Güncelleme Tarihi:
Bebek Cami’sinden son yolculuğuna uğurlanan sanatçı, 1933’te altı yaşındayken Kerem ile Aslı operetinde aldığı küçük rolle başladığı tiyatro hayatından, 27 yaşında kendi isteğiyle ayrılmıştı. Hayatını, Konyalı lokantalarının sahibi Nurettin Doğanbey ile yaptığı evliliğine adamıştı. Sahne dünyasında Heyecan Başaran fırtınası estiği yıllarda Karakolda, Kanlı Düğün, Karışık İş, Siyah Beyaz adlı tiyatro oyunlarının başrol oyuncusuydu.
ALAYLIYDI, OKULLU SANATÇI OLDU
1927’de Ankara’da doğdu ve 1951’e kadar hiç ayrılmadı. Tiyatro hayatının en önemli adımlarını bu şehirde attı. Babası İzzet Başaran, Dışişleri Bakanlığı’na tercümeler yapıyor, Radyoevi’nde çalışıyordu. Girit göçmeni babasının tiyatro tutkusu, Atina’da eğitim gördüğü yıllara dayanıyordu. Başaran da tiyatrocu olmasını, “Babamdan aferin almak için” diye açıklıyordu. Hafta sonu gecelerinde evden götürdükleri eşyalardan dekor yaptıkları sahnede babasıyla birlikte askeri erkânın karşısında piyeslerde oynadı. Annesi Asiye Hanım, şiddetle karşı çıksa da alaylı tiyatro sanatçısı Heyecan, Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’ne girdi ve 1950’de mezun oldu. Ankara Devlet Tiyatrosu’nda profesyonel oyuncu oldu. John Steinbeck’in Fareler ve İnsanlar adlı romanından uyarlanan oyunda başrolü aldı. Arthur Miller’in Satıcının Ölümü adlı oyununda yine başrol oynadıktan sonra Ankara’dan ayrılıp İstanbul’a yerleşti.
Heyecan Başaran’ın eşi Nurettin Doğanbey’in sağlık nedenleriyle katılamadığı cenazede kızı Ezher Ulusu, “Annem tiyatroyu çok erken bıraktı. Bugünün teknolojisi o yıllarda olsaydı, dünyaca ünlü bir sanatçı olurdu. Pek çok sanat dalıyla ilgilenmemizi istedi ama ‘tiyatroya hayır’ dedi. Sebebini de hiçbir zaman söylemedi” dedi.Cenaze namazında çok erken vedalaştığı sanat dünyasından hiç kimse yoktu.