Güncelleme Tarihi:
'KIRMIZILI KADIN' OLARAK HAFIZALARA KAZINDI
Bir dönem sinema dünyasına damgasını vuran Kırmızılı Kadın (The Woman in Red) filmiyle hafızalarda yer eden Kelly LeBrock, 25 yıl önce kendi tercihiyle ara verdiği oyunculuk kariyerine geri döndü.
KELLY LEBROCK'UN DÖNÜŞÜ
Kendisi kadar ünlü olan kocası Steven Seagal'dan boşandıktan sonra "Hollywood, çocuklarımı büyüteceğim yer değil" diyerek kendine pırıltılı dünyanın uzağında, doğada bir yaşam kuran Kelly LeBrock, Tomorrow's Today adlı komedi filmiyle 25 yıl sonra yeniden kameraların karşısına geçti.
BOŞANDIKTAN SONRA YENİ BİR HAYATA BAŞLADI
Bugün 61 yaşında olan Kelly LeBrock, henüz 36 yaşındayken yani sinemada pek çok şey yapabileceği bir dönemde çocuklarını da alıp gözlerden uzak bir yaşam kurdu. Oyuncu, geri dönüşüyle ilgili olarak Fox News ile konuştu. 1996 yılında, ikinci evliliğini yaptığı Steven Seagal ile boşanmasının ardından yaşananların, bu kararı vermesinde çok önemli bir etken olduğunu anlattı LeBrock.
SEAGAL İLE EVLİYDİ
"Boşanma haberimiz basında çok geniş yer buluyordu. Ve ben bir "Hollywood kızı" değilim. Hiçbir zaman olmadım. İlgi çekmekten asla hoşlanmadım. Tırnaklarımın arasında toprağın kiri olsun istedim, açık havada, doğada olmak istedim" diye konuştu.
'BOŞANMIŞ BİR ANNE OLARAK ÇOCUKLARIMI HOLLYWOOD'DA BÜYÜTMEK İSTEMEDİM'
Hollywood kariyerini elinin tersiyle itip yeni bir hayat kurmasında Seagal ile evliliğinden dünyaya gelen üç çocuğunun da etkisi büyük anlattığına göre. Kelly LeBrock, boşanmış bir anne olarak Hollywood'un, çocuklarını büyüteceği yer olmadığını düşünüp tası tarağı toplayıp o pırıltılı dünyanın uzağında yeni bir yaşama başladığını sözlerine ekledi.
EVİNDE TELEVİZYON BİLE YOKMUŞ
Kelly LeBrock bütün bunların etkisiyle oyunculuk kariyerine veda edip insanlardan uzakta California'nın Santa Ynez Vadisi'nde bir çiftlikte yaşamaya başladı. 25 yıl pırıltılı dünyanın uzağında kalan LeBrnock, röportajda bu süre içinde evinde bir televizyonu bile olmadığını söyledi. Sonra da şunları ekledi: "Boşanmış bir anne olarak yapabileceğim en iyi şeyi yaptım. Üç harika çocuğum var. Kariyerime her zaman dönebilirim. Ama çocuklarım için bu durum geçerli değil."
'ŞÖHRET HERKESE GÖRE DEĞİL'
Bazı insanların hem kariyer hem de çocuk büyütme konusunda aynı başarıyı gösterebildiğini söyleyen Kelly LeBrock, kendisinin öyle biri olmadığını ifade etti: "Ben zaten şöhret olmuştum ve onunla işim bitmişti. LeBrock sözün burasında şöhretle ilgili düşündüklerini de anlattı: " Çok genç yaşta ünlü oldum ve bu benim için iyi olmadı. Bir travmaya yol açtı. Ünlü olmak herkese uygun bir durum değil" diye konuştu oyuncu.
SENARYOYU BEĞENDİ
Kelly LeBrock, 1990'lardan bu yana Steven Seagal ile evliliğinden dünyaya gelen çocukları Arissa, Annaliza ve Dominic ile birlikte çiftlikte yaşıyordu. Kariyerinden uzakta olduğu süre içinde arada sırada oyunculuğa geri dönmek için ufak bir heves duyduğunu da itiraf etti. Ama yine de bu konudaki isteğinin çok büyük olmadığını sözlerine ekledi. LeBrock, eski bir gangsterin boşandığı eşini canlandırdığı Tomorrow's Today ile kısa süreliğine de olsa kariyerine dönmüş oldu. Bu yapımda rol almayı kabul etmesinin nedenini de "iyi bir senaryoya" bağladı LeBrock.
