Güncelleme Tarihi:
Ä°DDÄ°ALARIN ARKASI GELMÄ°YOR
Bir yandan gazete ve dergilerde, bir yandan kraliyet ailesi uzmanları cephesinde, diğer yandan da sosyal medyada Prenses Charlene'in bir yılı bulan yokluğuyla ilgili bin bir türlü iddia öne sürüldü. Monako Sarayı da doyurucu bir açıklama yapmak yerine "kaçamak oynamaya" başlayınca bunların ardı arkası da kesilmedi.
'BU KADARI DA OLMAZ HERHALDE' DEDÄ°RTEN Ä°DDÄ°A
Gergedanların soyunun tükenmemesi için faaliyet gösteren ve kendi adını taşıyan vakfın faaliyetlerini öne sürerek ailesinin yaşadığı Güney Afrika'ya giden ve 10 ay orada kalan Prenses'in, ağır bir sinüs enfeksiyonuna yakalandığı ardından birkaç kez operasyon geçirdiği açıklandı resmi olarak. Ama bunlar kimseyi tatmin etmedi. Monako Prensi Albert ile Prenses Charlene'in boşanacağı ileri sürüldü önce. Ardından Prenses'in açıklananın dışında ciddi sağlık sorunları olduğu ileri sürüldü. Kanserden uyuşturucu bağımlılığına oradan psikolojik çöküntüye kadar akla hayale gelen her tür iddia öne sürüldü. Monako'ya dönüşünden kısa bir süre sonra eşi Prens Albert'in "Karım psikolojik ve fiziksel olarak tükenmiş durumda. Adını şimdi söylemeyeceğim bir Avrupa ülkesinde tedavi görüyor" açıklaması ortalığı sakinleştirmek yerine söylentileri iyice alevlendirdi. Fakat tüm bunlar bir yana bir İspanyol kraliyet uzmanının ortaya attığı iddia ise herkese "yok artık" dedirtti.
Ä°SPANYOL GAZETECÄ°NÄ°N Ä°DDÄ°ASIÂ
İspanyol kraliyet uzmanı, gazeteci ve yazar Pilar Eyre'nin iddiasına göre Prenses Charlene'in uzun süren yokluğunun ardında yatan neden "ters giden" estetik operasyonlar. Eyre'nin ileri sürdüğüne göre Prenses Charlene işte bu yüzden halkın karşısına çıkmıyor, kaçıp saklanmak istiyor. Duyanı ilk anda şaşırtan bu iddiayı da şöyle savundu Pilar Eyre.
YÜZÜNÜ GÖSTERMEK İSTEMEDİĞİNİ İLERİ SÜRDÜ
Prenses Charlene, 10 ay Güney Afrika'da kaldıktan sonra ülkesine döndüğünde fotoğrafçıların ve kameraların karşısına çıktı. Yanında eşi Prens Albert ile yedi yaşına giren ikizleri Gabriella ve Jacques vardı. Bu sırada ailenin maske takan tek üyesi de Prenses Charlene idi. Pilar Eyre bu durumu Charlene'in geçirdiği ve sonucu istediği gibi olmayan estetik operasyonlardan sonra ortaya çıkan görüntüyü gizleme isteği olarak yorumladı. Eyre bu iddiasını çok okunan Lecturas dergisinin internet bloğu için kaleme aldığı yazıda dile getirdi.
'HASTALIÄžININ VE OPERASYONLARIN NEDENÄ° DE BU
'Eyre'nin bu konudaki iddiası bununla sınırlı değil. Ona göre Charlene'in sinüs operasyonu geçirmesine neden olan sağlık sorununun temelinde de bu yatıyor. Yani ona göre Prenses Charlene'in aslında sanıldığı gibi ciddi sağlık sorunları yok. Onun tek sorunu ters giden estetik operasyonlar. Eyre, iddiasını bütün bunların başlangıcının Prenses Charlene'in Dubai'de geçirdiği yüz kaldırma operasyonu olduğunu söyleyerek de ayrıntılandırdı.
KATI YÄ°YECEK TÃœKETEMEZ HALE GELDÄ°
Ortaya atılan iddialara göre Prenses Charlene, sebebi ne olursa olsun gizemli hastalığı yüzünden katı yiyecek tüketemez hale geldi. Sadece sıvı tükettiği için de ciddi miktarda kilo kaybetti. Zaten bu "yemeden içmeden kesilme" durumunu Prens Albert de açıklamasında belirtmişti.
ÇOCUKLARININ DOĞUM GÜNÜNÜ DE KAÇIRDI
Prenses Charlene, tüm bu sorunlar yüzünden ikizlerinin yedinci doğum gününü de kaçırdı. Uzakta kaldığı çocukları Gabriella ve Jacques'in doğum gününü bir sosyal medya paylaşımıyla kutladı Prenses. İkizlerin pastalarıyla çekilen fotoğraflarını "Mutlu yıllar bebeklerim. Tanrı'ya, sizin gibi muhteşem çocuklarla beni kutsadığı için şükrediyorum" diye yazdı.
HASTALIĞI KESİN OLARAK AÇIKLANMIYOR
Prenses Charlene'in hastalığının ne olduğu kesin olarak açıklanmıyor. Güney Afrika'da bulunduğu süre içinde bir sinüs enfeksiyonuna yakalandığı, sonra birkaç tane operasyon geçirdiği bu yüzden de evine dönemediği haberleri basına yansımıştı. Monako'ya döndükten birkaç gün sonra fiziksel ve ruhsal olarak zayıf olduğu bu yüzden de açıklanmayan bir ülkede tedavi altına alındığı haberleri geldi.
