Güncelleme Tarihi:
Ünlüler ve cenazeler
Bu hafta, Türk pop müziğinin duayenlerinden Attila Özdemiroğlu’nu kaybettik... Cenazesinde, Cem Yılmaz’ın gülerken çekilmiş bir fotoğrafı, sosyal medyada büyük tepki yarattı. Tepkilere Twitter hesabından cevap veren Yılmaz, “Anladım ki insanlar gerçekten kalpsiz. İnsan insana gülümser. Dünya iyi insanların hürmetine dönüyor, boş ver Cem’cim diyor ve geçiyoruz” dedi. Bu olaydan hareketle soruyoruz: Cem Yılmaz’a gelen tepkiler haklı mı haksız mı?
Cengiz SEMERCİOĞLU
Cenazede gülünmez Cem
Cem Yılmaz ortaya çıkan talihsiz kareyle ilgili; “İnsan insana gülümser” dedi... Elbette cenaze töreninde insan insana gülümser Cem ama omuzuna yatıp kahkahalar atmaz.
Prince’in cenazesine bakalım, kahkaha atan var mı? Whitney Houston’un, David Bowie’nin, Amy Winehouse’un cenazesine bakalım...
Aslında bu Cem Yılmaz’ın problemi değil, çünkü bizim toplumumuzda cenazeler özensizdir. Tabutundan, törenine, geleninden gidenine kadar... Yaşayanın ne kıymeti var ki, ölünün olsun!
Bu yüzden bizde cenazeler sosyalleşme ortamıdır. Buluşamayanların, görüşemeyenlerin bir araya geldiği, ayaküstü sohbet edip gülüştüğü, eğlendiği acı soslu kokteyl gibi. Cem Yılmaz da o kokteyl de gülüyor işte...
Sonra da “İnsan insana gülümser” diyor. Cenazede gülünmez Cem! Çünkü orası senin arkadaşlarınla buluşup hasret giderdiğin parti mekanı değildir.
Onur BAŞTÜRK
Cem’e karşı hoşgörülüyüm
Evet, Cem Yılmaz’ın cenazede gülerken çekilmiş fotoğrafı gerçekten pek hoş durmuyor. Ama cenazede illa belli bir davranış kalıbı olmalı mı, ondan emin değilim.
Yüzünde bir hüzün bulutu mu olmalı? Arada bir gülümsersen kötü bir şey mi yapmış mı olursun? O kadarı, yani fazlaca stratejik davranmayı seçmek bana sahte/saçma geliyor. O yüzden Cem’e karşı hoşgörülüyüm.
Ömür GEDİK
Ünlüleri linç etmekten vazgeçin
Cem Yılmaz’ın ünlü cenazelerini ti’ye alan bir skeci vardır, herkes bilir, bilmeyenler açsın izlesin. Gerçekten de bir başkadır ünlü cenazeleri. Tabii ki ünlüsüne göre; kimi için görev, kimi için zorunluluk, kimi için ise kendini gösterme, medyada yer alma fırsatı oluyor. Her cenaze gibi ünlü cenazelerinin de kuralları var.
Eskiden sadece siyah tercih edilirdi, artık herhangi bir koyu renk, sade giysi de kabul edilir duruyor. Festival rengi olan kırmızılar, cıvıl cıvıl renkler hâlâ uygunsuz tabii.
Diğer yanda cenazeler ölenin yakınlarını teselli etmek, acılarını paylaşmak için. Bunun için oradayız. Bu bağlamda konuşulan Cem Yılmaz’ın sözde gülme pozuna gelince, Cem’inki eğlenme, kahkaha atma, gülme değil ki!
Dikkat edin Zülfü Livaneli’ye samimice sarılmış. Ben mi çok iyi niyetliyim, insanlar mı çok kötü bilemedim. Ama emin olduğum bir şey var; ünlüleri her türlü bahaneyle linç etmekten bir vazgeçsek gerçekten de çok iyi olacak.
Melike KARAKARTAL
Cenazede kimsenin kahkaha atacak hali yok
Herkes hayatında pek çok kez cenazede bulunmuştur, kimsenin kahkaha atacak hali yoktur ama taziye esnasında insanlar birbirlerine gülümserler. Zordur bu elbette, ben de aklımdan geçiririm hep “Fazla mı gülümsedim, güldüm mü sandı acaba?” diye...
Oysa hissettiğin şey içten olma halidir, samimiyettir... Yanlış anlaşılmak istemezsin.
Bir uzak tanıdığa rastlarsın, “Merhaba, nasılsın?” dersin, kaybettiğin insanı anarsın, o sırada iki dişin görünür, kimse “Aha, gülüyordu, yerlere yatarak kahkaha atıyordu” demez ama konu ünlüler dünyası olduğunda maalesef iş değişiyor.
