Hande Erçel kendini neden böyle bir duruma düşürdü?

Güncelleme Tarihi:

Hande Erçel kendini neden böyle bir duruma düşürdü
Oluşturulma Tarihi: Eylül 17, 2017 17:09

Geçtiğimiz haftanın en çok konuşulan olaylarını Magazin Konseyi masaya yatırdı...

Haberin Devamı

Hande Erçel, bu hafta yüzü olduğu şampuan markasının lansman gecesinde yaptığı dansla hayli konuşuldu. Sosyal medyada da gündeme oturan dans videosu farklı yorumlar aldı. Kimi gereksiz buldu, kimi dans edemediğini söyledi, kimiyse takdir etti. Magazin Konseyi ne düşünüyor?

Haberin Devamı

Ömür Gedik:
Hande Erçel, çalışılmış bir koreografiyle dans etmeye çalışmış. Tabii ki mükemmel değil. Ama uğraşmış işte.
Dans sonrası yara bere içindeki ayaklarının fotoğrafını koymasından anlıyoruz ne kadar çalıştığını. Hande’nin başına gelenler “Kendileri hiçbir şey için çaba harcamayanlar ancak oturdukları yerden eleştirir” cümlesinin bir kanıtı. Ben çabası için tebrik ediyorum Hande’yi.
Onur Baştürk: Geçen gün de yazdım, bence dans değil o. Dans dersek, dansçılara hakaret etmiş oluruz inanın.
Başka türlü bir şeydi. Bir saçma koreografi, koreografiye uyayım derken kendini kuş gibi oradan oraya atan bir genç yıldız.
Üzüldüm doğrusu. Nasıl kendilerini bu durumlara düşürüyorlar?
Melike Karakartal:
İşleriyle ilgili mikrofon uzatılan ünlülerin klişe cümlesidir; “Çok emek verdik.” Elbette verdiniz, verin zaten emek, emeksiz iş mi olur? Erçel mikrofonlara değil ama paylaştığı fotoğraf üzerinden ne kadar emek verdiğini ifade etmiş. Ne yazık ki her emek verilerek geçirilen her çalışma sürecinin sonunda ortaya iyi bir iş çıkacağının garantisi yok.
Emeğini alkışlıyorum, dansını değil.
Cengiz Semercioğlu:
Ben de beğenmeyenler grubundayım. Tabii çekilmiş kötü görüntülere ve kısa videolara bakarak söylüyoruz bunu. Dansı dans değil, kıyafeti kıyafet değil...
“Ne gerek vardı böyle bir şeye” dedirtiyor insana. Gereksiz, zorlama olmuş. Böyle bir şovu yapmaya kalkmasa şampuan reklamı seninle çalışmıyoruz mu diyecekti? Hangi ünlü, yüzü olduğu marka için böyle şeyler yapıyor?

Haberin Devamı

Hande Erçel kendini neden böyle bir duruma düşürdü

Masa masa gezme devri geçti

Magazin Konseyi,
Aydın’ın Hürriyet gazete-sinden Hakan Gence’ye verdiği röportajda “O eski, masaların üzerinde gezen Aydın’ı silsinler kafalarından. Yaş ilerledikçe muhafazakâr oldum. Seksi hiç düşünmüyorum!  Başka şeylere odak landım” açıklamasını yorumladı...

Hande Erçel kendini neden böyle bir duruma düşürdü

Onur Baştürk: Aydın’ın, bu “bomba” sözleri hiç ilgimi çekmedi. Benden pas Konsey.
Melike Karakartal: Aydın “Çok güçlenerek döndüm, beni yıkamazsınız” mesajı verme çabasında. Her insan yaşla, dene-yimleriyle dönüşür, bunun sürprizli bir yanı yok ama eskiyi unutma/ unutturma çabasına ne gerek var?
Madem “güçlenerek” geri döndü, geçmişine sahip çıkmasını bekliyor insan.
Cengiz Semercioğlu: Bize ne Aydın’ın cinsel eğilimlerinden, hiç merak ettik mi hiç konuştuk mu?
Bundan sonra da aseksüel olmuş, biseksüel olmuş kendi bileceği iş, bizi ilgilendiren bir durum yok ortada.
Müzik olarak ne yaptığı ilgilendiriyor bizi.
Öyleyse neden bu açıklamalar?
Müzik olarak kuş ölüp, kartal doğduysa ancak bundan memnun oluruz.
Ama bu da sözle olmaz sevgili Aydın.
Ömür Gedik: Seksi, cilveli, flörtöz olmayı, masa masa gezmeyi pervasızca öne atıp müşteri biriktirme devri çoktan geçti.
Artık “ağır ol, molla desinler” devrindeyiz.
Hem bu nedenle, hem yaş almasının da etkisiyle Kuşum Aydın doğru bir karar vermiş.

Haberin Devamı

Düğün heyecanı mı?

Şeyma Subaşı düğün öncesi aşırı zayıfladığını gösteren bir video paylaştı. “Daha fazla yemek yemezsem yok olacağım, iştahım yok” notunu düşen Subaşı’nın zayıflığı sağlıklı mı?