DENEYİMLİ KRALİYET GAZETECİSİNDEN İLGİNÇ İDDİA
Bu arada 30 yıldan fazla bir zamandır Monako Kraliyet ailesini takip eden gazeteci Joel Sratte McClure da Prenses Charlene'in durumuyla ilgili çarpıcı yorumlar yaptı. McClure, Charlene'in de hiç tanışmadığı kayınvalidesi, eski oyuncu Grace Kelly'nin kaderini paylaştığını ileri sürdü. Onun iddiasına göre Monako Prensi Rainier ile evlendikten sonra Prenses Grace ruhsal açıdan çok zor zamanlar geçirdi, derin bir depresyona girdi. Joel Stratte McClure, Grace Kelly'nin evliliğinin ilk yıllarında çok mutsuz olduğunu belirtti. Fakat onun altını çizdiği bir başka nokta Grace ile gelini Charlene'in durumunun aynı olmadığı.
Bu arada hem saray çalışanları hem de Fransız Voici dergisinin Prenses Charlene ile ilgili farklı iddiaları da var. Voici'nin, saray çalışanlarına dayanarak öne sürdüğü bu iddialara göre Charlene, yatıştırıcılar ve uyku haplarını koktelyl olarak kullanıyordu. Güney Afrika'da bulunduğu süre içinde de bu alışkanlıktan kurtulmak için çabaladı. Yine saray kaynaklarının ileri sürdüğüne göre Charlene dokuz yıl önce eski bir sakatlığın nüksetmesi nedeniyle ağrı kesici kullanmaya başlamış ve bağımlı hale gelmişti. Bu bağımlılığın altında yatan neden de Grimaldi ailesiyle birlikte geçirdiği süre içinde yaşadığı derin mutsuzluktu. Voici dergisinin bütün bu bağımlılık iddialarının altında yatan nedene ilişkin yorumu da çarpıcı: Charlene, Grimaldi ailesinin bazı üyelerinin kendisine evlendiği 2011 yılından bu yana uyguladığı zorbalığa daha fazla dayanamadı!
HER Ä°KÄ°SÄ° DE BAÄžIMSIZ VE KARÄ°YER SAHÄ°BÄ° KADINLARDI
Buna rağmen ikisi arasında bazı parallellikler de var gazeteciye göre. Bu da her ikisinin de evlilikten önce bağımsız ve kariyer sahibi kadınlar olması. Grace Kelly, Monako Prensesi olmadan önce çok ünlü bir Sinema yıldızıydı. Üstelik hatırı sayılır bir serveti de vardı. Zaten yıllar sonra ortaya atılan iddialara göre Prens Rainier, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ekonomisi giderek olumsuz bir çehreye bürünen ülkesi Monako'nun geleceğini kurtarmak için her anlamda parlak bir yıldız olan Grace Kelly'yi seçmişti. Hatta bu iddialara göre Grace Kelly ile evlenmesi Rainier'ye danışmanları tarafından öğütlenmişti. Bu konudaki diğer adayın Marilyn Monroe olduğu da bu iddialar arasında yer almıştı. Yani Grace de tıpkı hiç tanımadığı gelini gibi zengin erkek peşinde bir kadın değildi.
Â
'GRIMALDI AİLESİNE UYGUN DEĞİL'
Prenses Charlene de Monako Prensi Albert ile evlenmeden önce başarılı bir yüzücüydü ve Güney Afrika'da bambaşka bir hayatı vardı. Özellikle de Prens Albert'in eşi olarak yani ülkenin en çok dikkat çeken kişisi olarak attığı her adımın böylesine incelendiği bir yaşam onun için hiç de kolay olmadı. Joel Stratte McClure, Prenses Charlene'in aslında Prens Albert'e de Grimaldi ailesine de uygun bir gelin olmadığını ileri sürdü. Charlene ile Albert'in kardeşleri Prenses Caroline ve Prenses Stephanie arasında bir uyum olmadığını da söyledi. Deneyimli gazeteci, Prenses Charlene'in sanki kimsenin kendisi hakkında ne düşündüğünü umursamıyormuş gibi mesafeli bir havası olduğunu ve bazen de çok mutsuz göründüğünü belirtti. McClure "Charlene tipik bir Monakolu eş değil" diye konuştu. Az da olsa bazı çevrelerde dile getirildiği gibi bir zengin erkek avcısı olmadığını da vurguladı.
EYRE'NÄ°N Ä°DDÄ°ASINI AKLA YAKIN BULANLAR DA VAR
Her ne kadar resmi olarak merak giderecek net bir açıklama yapılmamış olsa da Pilar Eyre'nin iddiasına inananlar da var. Prenses'in görünüm olarak yıllar içinde geçirdiği değişim de eski fotoğraflarıyla şimdiki hali kıyaslandığında gözle görülüyor. Elbette bu değişimin nedenlerinden biri Prenses Charlene'in yaş alması ve bunun getirdikleri. Ama bazı müdahaleler olduğu da yadsınamayacak bir gerçek.
Prenses Charlene'in dişleri düğüne kadar geçen süre içinde yenilendi.
Charlene'in yıllar önce burnundaki kemeri de düzelttirdiği iddialar arasında.
Evlenmeden önceki adıyla Charlene Wittstock her insan gibi geçip giden yıllar içinde deÄŸiÅŸti. Fakat bazı müdahaleler olduÄŸu da eski ve yeni fotoÄŸrafları karşılaÅŸtırıldığında ortaya çıkıyor.Â
Â
Â