Şöhretli kadın avcıları
Ece Erken’in eski eşi Serkan Uçar bu defa da Öykü Çelik ile görüntülendi. Bu defa belki tesadüf belki değil ama... Kimi erkekler için olmazsa olmaz kadının şöhretlisini bulmak... Peki bu “ünlü kadın sevdası” nereden geliyor?
Onur BAŞTÜRK
Bu karşılıklı bir alışveriş aslında. O işadamlarını ünlü kadınlar da markaj altına alıyor. Gittikleri mekanda tanışmak için ekstra çaba harcıyorlar. İşadamı da bu ilgiden memnun oluyor haliyle. Bir de ünlü bir kadınla beraber olup onu gün geçtikçe hegemonyası altına almak işadamlarına tuhaf bir zevk veriyor. Bir maço/sado fantezisi olarak!
Melike KARAKARTAL
Kimi erkekler ünlü, tanınmış, bir ortama girdiğinde başların kendisine çevrilmesini sağlayan kadınlardan hoşlanıyorlar. Böyle bir kadınla yan yana görünmek gururlarını okşuyor, o alkışı kendileri alıyor gibi hissediyorlar, böyle kadınlar elde etmeyi bir kişisel başarı olarak görüyorlar, bir gurur vesilesi oluyor. Çelişki ise şu: İlişki başladıktan sonra kadınları kısıtlamaya başlıyorlar. Önceleri çekici gelen şöhret, daha sonra ilişkideki sorunlardan birine.
Yani kıskançlık, agresiflik nedenine dönüşüyor. Kimisi de kadının şöhreti altında eziliyor, kendini başarısız ve silik hissetmeye başlıyor.
Cengiz SEMERCİOĞLU
İşadamları tanınmış güzellerin peşinde de, tanınmış güzeller neyin peşinde? Öykü Çelik’in, Bursalı bir işadamıyla 15 aylık evliliği daha yeni bitti. “Yeşil Deniz” dizisinin setine cep telefonuyla görüntülü bağlanıp ne giydin diye bakıyordu kocası. Kıskançlık yüzünden evliliği bitti. Demek Öykü akıllanmamış daha. Sorun paralı gençlerde değil, onlarla birlikte olanlarda...
Ömür GEDİK
Esas, ünlü kadınların da ‘ünlü kadınlarla birlikte olan erkeklere’ düşkünlüğüne ne demeli? Ne de olsa adam da artık ünlü... Test edilmiş, ünlü bir kadınla olacak kriterlere sahip olduğu onaylanmış. Ekstra magazin değeri var. “No name” değil yani.
Ünlü kadınlarla beraber olma durumu bir kere başladı mı çorap söküğü gibi devam ediyor zaten. Bütün iş hendeği geçip, şöhret tarafına geçene kadar. Erkeklerin ünlü kadın avcılığına gelince. Şöhrete, magazine giden kısa yol diyelim. Etrafa paralar saçsan da, özel jetle uçsan da elde edemeyecekleri bir şey.
Eski kocanın arkadaşından sevgili olur mu?
Seçkin Piriler geçen hafta Dorock XL’daki Hayko Cepkin konserinde Kaan Tangöze’nin arkadaşı Viron Kapıdağ ile aynı karede olmamak için uğraştı ve ardından muhabirlerin sorularına istinaden “Kaan’ın arkadaşıyla sevgili olmam” açıklamasını yaptı. Eski sevgilinin, eski kocanın arkadaşından sevgili olur mu? Magazin Konseyi yorumladı...
Onur: Eğer eski seviliyle kötü ayrılmamışsa bal gibi olur, neden olmasın? Ama kötü ayrılmışsan bence çekilmez bir şey olur!
Ömür: Çok kişisel ve kişiden kişiye değişebilecek bir durum. Yürüyen, uzun ömürlü evliliklerin temelinde çiftlerin iyi arkadaş olabilmeleri yatar. Belki de arkadaş olduktan, tanıdıktan sonra aşk yaşamak daha doğrudur. Kim bilir!
Melike: Bence olmaz. ‘Dünyada başka adam mı kalmadı’ derler. Gerçi insan sevebileceği insanları yakınlarında duran insanlardan seçiyor ister istemez ama böyle ilişkileri denge bozucu buluyorum.
Cengiz: Kadın erkek ilişkisine dair hiçbir şey şaşırtmaz beni. Olmaz denilen ne aşklar gördük... Yine de kadınların, en yakın kadın arkadaşının sevgilisiyle beraber olabilme ihtimali, sevgilisinin/eşinin en yakın erkek arkadaşıyla beraber olabilme ihtimalinden fazla gibi geliyor bana...