Hande Erçel kendini neden böyle bir duruma düşürdü

Melike Karakartal:
Videosunda bu halinden hoşnut bir yüz ifadesiyle kendini kayda alıyor ama düştüğü not olumsuzluk belirtiyor. Kafa karıştırıcı. Fazla zayıflık iyi değil, sağlıklı değil, zevk alınacak bir hal değil, bunu kendisi de biliyordur herhalde.
Cengiz Semercioğlu:
Düğüne hazırlanıp, gelinlik provaları yapıp da diyete girmeyen, kilo vermeyen kadın var mı? Sonuçta hayatının en önemli gecelerinden birine hazırlanıyor. Şeyma az mı kilo verdi çok mu verdi bilmiyorum. Ama görüntü olarak ortada biz “seyircileri” rahatsız eden bir durum yok.
Ömür Gedik:
Şeyma zaten zayıf ve ince değil miydi? Sıfır beden, sağlıksız görünen tiplerden olmayı istediğini sanmıyorum. Düğün heyecanıyla iştahı kesilmiştir belki. Evlenince toparlar.
Onur Baştürk:
Şeyma’yı ben son perşembe gecesi Sahir Erozan’ın davetinde gördüm, gayet sağlıklı görünüyordu. Hep zayıftı zaten.
Düğün heyecanından iştahı azalmış olabilir...

Haberin Devamı

Merve’nin yeni hayatı

Murat Dalkılıç’la evliliğini bitiren Merve Boluğur, 30’uncu yaşını Paris’te arkadaşlarıyla kutladı. Doğum gününde bir kare paylaşan oyuncu o karenin altına, “Kalbimin sesini dinleyerek, deli dolu, duygusal, olgun kadın olarak yeni yaşımda paşa gönlüm ne istiyorsa onu yaptım. En mutlu olduğum yerde kutluyorum!” notunu düştü.

Hande Erçel kendini neden böyle bir duruma düşürdü

Cengiz Semercioğlu:
30’lu yaşlar bir kadın için hayatının en güzel döneminin başladığı yıllar. Dolayısıyla evliliği yürümemiş, boşanmış falan hepsi hikaye... Yeni hayatının başlangıcında artık; kariyer, iş, aşk daha yaşayacağı çok şey var. Umarım hepsinde Merve Boluğur’un paşa gönlü ne istiyorsa öyle olsun. Kendine olgun kadın demiş ama bana göre olgunluk dönemi 40’larda başlayacak.
Ömür Gedik: Ben Merve’nin “deli dolu” ve “olgun” kelimelerini aynı cümlede kullanmasını ilginç buldum. Bu zıt görünen iki kavramın aynı kişide olmasını hep sevmişimdir.
Deli dolu, duygusal, olgun kadın Merve’nin, kolay olmadığını düşündüğüm bu ayrılık dönemini yakın dostları ile atlatıyor olması güzel arkadaşlıklar biriktirdiğinin kanıtı.
Yeni yaşında mutluluklar diliyorum ben de.
Onur Baştürk: İyi yapmış, Paris’e gitmiş kutlamış, coşmuş. Ama ben bu eşe dosta yapılan, ama aslında üçüncü şahıslara da gitsin istenen Instagram demeçlerini/ duvar yazılarını gereksiz buluyorum. Bazıları iyi oluyor kabul, bazıları ise über sıkıcı. Bu da onlardan biriymiş, yani sıkıcı. Affedin beni Merve, mutlu yıllar!
Melike Karakartal: 30’lar kadınların kendilerini iyice tanımaya ve anlamaya başladığı bir 10 yıllık dönemin başlangıcı. Boluğur bir evlilik geçirdi, 20’lerini şöhretin zirvesinde yaşadı, bunlar önemli deneyimler.
Sosyal medyadan üçüncü şahıslara mesaj gönderme işlerini ben de anlamsız buluyorum ama burada sanki mesajdan ziyade bir teşekkür var, arkadaşlarını ihya etmek istediğini düşündürdü not. Mutlu bir yaş olsun...

Haberin Devamı

“Google” meselesini
unutmak mümkün değil

Top model Adriana Lima, Instagram hesabından Metin Hara’yı öptüğü bir fotoğraf paylaştı. Sizce artık herkes bu aşkın gerçekliğine ikna oldu mu?

