Natalie'nin görüşmeden dönmesini annesiyle birlikte arabanın içinde beklediler. Aradan uzun bir süre geçtikten sonra Natalie Wood araca döndü ve kapıyı öyle hızlı bir şekilde kapattı ki, küçük Lana da daldığı uykudan uyandı. Sonrasını da kitabında şöyle anlattı Lana: "Berbat görünüyordu. Çok dağınık ve üzgündü. Sonra da annemle fısıldaşmaya başladılar. Gerçekte onların ne konuştuğunu duyamıyordum. Görünüşe göre ablama kötü bir şey olmuştu."
'CANIMI ACITTI LANA'
O gece olup biteni anlamak için çok küçük olduğunu anlatan Lana Wood, ablası Natalie'nin, Kirk Douglas'ın suitinde olup bitenler hakkında "o benim canımı acıttı Lana" dediğini belirtti. Lana Wood, olayın ardından Douglas'ı tacizle suçlamanın, Natalie Wood'un kariyerine zarar vereceği konusunda hemfikir olduklarını hatırladığını da anlattı.
BAŞKA BİR İDDİA ORTAYA ATILMIŞTI
Bir dönem, Natalie Wood'un hayatını tam 4 yıl araştıran yazar Suzanne Finstad, bu tecavüzün 16 yaşında gerçekleştiğini; kişinin oyuncu Scott Marlowe olduğunu ve Wood'un annesinin bunu örtbas ettiğini iddia etmişti.
'HER İKİSİ DE HUZUR İÇİNDE UYUSUN'
Şu anda 75 yaşında olan Lana Wood, kitabında Douglas'ın kendisini taciz ettiği iddialarını gündeme getirmemesi konusunda ablası Natalie'ye söz verdiğini anlattı. Ancak 2020 yılında Kirk Douglas'ın 103 yaşında ölümünden sonra bu söylentiler yeniden alevlendi. Ölümü nedeniyle sosyal medyada gündem olan Douglas'ın adıyla birlikte Natalie Wood'un adı da en çok konuşulan konular arasına girdi. O dönemde Douglas'ın oğlu Michael Douglas, olayla ilgili fazla yorum yapmayıp "her ikisinin de edebi uykularında huzurlu uyumasını dilediğini" belirtmişti. Lana Wood aradan bunca zaman geçtikten sonra bu konu hakkında konuşmayacağına dair verdiği sözü bozmasının ablası Natalie tarafından bağışlanacağını da belirtti.
AİLESİ RUS GÖÇMENİ
Rus göçmeni bir ailenin kızı olarak 1938'de ABD'de dünyaya gelen oyuncunun gerçek adı Natalia Nikolaevna Zaharenko. Onun oyunculuk kariyerine başlamasındaki itici gücün annesi Maria Zaharenko olduğunu söylemek yanlış olmaz. Biyografi yazarı Warren Harris'in ileri sürdüğüne göre "Natalie Wood'un oyunculuk konusundaki tek eğitimi annesinin kucağına oturup, Hollywood'un çocuk yıldızlarının rol aldığı filmleri izlemekten ibaretti. Çünkü annesi Maria, kendi ulaşamadığı hayallerini Natalie aracılığıyla gerçekleştirmeye çalışıyordu.
ANNESİNİN ZORUYLA OYUNCU OLDU
Annesi Maria'nın etkisiyle dört yaşından itibaren hayatı film stüdyolarında geçmeye başladı. Altı yaşına geldiğinde de artık adı Natalia Nikolaevna Zaharenko değil Natalie Wood'du. Hollywood'a daha uygun bir isim! Annesinin zoruyla oyunculuk kariyerine başlayan Wood; Hollywood'da sekizinci filmini çevirdiği sırada kendisinden 23 yaş büyük olan Frank Sinatra ile ilişkisiyle gündemdeydi. Ardından yönetmen Nicholas Ray, Raymond Burr ve hattA Elvi Presley ile ilişkileri konuşuldu.
AŞK HAYATINI BİLE ANNESİ YÖNLENDİRDİ
Natalie Wood'un adını sinema tarihine yazdıran film ise John Ford'un yönettiği Batı Yakasının Hikayesi (West Side Story) oldu. Bu filmin ardından da Hollywood'da giderek yükselmeye başladı. Natalie Wood, kariyerinde ün ve para kazandıysa da annesinin etkisinden uzun süre kurtulamadı. Aşk hayatında bile.
ANNESİ EVLENMESİNE İZİN VERMEDİ
Asi Gençlik (Rebel Without A Cause) filminde birlikte rol aldığı James Dean ile aşk yaşadı. Bu aşk onu derinden etkilese de annesi Dean ile evlenmesine engel oldu. Wood, daha sonra Warren Beatty, Denis Hopper, Steve McQueen gibi ünlülerle yaşadığı gönül maceralarıyla da konuşuldu hep. Natalie Wood, boşandığı eski eşi Robert Wagner’e gerçekten aşık olduğunu anlayınca, onunla ikinci kez evlendi.