Kerem ve Serenay AVM’de el ele... Aşk mı yoksa strateji mi?
Kerem ve Serenay yeni Mavi reklamı yayınlanır yayınlanmaz soluğu bir alışveriş merkezinde aldılar ve magazin muhabirleri tarafından el ele görüntülendiler. Bu tatlı bir tesadüf mü, yoksa reklamla beraber yürüttükleri bir strateji mi? Konsey ikiye bölündü!
Onur BAŞTÜRK
Bence strateji. Reklamdan bir gün önce neden AVM’de gezinmediler? Bir gün sonra çıkmaları, el ele poz vermeleri, gayet rahat olmaları; hepsi belli bir stratejinin ürünü. Ama bunu doğal karşılıyorum. Olması gereken de bu. Sonuçta iki sevgili reklamda oynuyor. Hayranları onları gerçek hayatta da beraber pozlanırken görmek istiyor.
Ömür GEDİK
Reklam stratejileri bazen film yayınlandıktan sonraki hamleleri de kapsıyor. Aynı yeni bir single ya da yeni bir film çıktığında sanatçıların, oyuncuların ortalarda daha fazla görünüp, gündemde kalmaya çalışması gibi. Serenay ve Kerem’in AVM’de el ele görüntülenmesinin reklam planı dahilinde olma ihtimali yüksek.
Melike KARAKARTAL
Ben hoş bir tesadüf olduğunu düşünüyorum. Alışverişe gitmişler ve beraber görüntülenmişler, bu kadar basit... Ünlü ve popüler olmaları dışında onlar da birbirini seven, herkes gibi sokakta doğal olarak el ele gezen herhangi bir çift aslında.
Öküzün altında buzağı aramaya gerek yok.
Cengiz SEMERCİOĞLU
Dokuz ay kadar önce Ağustos 2015’te ilk kez Kelebek yakalamıştı bu çifti, Kerem’in evinden sabah çıkıyorlardı... Hatta o zaman Kerem, “Fotoğraflarda evim belli olmasın hiç değilse” diye haber göndermişti bize...
9 ay sonra şimdi AVM’de el ele geziyorlar... Hiçbir ünlüye “reklamı köpürtün” diye anlaşma yaptıramazsınız... Kerem-Serenay da reklamı köpürtmek için değil, aşkları için el eleler...
Bundan sonra da hep onları böyle göreceğiz, alışın...
Tolga Karel (İNDİ)
Bir mekandan çıkarken görüntülenen Tolga Karel, rol aldığı dizinin yapımcısından parasını alamadığını açıklayıp “Nasıl düğün yapacağım” diyerek gözyaşı döktü.
Onur Baştürk: Tolga Karel ileride bizim Mickey Rourke’umuz olacak galiba. Nedir bu kendini koyvermişlik şimdiden? Yakıştıramıyorum...
Ömür Gedik: Tolga Karel ilginç biri, enerjisini ve neşeli hallerini severim aslında. Ama alkol tabii ki onda da şişede durduğu gibi durmuyor. Kendisine tavsiyem içkiliyken pek fazla konuşmaması.
Melike Karakartal: Bir mekan çıkışında, alkol etkisi altında kameralara konuşmak hakikaten iyi fikir değil. Tolga Karel senelerdir dağınık bir adam portresi çiziyor. Umarım biraz kendini toparlayabilir.
Cengiz Semercioğlu: Tolga Karel’in sorunu parasını alamaması, evlenememesi falan değil ki... Bunların hepsini daha önce yaptı! Para da kazandı, evlendi, hatta çocuk sahibi bile oldu... Asıl sorunu yaşadığı hayatı ve kendinin değerini bilememesi.
Tülin Şahin (ÇIKTI)
Moda dergisi L’Officiel’in İtalya edisyonu, 3 aylık özel sayısında Tülin Şahin’e 4 sayfa yer ayırdı,
Ömür Gedik: Tülin belli bir kalite çizgisini tutturdu, gayet akıllıca ilerliyor. Kötü bir işin içinde olduğunu görmedim bugüne kadar. Güzel bir kadın da aynı zamanda. Böyle bir dergide yer bulmasına çok sevindim.
Onur Baştürk: Tülin Şahin cidden modellerin süperstarı. Bravo ona! Ama saçlarında değişiklik yapsa artık diyorum, ne dersin Tülin?
Melike Karakartal: Hani elini neye atsa altından başarıyla kalkan, üstelik yapabileceğinin en iyisini yapmadan rahat edemeyen çok yönlü kadınlar vardır, işte Tülin onlardan...
