Jennifer Aniston:İnsanlar beni mutsuz sanıyor

◊ İnsanların sizin hakkınızdaki önyargılarını ve sözlerini dikkate almadan yaşıyorsunuz... Nedir bu işin formülü?

- Çocukken tek hayalim oyuncu olmaktı. Yaptığımız büyük ve zorlayıcı bir iş.

Devam ettirmek, ayakta durmak, iyi iş çıkarmak, zamanla işinde daha iyi olmak, işi aynı heyecanla yapmak, aynı yaratıcılığı hissetmek... Hepsi zor şeyler. Bir müddet sonra oyuncu olarak rolü yapmak ve kenara çekilmek yetmiyor. İşin mutfağını ve kapalı kapılar ardındakileri merak etmeye başladım.

Yeni şeyler keşfettikçe daha çok doyuma ulaşıyorum. Beni mutlu eden şeyler bunlar. Onlara kanalize oluyorum.

◊ Peki, insanların sizin hakkınızda hüküm vermesi, özel hayatınızın tüm dünyada konuşulması... Nasıl başa çıkıyorsunuz bu durumla?

- Kararlılıkla. Ben bu yolu seçtim. Tanımadığım insanların yerleşmiş ve kalıplaşmış önyargılarını görmezden geliyorum.

◊ Ne zaman ulaştınız umursamama seviyesine?

- Tanımadığım insanların benim hakkımdaki yargılarını dinlemeyi bıraktıktan sonra. Gerçi insanlardan gelen mermilerden kaçmak her zaman mümkün olmuyor.

Duyuyorsun, okuyorsun... Önemli olan kendini bilmek. Kim olduğunu biliyorsan, ne yaptığını biliyorsan hiçbir şey yoluna çıkmıyor. Yol kenarlarına düşüyor. Çünkü hiçbir dayanağı olmayan görüşlerin etkisi olmuyor.

◊ İnsanların hakkınızdaki en yanlış yorumu ya da fikri hangisiydi?

- Mutsuz olduğum ve mutsuz yaşadığım zannediliyor. İnsanların önüne masal kitabı sunmadığım için beni mutsuz zannediyorlar.

Basitçe cevap vermem gerekirse doğru değil.

◊ Hollywood sizi nasıl şekillendirdi ya da değiştirdi?

- Şöhreti sevmiyorum. Şöhretten kaynaklanan                 negatiflikten hoşlanmıyorum. Düşünecek olursak yaptığımız tek şey işe gitmek, ilham vermek, insanları heyecanlandırmak ve bir şeyler yaratıp sunmak.

Bir nevi insanları eğlendirmek için çalışıyoruz.

Ayrıca negatifliğin, yargılamanın son yıllarda daha da arttığını düşünüyorum. İnternet mi dersin yoksa insanlar mı dersin bilmiyorum. Yüzünü görmediğimiz insanlar, içlerindeki mutsuzluğu ifade edecek platforma sahipler artık.

Büyük olasılıkla kendilerini rahatlatmak için başkaları hakkında olumsuz şeyler yazıyorlar. Rahatladıklarını da zannetmiyorum ama bu durum kanser gibi yayılıyor...

◊ Yıllar geçiyor, güzelliğinizden hiçbir şey eksilmiyor. Güzellik sizin için nedir?

- Güzelliğin zamana göre değişen, inişli-çıkışlı anlamları olabiliyor. Bana güzellik ikonu denildiğinde içimden güldüm. Çünkü kendimi hiçbir zaman ifade ettiğin şekilde görmedim.

Güzellik kendini nasıl hissettiğinle alakalı. Kendimi korkunç hissettiğim anlarım oldu. Yeterince güzel hissetmediğim anlarım oldu. İyi hissetmediğim anlarım da oldu. Hatta hiçbir şey değilmişim gibi hissettiğim bile oldu.

Bu dönemlerden geçmek zorundayız galiba. Her şeyin sonunda daha güçlü oluyoruz. Ama soruna geri dönersem, güzellik benim için güzel hissettiren şeylerin bir yansıması...

◊ Neler size kendinizi güzel hissettiriyor?

- Sevdiğim insanlar, sahip olduğum hayat, iyi saçlar...

