Güncelleme Tarihi:
Kaan Yılmaz, yayınlandığı 2000’lerde büyük bir izleyici kitlesi olan “Hayat Bilgisi” dizisinde Süzme ve “Acemi Cadı”da Toygar karakteriyle hafızalara kazındı. Kariyerinde birçok dizi bulunan Yılmaz, oyunculuğu neden seçtiğini şöyle anlatıyor:
“Orta sınıfta yer alan, bakış açıları şahane ve kendileri de iyi yetişmiş bir ailenin çocuğuyum.
Büyüdüğüm zaman boyunca, kendi fikirlerimi ve bakış açılarımı edinmemi teşvik eden, yaptığım her hatayı ya da elde ettiğim her başarıyı nasıl değerlendireceğimi öğreten bir ailem oldu.
İstanbul Üniversitesi’nde Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdim. Bu eğitim, oyunculuk hayatıma olumlu etki etti.
İlk defa sahneye çıktığımda 6 yaşındaydım. Çok sakin ve sessiz bir çocuk olmamdan ötürü, ailem beni tiyatro eğitimine başlattı. Tamamen ailemin mantıklı adımları sayesinde ben, ben oldum ve hayatım bu yönde ilerledi.”
Oyuncu, ilk profesyonel oyunculuk deneyimini “Hayat Bilgisi” dizisinde yaşadığını söylüyor:
“18 yaşından önce ufak işler yapmış olsam da ilk setim ‘Hayat Bilgisi’ydi. Sudan çıkmış balık gibi sete girdim ve işimle alakalı birçok şeyi orada öğrendim. Hayatımda kıymetli bir yeri vardır.”
Toygar sosyal medyada
yeniden ünlendi
Kaan Yılmaz, 2006 yılında Merve Boluğur ile “Acemi Cadı”da rol aldı: “Orada canlandırdığım Toygar’ın her şeyi komikti. Toygar her haliyle yanlış ama insan olarak doğru olmaya çalışan biri. Ara ara sosyal medyada Toygar’la alakalı görüntüler ve klipler paylaşılıyor. O görüntüleri izleyince gülmeye başlıyorum.”
Karakterin neden bu kadar sevildiğini ise oyuncu, şöyle dile getiriyor:
“Özgün olması, iyi yazılmış olması, sıkıntılı karakter olmasına rağmen izleyicide olumsuz hiçbir his yaratmaması, doğallığının içinde absürt olması...
Ama günümüz için en büyük sebebin, benzeri karakterlere dizilerde
yer verilmemesi olduğuna inanıyorum. Kaşları çatık adamlar ve yataktan makyajlı kalkan kadınlar görmekten bıkmadınız mı?
Sizi güldüren ne kadar iş izleyebiliyorsunuz?
16 sene önce oynamış bir dizinin günümüzde hâlâ sayılması kesinlikle büyük bir başarı.”
Yılmaz, rol arkadaşı Merve Boluğur ile ilgili, “Merve ile arada karşılaşıyoruz tabii ki. Sette genel olarak rahat, eğlenceli, huzurlu ve yaratıcı bir ortam vardı. Sanırım bu, dizinin ve karakterlerin başarılı olmasının ana sebebidir” diyor.
Sokakta hâlâ canlandırdığım
karakterlerin adlarını söylüyorlar
Kaan Yılmaz, “Bir kitle için gençlik dizilerinin yüzüsünüz. Canlandırdığınız bu karakterler sizin hayatınızda neleri değiştirdi?” sorusuna şu yanıtı veriyor:
“Beni bu şekilde gören herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Hâlâ paylaşımların bana ulaşması ve güzel mesajlar iletmeleri tabii ki gururumu okşuyor ve mutlu ediyor. Bir kitle için gençlik dizilerinin yüzü olduğumu düşünmüyorum yine de...
Unutulmayan başka yapımlar ve başka karakterler de var nihayetinde. Canlandırdığım her karakter bana tecrübe sağladı ve ilerleme anlamında hayatımı değiştirdi. Hayatta herhangi bir alanda attığınız her adımın size olumlu etkisi olduğunu savunuyorum.”
Yılmaz, sokakta kendisine hâlâ canlandırdığı eski karakterlerin adlarıyla seslendiklerini söylüyor:
“Komik de oluyor aslında. Beni tanıyıp ismimi bilemeyen ya da hatırlayamayan insanlar doğal olarak karakter ismiyle sesleniyor. Bu şekilde olsa dahi nezaketlerini ve samimiyetlerini esirgemedikleri için herkese teşekkür ederim.”
“KADIN iSTERSE”
batırdığım ilk işimdi
Kaan Yılmaz, Hülya Avşar ve Cihan Ünal’ın rol aldığı, 2004’te yayınlanan “Kadın İsterse” dizisinde de oynamıştı. Yılmaz, o dizideki rolüyle ilgili bir itirafta bulunuyor: “Kadın İsterse, en verimli tecrübelerimden biriydi. Çünkü en kötü oynadığım ve batırdığım işimdi. ‘Hayat Bilgisi’ sonrasında bir sit-com işine başlamak beni yine sudan çıkmış balık konumuna taşımıştı. Oradan asla unutmadığım anım, Cihan Ünal’la. Sabah stüdyoya gelmiştim. Ünal, bana ‘Günaydın’ dedi. Ben de karşılık verdim. Ancak, Cihan Ünal bana yaklaştı, baş ve işaret parmaklarıyla iki yanağımı çekiştirip yüzüme bir gülümseme kondurdu, ‘Alabildiğine gülümseyerek bir daha günaydın’ dedi. Arkadaşlarına selam verirken gülümsemenin önemli olduğunu öğretti.”
Resim, müzik ve
mozaik yapıyorum
Kaan Yılmaz, uzun bir süredir setlerden uzak. İstanbul’da yaşayan 34 yaşındaki oyuncu, şimdi neler yaptığını şöyle anlatıyor: “Şu aralar resim, müzik, mozaik yapıyorum. Yeni bir şeyler üretmeye çaba harcıyorum. Projeler üstüne görüşüyorum. Bu sene, eğlenceli bir karakterle izleyici karşısına çıkmak istiyorum. Aramız çok açıldı ve ben de özledim.”
Yılmaz, yaptığı müziği şöyle tarif ediyor: “Rock müzik yapıyoruz özünde. Şarkılarımızın hepsinin bir hikaye temeli üzerinde bir şeyler anlatmasını seviyoruz.”
Oyuncu, “Rol aldığınız dizilerin döneminde sosyal medya şimdiki gibi güçlü olsaydı, çok farklı mı olurdu?” sorusuna şu yanıtı veriyor:
“Ara ara düşündüğüm ve fikir yürüttüğümüz konulardan biridir bu. Sosyal medyanın muazzam bir etkisi var.
2010 yılına kadar olan dönemde günümüzün şartları olsaydı, hepimizin hayatları çok daha farklı olurdu. Bu farkın iyi ya da kötü yönde olması ayrı bir tartışma konusu.”
Şanslı bir oyuncuyum
“Dizilerde çok farklı karakterleri canlandırdım. Bu konuda şanslı bir oyuncuyum. Rol aldığım gençlik dizilerinin sevilme nedeni, çekişmelerin bile tatlı olabileceğini göstermeleriydi. Hırs, entrika, kavga, ters köşe gibi konu başlıkları olmadan da eğlenilebiliyor. Sonuçta dizi, izleyip hoş vakit geçirdiğiniz, eğlendiğiniz bir yapımdır aslında.”