Başarılarını gururla izliyorum.
Cengiz Semercioğlu: Yıllardır hem Türkiye’de hem yurtdışında çizgisini düşürmeden çalışmalarına devam ediyor.
Modellik için yaşı ilerlemiş olsa da yine de çok iyi işler yapıyor.
Seyfi Dursunoğlu (ÇIKTI)
Usta sanatçı Seyfi Dursunoğlu, ‘Huysuz Virjin’ karakteri ile uzun bir aradan sonra bir reklam filmi için kamera karşısına geçti.
Cengiz Semercioğlu: 85 yaşına girip hâlâ markaları ve televizyoncuları peşinden koşturan insan sayısı bırakın Türkiye’de dünyada çok azdır...
Maylo tuvalet kağıdı reklamında oynaması önemli değil, televizyoncuların sürekli iş teklif ettiğini ben biliyorum. Allah uzun ömürler versin Seyfi Bey...
Melike Karakartal: Reklamı gördüğümde aklıma tek şey geldi: Seyfi Dursunoğlu’nu izlemeyi çok özlemişim. Tekrar ekranlarda görmeyi çok isterdim...
Uzun ömürler olsun.
Onur Baştürk: Yaşına rağmen hâlâ enerjik ve reklamlarda boy gösterebildiği için çıkışta...
Ömür Gedik: Kendisiyle bir sezon aynı televizyon programında kamera önüne geçmiş biri olarak gayet net söyleyebilirim ki içinde onu hâlâ ayakta, dimdik tutan bir enerji topu, çalışma sevgisi, disiplini var.
Allah uzun ömürler versin...
Cem Yılmaz ve Ozan Güven (ÇIKTI)
Bebek’te görüntülenen Cem Yılmaz ve Ozan Güven, magazin muhabirlerine yaptıkları şakayla herkesi güldürdü. El ele tutuşan ikili, aşk sorularına böyle yanıt verdi.
Onur Baştürk: Çok esprili bir sosyal çift onlar! Bayılıyorum ikisine de. Beraber stand-up yapsalar keşke...
Ömür Gedik: Hallerine çok güldüm. Kimyaları tutan, pek tatlı bir ikili olduklarını düşünüyorum. Allah ayırmasın.
Kıvanç Kasabalı
Bence Sedef Avcı ve Kıvanç Kasabalı çiftine bakan pek çok insan aynı şeyi aklından geçiriyor: Herkesin teker teker boşandığı bir devirde mutlu bir evlilik sürdürdükleri için tebrik etmeli! (Melike Karakartal)
Sertab Erener
Sertab’ın salaş halini ve temizlikçi ruhunu sevdim... (Onur Baştürk)
Murat Yıldırım
Meryem Uzerli’nin olmayan dizisi Gecenin Kraliçesi’nden geriye kalan en güzel hatıra bu olmalı... Murat Yıldırım dizide Osman’ı canlandıran 5 yaşındaki Kaan İrevül için, “En çok seni özleyeceğim” yazdı. Galiba baba olmanın zamanı geldi Murat! (Cengiz Semercioğlu)
Serkan Çağrı
Klarnetin usta isimlerinden Serkan Çağrı’nın havuçtan yaptığı klarnetle attığı taksim, diğer tüm paylaşımlarını solladı ve 89 bin izlenme ve 600 kadar yorum aldı. Böyle esprili ve yaratıcı paylaşımlar her zaman ilgi görüyor. (Ömür Gedik)
Emojili konsey
Onur bunu sevdi
Sıla’nın Afro saçlı yeni imajını... Tek kusur, bu imajı ilk kez Cengiz Abazoğlu defilesinde görücüye çıkarıp sürprizin tadını kaçırması Sıla’nın.
Melike buna bayıldı
Kenan Doğulu, adını “İhtimaller” koyduğu, klasikleşmiş şarkılarının caz versiyonlarının olduğu bir albümle geliyor. 29 Nisan’da İş Sanat’ta bir konser verecek hatta, şimdiden biletler tükenmiş bile. Albümü heyecanla bekliyorum...
Ömür bunu alkışladı
Cenk Eren arayıp “barınaktan bir köpek almak istiyorum bana yol gösterir misin?” dediğinde bir yavrunun hayatı değişecek diye çok sevinmiştim. Süreci yakından takip ettiğim için Cenk’i aradım geçen gece, “Mia ile yan yana oturuyoruz, bundan büyük mutluluk yok, herkese barınağa gidip hayatlarına böyle bir dost sokmalarını tavsiye ediyorum” dedi. Alkışlar sana Cenk.