Hande Erçel kendini neden böyle bir duruma düşürdü

Onur Baştürk:
Biz ikna olalım diye fotoğraf koymuyorlardır umarım.
Ben çoktan ikna olmuş durumdayım.
Var bir romantik çekim, bir enerji akışı. Didiklemekten yoruldum bu ikiliyi. Ama fotoğrafta Metin küçük çocuk/prens gibi çıkmış, o ayrı.
Metin Hara’nın merkezinin adı gibi, “İnsana güven bu ilişkiye de güven” diyerek son noktayı koyuyorum.
Melike Karakartal:
İlk zamanlardan beri gerçekliğine inanıyorum, en azından Adriana Lima’nın aşkının gerçekliğine inanıyorum.
Metin Hara tarafında şüphelerim var, nedeni de kendi yaptığı açıklamalar. “Sen benim eski sevgililerimi Google’ladın mı?” cümlesini unutmak mümkün değil.
Cengiz Semercioğlu:
Tamam ikna olduk da, bu Metin Hara’nın çiğliğini ortadan kaldırmıyor. Şu ünlü kadınlarla birlikte oldum demişti ya, orada karizmayı fena çizdirdi. Adriana Lima değil Bella Hadid’le beraber olsa kurtaramaz artık. Yoksa ben giderek birbirlerine de yakıştırmaya başladım Metin’le Adriana’yı...
Ömür Gedik: İkna olduk, onaylıyoruz, artık daha fazla öpücüklü fotoğraf koymalarına gerek yok.

Yaşını göstermeyen Sarı Gacı

Birkaç yıl önce estetik ameliyat yaptırarak bambaşka bir görünüme kavuşan Buket Dereoğlu’nun yeni görüntüsü şaşırttı mı?

Hande Erçel kendini neden böyle bir duruma düşürdü

Melike Karakartal:
Buket Dereoğlu’yu son derece karakteristik ve güzel bir yüz yapısına sahip bir kadın olarak tanıdık.
Bu özel yüz yapısının en önemli faktörü de burnu idi. Neden bunu değiştirmek istemiş, bunu anlamıyorum.
Yine güzel, yaşını da hiç göstermiyor ama eski halinden çok farklı görünüyor.
Cengiz Semercioğlu:
Yahu ben geçen bayram “Çarkıfelek”e Buket Dereoğlu’yla birlikte katıldım, yıllardır tanıdığım Buket’ten bir farkı yoktu. 40’larında her kadında olduğu kadar dokunuşlar var onda da… Buradan hareketle “Eski Buket gitti, yeni Buket geldi” demek doğru değil. Eğer öyle diyeceksek bunu sektördeki pek çok kadın için söylememiz lazım.
Ömür Gedik: “Yaşını göstermeyen Sarı Gacı” diyorum ben Buket’e. Evet o eski, dikkat çeken, farklı yüz gitmiş, yerine belki sıradan bir ifade gelmiş ama güzel de olmuş. Genç görünmeyi kim istemez?
Onur Baştürk: Yeni hali biraz Burcu Esmersoy’u mu andırıyor ne? Onu görür gibi oldum. Biraz da sıradanlaşmış sanki.
Herkes gibi olmuş. Böyle mutluysa benim diyecek lafım yok, bakın bugün azıcık pozitif damardayım.

Madem iftira,
gerçeği anlatsa ya!

Türk Malı” dizisinde bir set çalışanını telefon mesajlarıyla taciz ettiği için yapımcı tarafından kovulduğu iddia edilen Mehmet Ali Erbil, “Kontratımız devam ediyor. Kanal gereken açıklamayı yapacak. Gönlüm rahat” açıklamasını yaptı. Erbil’in açıklaması inandırıcı mı?

Hande Erçel kendini neden böyle bir duruma düşürdü

Ömür Gedik:
Ben işin içinden çıkamadım. Diziden kovulduğu iddiası bir yanda. Mehmet Ali’nin “kontratım devam ediyor, sorun yok” açıklaması diğer yanda.
Bakalım olduğu iddia edilen mesajlar ortaya dökülecek mi? Ortada sadece iddialar varken konuşmak çok da manasız bence.
Onur Baştürk: Mehmet Ali Erbil’in çapkınlık dosyası hayli kabarık.
Bunu kendisi de hep söylüyor, gizlemiyor zaten. Her yaşta flört etmek, edebilmek de bana kalırsa büyük beceri ve insana özgüven sağlayan bir şey.
Ama zorla flört etmeye çalışmak, yani işi taciz boyutuna vardırmak hiç hoş değil.
Karşı tarafın da rızası olduğu zaman flörtün keyfi var.
Melike Karakartal: Bu iddia her gazetede yazıldı, konu ortalığa döküldü, bu kadar konuşulurken Mehmet Ali Erbil’in sadece “Gönlüm rahat” deyip geçmesini anlamak mümkün değil.
Olayın bir iftira olduğunu söylediği ve yanındaki beyefendinin küfürlerle ona eşlik ettiği videonun da oluru yok. Madem iftira olduğunu düşünüyor, konu bu kadar ortaya dökülmüşken ne olduğunu anlatsın, anlayalım!
Cengiz Semercioğlu: Bunlar çok ciddi iddialar, ortada böyle bir durum varsa bu tacizdir, mobbing’dir.
Çok yorulduğu için diziden ayrıldığı söyleniyor. Ancak başka bir durum varsa elbette üzerine gidilmesi gerekiyor.
Hiçbir ünlünün şöhretini kullanarak, bir set emekçisini ne şekilde olursa olsun ezmeye hakkı yok.

 

 

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!