ÖLÜMÜNÜN ÜZERİNDEKİ GİZEM HALA KALKMADI
Natalie Wood sadece yaşamıyla değil ölümüyle de uzun süre gündemde kaldı. 28 Kasım 1981 günü eşi Robert Wagner ve Christopher Walken ile beraber yatla denize açıldı. 29 Kasım'da sabah saat 8'de yetkililer sahile bir mil uzaklıkta Wood'un cansız bedenini sudan çıkardı. Otopsi raporunda, vücudunda ve kollarında morluklar olduğu ve sol yanağında bir aşınmanın olduğu, ancak yaralanmaların nasıl veya ne zaman meydana geldiğine dair bir belirti olmadığı ortaya çıktı.
'YÜZME BİLMEZDİ, DENİZE AÇILMAK İSTEMEZDİ'
Soruşturmada Wagner kaybolmadan önce Wood'la tartıştığını itiraf etti. Los Angeles Eyaleti başsavcısı Thomas Noguchi, ölüm nedeninin kazara boğulma ve hipotermi olduğuna karar verdi. Noguchi'ye göre Wood içki içiyordu ve sandalla yeniden denize açılmaya çalışırken kaymış olabilirdi. Yakındaki bir teknede bulunan iki tanık, bir kadının gece boyunca yardım için çığlık attığını duyduklarını ifade etti. Kız kardeşi Lana, Wood'un yüzemediğini ve tüm hayatı boyunca sudan korktuğunu hayatı boyunca hiçbir zaman denizlere açılmak istemediğini söyledi.
Cenaze törenine; Frank Sinatra , Elizabeth Taylor, Yul Brynner, Fred Astaire, Rock Hudson, David Niven, James Stewart, Gregory Peck, Anthony Quinn, Sophia Loren, Gene Kelly , Elia Kazan, Burt Lancaster ve Laurence Olivier gibi isimler katıldı.
ÇOK KORKTUĞU KARANLIK SULARDA SON NEFESİNİ VERDİ
Kasım 2011'de dava yeniden açıldı. Bu kez Wood'un Walken ile flört ettiğini, Wagner'in kıskanç ve öfkeli olduğunu ve Wagner'in Wood'un ortadan kaybolmasından sonra arama ışıklarını açmasını ve yetkilileri bilgilendirmesini engellediğini iddia etti. Walken ise olayla ilgili hiçbir şey hatırlamadığını söyledi. 2012 yılında, Los Angeles İlçe Şefi, Wood'un ölüm belgesini değiştirdi ve ölüm nedenini kazayla boğulmaktan "boğulma ve diğer belirsiz faktörlere" dönüştürdü. Sonuç olarak denize düşerek boğulan Natalie Wood'un sır dolu ölümü net olarak aydınlatılamadı, şüpheli olan kocası ve Christopher Walken, delil yetersizliğinden serbest bırakıldı.
Yaşamı boyunca karanlık sulardan ve boğulmaktan korkan sanatçının sonu korktuğu şekilde olmuştu.
RUS GÖÇMENİ YOKSUL BİR AİLENİN OĞLUYDU
Hollywood'un "hanedan ailelerinden biri" olarak nitelendirilen Douglas ailesinin en büyüğü Kirk Douglas. O da Rus göçmeni bir ailenin oğlu olarak ABD'de dünyaya geldi. Gerçek adı Issur Danielovitch Demsky olan aktör, daha sonra Kirk Douglas adıyla kariyer yaptı. Yoksul bir aileden gelen Douglas, küçük yaşında değirmen işçilerine soğuk yiyecekler satarak para kazanmaya çalıştı. Altı kız kardeşi olan Douglas, bir süre de gazete satıcılığı yaptı. Fakat aklında hep evinden ve yaşadığı koşullardan uzaklaşmak vardı. Parası olmamasına rağmen St. Lawrence Üniversitesi'nden burs oldu. Sonra da o parayı geri ödemek için temizlikçilik ve bahçıvanlık yaptı.
MICHAEL DOUGLAS'IN BABASI
Hollywood'un "hanedan ailelerinden biri" olarak nitelendirilen Douglas ailesinin en büyüğü Kirk Douglas. O da Rus göçmeni bir ailenin oğlu olarak ABD'de dünyaya geldi. Gerçek adı Issur Danielovitch Demsky olan aktör, daha sonra Kirk Douglas adıyla kariyer yaptı. Yoksul bir aileden gelen Douglas, küçük yaşında değirmen işçilerine soğuk yiyecekler satarak para kazanmaya çalıştı. Altı kız kardeşi olan Douglas, bir süre de gazete satıcılığı yaptı. Fakat aklında hep evinden ve yaşadığı koşullardan uzaklaşmak vardı. Parası olmamasına rağmen St. Lawrence Üniversitesi'nden burs oldu. Sonra da o parayı geri ödemek için temizlikçilik ve bahçıvanlık yaptı.