Merve Sevi: Planlarım arasında evlilik yok

*“Hayat Mucizelere Gebe” ekibine dahil oldunuz. Bu dizi ile ilgili aklınıza ilk ne geliyor?

- Çok sevimli ve enerjisi yüksek, aynı zamanda çok eğlenceli bir aile komedisi. Kendi hüznünü içinde barındıran bir iş. Gülmeye hasret kaldığımız şu günlerde hepimize iyi geleceğini düşünüyorum.

* Orijinal versiyonu olan “Jane The Virgin”i izlediniz mi?

- İşe son anda dahil olunca ancak bir bölümünden sadece 35 dakika izleyebildim. Tabii ki orijinaliyle farklılıklar olacaktır ama Med Yapım bu tip uyarlamalarda çok başarılı.

* Siz Burcu karakteriyle ekrana geleceksiniz. Nasıl biri Burcu?

- Burcu biraz günü kurtaran, biraz şaşkın ama iyi niyetli bir kız. Duygularıyla kolay baş edemiyor. İkimizin ortak özelliği, güler yüzlü olmamız.

* Dizideki İnci karakteri tıbbi bir kaza sonucu hamile kalıyor. Sizin başınıza böyle bir olay gelse ne yapardınız?

- Hayatta her şey, hepimizin başına gelebilir. Yaşam sürprizlere gebe! Ben ne yapardım hiç bilemiyorum ama ailem ve sevdiklerim için hoş olmazdı diye düşünüyorum.

MUCİZELERE İNANIRIM

* Dizinin adından yola çıkarsak, mucizelere inanır mısınız?

- Bundan 5 sene öncesine kadar inanmazdım. Kurulu bir düzen vardı ve bizler aklımızı kullanarak bu düzen içinde ayakta kalıp var olma mücadelesi vermek durumundayız diye düşünürdüm. Fakat öylesi sürprizlere tanıklık ettim ki, bu algım değişti. Şimdi her şeye hazırlıklıyım. Evet, hayatın içinde kesinlikle mucizeler var.

* Burcu, hayatı uçlarda yaşayan bir kadın. Peki Burcu’nun size benzeyen yönleri var mı?

- Burcu’nun güler yüzü dışında bana benzeyen hiçbir tarafı yok. Ben hayatı aşırı programlı yaşarım, sorgularım. İnsanlara yalan söyleyip durumu anlık kurtarmaya çalışmam. Burcu temiz kalpli aslında. Hep zarar görmüş ve tepki vermekle alakalı bariz bir iletişimsizliği var.

* Diziye dahil oluş sürecinizi anlatır mısınız?

- Projenin başlamasına kısa bir süre kala menajerim Tümay Özokur projeden ve rolden bahsetti. Uzun zamandır oynamak istediğim bir karakterle karşılaşmamıştım. Med Yapım ve Fatih Aksoy güzel günler paylaştığım bir yapımcı ve kurumdu. Işıl Yücesoy başta olmak üzere sevdiğim, inandığım isimler projedeydi. Doğru zaman, doğru proje olduğuna inanıyorum ve hepimize bol şans diliyorum.

* Bulunduğunuz projede birçok usta isim yer alıyor. Bu size ne hissettiriyor?

- Ekip arkadaşlarımla gurur duyuyorum ekip arkadaşlarımla. Hande’yle (Ataizi) daha öncesinde tanışmamıştık ama ben duruş olarak zaten severdim kendisini. Işıl Yücesoy deseniz, başlı başına bir usta, hepimizin ondan öğreneceği çok şey var. İnanılmaz keyifli bir set işine muazzam saygı duyan insanlar var, daha ne olsun!

TİYATRODAN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİM

* Oyunculuk sizin için çocukluktan gelen bir tutku mu? Ne zaman bu işe başladınız?

- 17 yaşında başladım. Önce reklam filmlerinde rol aldım. Oyunculuğu kesinlikle hobi olarak görmedim. Çok özel bir meslek.

* Kariyeriniz için neler planlıyorsunuz?

- Şu an oynadığım iki tiyatro oyunu var. Tiyatrodan asla vazgeçmeyeceğimi biliyorum. Kariyer planlamasının bir ekip işi olduğunu düşünüyorum. Bu sebeple Tümay Özokur ile çalışıyorum ve birlikte aldığımız kararları uygulamak adına önemli bir sürece adım attığımı düşünüyorum. Kariyer planı için sabır gerekli ve ben sabırlı biriyim.

DİLEĞİM, İYİ HATIRLANMAK

* Erken yaşta televizyon dünyasına atıldınız. Bu sizce avantaj mı dezavantaj mı?

- İyi ki erken yaşta olmuş. Şu an başladığımı hayal dahi etmek istemiyorum. Kendim için dileğim, insanların aklında her daim güzel kalabilmek, iyi hatırlanabilmek. Henüz beni gördüğüne mutsuz olanı görmedim. Umarım da görmem...

* Televizyon dünyası sizin için ne ifade ediyor?

- Rekabet, hırs, eğlence ve benzeri duyguların en yüksek dozda yaşandığı bir sektör diye düşünüyorum.

* Önümüzdeki 5 yıl içerisindeki hayallerinizi sorsam, ne dersiniz?

- Hayal kurmamayı öğreneli daha 1 ay oldu. O yüzden sıfırladım kendimi, bambaşka planlarım var. İş hayatım, ailem ve sağlığım için yaşıyorum. Ben geleceğin resmini daha kısa vadeli ve ulaşılabilir hedeflerle çizmek istiyorum.