BASİT BİRHAYAT İSTİYOR
Fakat bu yapım Kelly LeBrock için mesleğine tamamen geri döndüğü anlamına da gelmiyor. Bir menajeri bile olmadığını anlatan LeBrock "Sadece atıma binmek ve lezzetli yiyecekler tüketmek istiyorum. Hayatımın geri kalan günlerinin keyfini çıkarmak istiyorum. Basit bir hayat istiyorum, oyunculuk yapmak umurumda bile değil" diyerek geleceğe dair beklentilerini de özetledi.
KARİYERİNE MODEL OLARAK BAŞLADI
Kariyerine model olarak başlayan Kelly LeBrock daha sonra sinemaya geçti. Rol aldığı Kırmızılı Kadın (The Woman in Red), Weird Science (Tuhaf Bilim) ve Hard to Kill adlı filmlerle bir anda parlak bir oyunculuk kariyeri elde etti. İlk evliliğini 1984 ile 86 arasında Victor Drai ile yapan LeBrock'un özel hayatının en çok konuşulan bölümü ise Steven Seagal ile ilişkisi ve evliliği oldu. 1987'de evlenen çift üç çocuk sahibi oldu. Fakat evlilikleri 1996'da bitti. Kelly LeBrock, üçüncü evliliğini ise 2007 ile 2008 arasında Fred Steck ile yaptı. LeBrock'un üç tane torunu bulunuyor.
"KIRMIZILI KADIN" OLARAK HAFIZALARDA YER ETTİ
Kelly LeBrock'un sinema tarihine geçmesini sağlayan Kırmızılı Kadın (The Woman in Red) adlı 1984 tarihli filmin yönetmeni Gene Wilder. LeBrock ile birlikte Wilder'ın da kamera karşısına geçtiği film Türkiye'de 1988 yılında gösterime girdi. Senaryosunu Jean Loup Dabadie ve Yves Robert'ın yazdığı filmde Marilyn Monroe'nun Seven Year Itch (Yaz Bekarı) adlı filmdeki ünlü sahnesine bir gönderme de vardı. Filmin konusuna gelirsek: Teddy Pierce (Gene Wilder) iyi bir işi, iyi bir eşi, arkadaşları ve çocukları olan mutlu orta yaşlı bir iş adamdır. Görünüşte hayatta istenebilecek her şeye sahiptir.
EN ÜNLÜ SAHNE
Ancak bir gün kırmızı elbiseler içinde muhteşem bir kadına rastlar (Kelly LeBrock), artık hayatı eskisi gibi olmayacaktır. Bir havalandırma ızgarasının üzerinde dururken kırmızı elbisesinin etekleri, tıpkı Marilyn Monroe'nun The Seven Year Itch (Yaz Bekârı) filmindeki ünlü sahnede olduğu gibi hava akımının etkisiyle uçuşan bu kadını görür görmez Teddy'nin aklı başından gider. Karısıyla olan mutlu ilişkisini riske atmak pahasına da olsa, kendisine karşı pek de ilgisiz olmayan bu kırmızılı kadınla birlikte olmak için yanar tutuşur. Amacına erişmesinde kendisine iş yerinden üç samimi arkadaşı yardımcı olmaya çalışırlar. Ancak bu gizemli kadınla buluşma gayretleri her seferinde bir şanssızlık sonucunda sekteye uğrar.
UÇUŞAN ETEKLERİN ESİN KAYNAĞI
Yeri gelmişken Marilyn Monroe'nun unutulmaz filmini de bir hatırlayalım. 1955 tarihli bu yapımın yönetmen koltuğunda Billy Wilder oturuyor. Wilder'ın Marilyn Monroe ile birlikte önemli rollerden birini de üstlendiği film, eşi ve çocuğu tatile giden bir adamın, üst katındaki sarışın ve güzel kadınla kaçamak yapmaya çalışmasını anlatan film ülkemizde Yaz Bekarı adıyla biliniyor.