 YENi DiZiMDE HABER SUNUCUSUYUM

 ◊ Televizyonda efsane diziniz “Friends”i görünce izliyor musunuz yoksa kaçıyor musunuz?

- Kaçıyorum! Şaka bir yana seviyorum. Denk geldiğimde izliyorum. Eski bölümlerini unutmuşum, o yüzden merak ediyorum. “Friends” harika bir işti. İzlerken beni hâlâ mutlu ediyor.

◊ Bir gün “Friends”in devamı gelir mi? Ya da sinema filmi olur mu?

- Her zaman açık olduğumu dile getirdim... Eğer yaparlarsa “Friends”deki rol arkadaşlarıma asla sırtımı dönmem.

◊ Bugünlerde sizi neler mutlu ediyor?

- Yeni başlayacağım dizi ve Netflix’teki filmim “Dumplin”.

◊ Yeni diziniz hakkında biraz konuşabilir miyiz?

- New York’ta geçiyor. Talk show’ların, gündüz kuşağındaki programların arka planında olan bitenleri anlatan bir dizi.

◊ Sizin rolünüz nedir?

- Haber sunucusuyum.

SAFARiYE GiTMEK iSTiYORUM

 ◊ Güzel bir kutlama ile 50 yaşına girdiniz...

- Evet. Aslında uyandığımız ve sağlıklı olduğumuz her günü kutlamamız gerek.

Tabii ki kilometre taşlarını kutlamayı seven bir insanım. Bunlar çekinmeden kutlamaya değen günler. Bazen derin düşüncelere dalıyorum; neredeyim, neler yaptım, neler yapamadım...

Neden bilmiyorum ama arada geliyor aklıma bu düşünceler. O yüzden her yeni yaşta gitmediğim ülkelere gitmek istiyorum. Bu dilekleri sürekli tekrar ediyorum ama eninde sonunda yapacağım.

◊ Gitmeyi hayal ettiğiniz belli bir yer var mı?

- Safariye gitmek istiyorum.

 “MURDER MYSTERY”NiN ÇEKiMLERi RÜYA GiBiYDi

 ◊ Bu yıl Netflix’te yayınlanacak filminiz “Murder Mystery”yi İtalya’da çektiniz...

- Rüya gibiydi... Como gölü, Portofino, Milano... Adam Sandler ve harika bir ekiple çalıştık. Onunla cinayet-komedi filmi çekmek müthiş zevkliydi. Adam’ın eşi Jackie ve çocuklar da bizimleydi. Harika vakit geçirdik.

◊ Son günlerde izlediğiniz ve sizi çok etkileyen bir film ya da oyun oldu mu?

- Billy Crudup’un tek kişilik şovu “Harry Clarke”ı izledim New York’ta. 80 dakikada 18 farklı karakteri canlandırdı. Son zamanlarda izlediğim en sıra dışı şovdu.

ME TOO BiRÇOK ŞEYi SU YÜZÜNE ÇIKARDI

◊ Dizide Me Too hareketiyle ilgili şeyler görecek miyiz?

- Diziyi yaratıp sunduğumuzda Me Too henüz başlamamıştı. Tüm olanları eklemek istiyoruz.

◊ Me Too hareketini en çok destekleyen oyunculardan birisiniz. Hareketin şimdiki durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Hareketle gelen değişimi insanların birbiriyle etkileşiminde bile görmek mümkün. Bence her hareket bir müddet agresif devam eder... Me Too iyi ilerledi ve harika sonuçlar doğurdu. Uzun yıllar saklı yaşanan birçok şeyi su yüzüne çıkardı. Kadınların obje olarak görülmesi, güç sahiplerinin istedikleri gibi davranabilmesi gibi şeyleri artık eskisi gibi görmüyoruz. Bu durum daha da iyiye gidecek.

◊ TV’nin en yıldızlarından birisiniz. Peki sizin TV ile aranız nasıl?

- Haberleri çok izlerim. Belgesel izlemeyi çok severim. İzleme alanım genellikle mutfak. Sandalyelerim oldukça rahat... Mutfağımda e-mail’lerime cevap verirken bir taraftan haberleri izlerim ya da herhangi bir belgesel açık olur.