Güncelleme Tarihi:
Nazlı Ilıcak’la sohbetine çocukluk yıllarını anlatmakla başlayan Gülriz Sururi, “Acı dolu ve yalnız bir çocukluk yaşadım. Babam, 4 amcam ve 2 yaşlı büyükanne arasında geçti çocukluğum. Ama o çocukluk galiba bugünkü Gülriz’in oluşumunda büyük bir etken oldu” dedi.
Usta tiyatrocu, annesini çok küçük yaşta kaybettiğini de sözlerine ekledi: “Annemi safra kesesi enfeksiyonu nedeniyle çok erken kaybettik. Çok değerli bir tiyatrocuydu, ilk primadonna’ydı. Onun öldüğünü 6 yaşıma kadar benden sakladılar. ‘Almanya’ya plak doldurmaya gitti’ dediler. Öldüğünü garip bir şekilde öğrendim. Bir gün beni anneannem aldı ve parka götürdü. Parkta otururken bir Rum hanım, anneanneme annemi sordu. Anneannem de ‘petane’ dedi. O sözcüğü aklımda tuttum ve bir gün Balıkçı Niko’ya sordum. Böylece annemin ölmüş olduğunu anladım. Babamı ise çocukken hiç göremezdim. Çünkü o tiyatro yapıyordu. Bana ‘seni görmeye geleceğim’ derdi ama hiç gelmezdi. Bana verdiği sözleri hiç tutmadı.”