Güncelleme Tarihi:
- Şükrü Özyıldız: Nasıl katıldın ekibe?
- Leyla Lydia Tuğutlu: Ferzan Özpetek ile Serra Yılmaz’ın, yeni bir proje için oyuncularla görüştüğünü duydum. Ben de görüşmeye gittim. Birkaç hafta sonra da filme dahil olduğum haberini aldım. Zaten Ferzan Özpetek’i yönetmen olarak çok severdim. Bütün filmlerini izlemiş, “İstanbul Kırmızısı”nı okumuştum. Yönetmen kimliği dışında da kendisine bir sempati duymaya başladım ve sanırım evrene böyle bir enerji yolladım. Onun üzerine bu film için teklif gelmesi çok güzel oldu. Sen nasıl dahil oldun ekibe? Benimle çalışacağın zaman ne hissettin?
- Şükrü Özyıldız: Ben dahil olduğum zaman sen de vardın zaten. Hikayeyi kabataslak haliyle menajerimden dinlemiştim. “Ferzan Özpetek seninle görüşmek istiyor” dendiğinde zaten söylenecek bir şey yoktu. Ekipte Belçim Bilgin, Buğra Gülsoy, Çağlar Çorumlu, Serkan Altunorak, Şebnem Bozoklu ve senin olduğunu öğrendim. İlk cümlem Leyla varsa ben oynamam oldu (gülüyor). Şaka tabii... Aksine çok mutlu oldum. Birkaç gün sonra okuma provasında seninle tanıştık.
- Leyla Lydia Tuğutlu: Daha önce bu ekipten kimseyle çalışmamıştım ben.
- Şükrü Özyıldız: Galiba bu ekipten kimse kimseyle çalışmadı. Şebnem ve Çağlar hariç.
ARTIK GERÇEK ANLAMDA İLETİŞİM KURMUYORUZ
- Şükrü Özyıldız: Bu filmi nasıl tanımlarsın?
- Leyla Lydia Tuğutlu: Güncel ve evrensel bir konu. İlişkilerin günümüzde ne hale geldiğini anlatan çok iyi bir film.
- Şükrü Özyıldız: Şu anda geldiğimiz noktayı işaret ediyor. İletişim enteresan boyutta... Fiziksel olarak orada olmadan her yerde bulunabiliyorsun. Bu da yalan söylemeyi olanaklı kılıyor.
- Leyla Lydia Tuğutlu: Gerçek anlamda iletişim kurmayı da zorlaştırmıyor mu bu durum?
- Şükrü Özyıldız: Zaten artık iletişim kurmuyoruz. Kendi kafamızda bir hayatımız var ve ona devam edebilmek için o an ne istiyorsak onu söylüyoruz. Artık insanlar dönüştü; zaaflarını yaşama şekli, istedikleri için başvurdukları yöntemler değişti.
ALTERNATİF TIPÇI TADINDAYIM
- Leyla Lydia Tuğutlu: Tebrik ediyorum seni, o müthiş yemekler arasında haftalarca kalıp da kilo almayan bir tek sen varsın.
- Şükrü Özyıldız: Sağ ol. Ama 21 yaşındayken çok ciddi bir sağlık sorunu yaşadım. Ondan sonra yaşam tarzımı değiştirdim, doğal tedavileri öğrendim. Botanik konusunda neredeyse uzmanlaştım. Hangi bitki neye yarar, mineraller, vitaminler derken ciddi bir dağarcığım oluştu. Alternatif tıpçı tadındayım.
BU FİLMDE TÜRK TEPKİLERİ VAR
- Leyla Lydia Tuğutlu: Çekimden önce “Perfetti Sconosciuti”yi izlemiş miydin?
- Şükrü Özyıldız: Setin son haftasına kadar izlemedim ama sonunda Ferzan’ı kıramadım. Sen?
- Leyla Lydia Tuğutlu: Beni neyin beklediğini görmek için izlemiştim.
- Şükrü Özyıldız: Uyarlamada hikaye bize daha yakın bir hale geldi. Türk tepkileri var içerisinde çünkü...
- Leyla Lydia Tuğutlu: Senaryoyu okuduğumda hoşuma gitti ama kafamda kuramamıştım. Filmi izledikten sonra oturdu. Oyuncu olarak Ferzan ve Serra’dan çok doğru tüyolar aldık.
- Şükrü Özyıldız: Oyunculuk anlamında birçok şey öğrendim tabii. BKM ve Ferzan Özpetek setiydi ama tam anlamıyla bir rahatlık hâkimdi. Normalde maddi kaygılar işin şeklini değiştirebiliyor. Burada kaliteden hiçbir şekilde ödün verilmedi. Çalışma koşullarımız insaniydi. Demek istenirse böyle de çalışılabiliyormuş. Sanat yönetimi muhteşemdi bu arada. Dekorda beğendiğimiz çok obje oldu. “Şunu almak istiyorum” diyordunuz, “Belçim Hanım’a gitti” diyorlardı, “Peki şu” diyordunuz “O da Belçim Hanım’a” diye cevap geliyordu. Çok güzel bir Medusa tablosu vardı, onda aklım kaldı bak.
SON 24 SAATTE YAŞANANLAR