Mutluluk nedir hiç bilmemişler... Ağır çekim gibiydi, ağzından salya akıyordu

BAZILARINI HAYRANLARI DA İLK KEZ DUYDU
Aynı zamanda her ikisi de geçmişlerine yani çocukluk yıllarına da uzandılar. Belki de hayranlarının ilk kez bu dava sırasında duydukları ayrıntıları açığa çıkardılar.

İKİSİ DE ÇOCUKLUK YILLARINDA HİÇ MUTLU OLMAMIŞ
Görüşüne göre her ikisinin de öyle mutlu bir çocukluğu olmamıştı. Birinin sürekli şiddet uygulayan bir annesi, diğerinin çocuklarının gözü önünde bile karakterinin bütün zayıflıklarını açıkça sergileyen bir babası olduğu kendi anlatımlarıyla ortaya çıktı.

ZOR YILLAR GEÇİRMİŞLER
Gelin Johnny Depp ve Amber Heard'ün anlattıklarını bir hatırlayıp onların nasıl çocukluklar geçirdiğini bir daha mercek altına alalım. Her ikisi de şu anda meslekleri sayesinde göz kamaştıran yaşamlar sürüyor olsa da aslında ne kadar zor yıllar yaşadıklarını hatırlayalım.

ALÇAK BİR SES TONUYLA HER ŞEYİ ANLATTI
Johnny Depp, eski eşi Amber Heard ile karşı karşıya geldiği duruşmalar sırasında çocukluğuna dair belki de bugüne kadar hiç anlatmadığı ayrıntıları gözler önüne serdi. Alçak bir ses tonuyla konuştu Depp o anlarda. Anlatımıyla zorlu geçen çocukluğuna dönerken mesafeliydi ama aynı zamanda samimiydi de...

"HİÇ KİMSENİN OLAMAYACAĞI KADAR ZALİM OLMA YETENEĞİNE SAHİPTİ"
Depp'in duruşmalarda altını çizdiği ayrıntı, üç kardeşinin de babasının da annesinin zorbalığı altında olmasıydı. "Evimizde güvenliğin hiçbir türü yoktu. Yapabileceğimiz tek şey "ateş hattının dışında" durmaktı" diye konuştu. Annesinin, önceden tahmin edilemeyecek davranışlar sergilediğini anlattı Depp sonra da sözlerini şöyle sürdürdü: "Aramızdan hiçbirinin olamayacağı kadar zalim olma yeteneğine sahipti."  Johnny Depp'in duruşmada ilgi çeken başka bir ilginç nokta da şuydu: Aktör, belli bir yaşa gelinceye kadar annesinin bu davranışlarının normal olduğuna inandığını söyledi.

Tam adı John Christopher Depp II olan ünlü oyuncu. Betty Sue Palmer ve John Christopher Depp'in oğlu olarak dünyaya gözlerini açtı. Dört çocuklu Depp çiftinin en küçük evladıydı oyuncu. Annesi garson olarak çalışıyordu, babası ise inşaat mühendisiydi. Aile, Depp'in dünyaya geldiği Owensboro, Kentucky'de çok uzun süre yaşamadı. Johnny Depp henüz 7 yaşındayken Florida'ya taşındılar.

BİR YILA YAKIN BİR MOTELDE YAŞAMIŞLAR
Depp işte o yıllardaki yaşam biçimlerini de duruşmada anlattı. Annesi Betty Sue Palmer'ın huzursuz kişiliği nedeniyle sık sık taşındıklarını söyledi. "Sürekli taşınırdık... Etrafımızda her zaman yeni çocuklar olurdu. Ve bu memnuniyet verici bir durum değildi" diye konuştu Johnny Depp. Aktör, henüz 7 yaşındayken annesi ve kardeşleriyle birlikte Kentucky'den Florida'ya taşındılar. O süreçte de neredeyse bir yıl boyunca bir motelde hayatlarını sürdürdüler. Bu durum, Johnny Depp bir iş buluncaya kadar böyle devam etti. Aktörün anlattığına göre o süreçte de çok rahat bir hayatları olmadı. Annesinin beklenmedik tacizlerinden ailedeki herkes nasibini alıyordu, buna babası da dahil.

Annesinin ev içinde kendilerine karşı tavırlarını da şöyle anlattı Johnny Depp: "Fiziksel şiddet, duygusal taciz. Bu sürekliydi... Annem yürür giderdi ve siz de kendinizi korurdunuz. Çünkü neler olduğunu bilemezdiniz." Onun annesini tanımladığı iki kelime ise şöyle: "Şiddetliydi ve acımasızdı."

KÜL TABLASI ATMAKTAN, TOPUKLU  AYAKKABIYLA KAFAYA VURMAYA KADAR
Aktörün anlattığına göre annesinin uyguladığı fiziksel şiddetin sınırları ya da içeriği de her seferinde farklı olurdu. Bunun boyutunun da "kendisine kül tablası fırlatılmasından, kafasına topuklu ayakkabıyla ya da telefonla vurulmasına" kadar uzandığını gizlemedi duruşma sırasında. 

'FİZİKSEL ACIYA DAYANMAK KOLAYDI'
Johnny Depp geçmişte kalan yıllarını anlatırken fiziksel şiddetin, anneleri tarafından uygulanan sözlü ya da duygusal tacizin yanında hiç önemi olmadığını vurguladı. Oyuncu "O tokatlar yada vurmalar sadece kabullenmeyi ve başa çıkmayı öğrendiğiniz fiziksel acılardı" dedi. Fakat kendisini en çok sözlü tacizlerin etkilediğini sözlerine ekledi: "Bu sözlü ve psikolojik şidddet bize vurmasından daha kötüydü.

Depp doğduğunda bir gözünde "göz tembelliği" sorunu olduğunu da söyledi. Bu yüzden annesinin kendisiyle dalga geçtiğini de saklamadı: "Beni bazen tek gözlü diye çağırırdı. Ya da küçük düşürüp aşağılayacak başka bir kelimeyle."

 BABASININ SOĞUKKANLI OLDUĞUNU SÖYLEDİ
"Betty Sue" diyerek yani adıyla söz ettiği annesinin, babasına karşı da nazik olmadığını ve sert davrandığını anlattı Johnny Depp. Üstelik de çocuklarının önünde. Fakat babasının, annesinin bu tavırlarına karşı inanılmaz şekilde sakin ve sabırlı kaldığını sözlerine ekledi. Annesi canını yakarken babasının sadece karşısında durup bakışlarını karısına diktiğini anlattı ünlü oyuncu. Depp "Babamın, kontrolünü kaybedip anneme bağırdığı, saldırdığı ya da vurduğu hiçbir an olmadı" diyerek sözlerini sürdürdü. Sonra da şunları ekledi: "Babam beyefendiliğini hiçbir zaman bozmadı. En fazla duvarı yumruklardı.

'BABAMIN NASIL DAYANDIĞINI MERAK EDERDİM' 
Johnny Depp, annesinin tüm ailesine uyguladığı şiddetle ilgili olarak henüz beş yaşında bir çocukken bile düşündüğünü söyledi duruşmada: "Beş yaşında bir çocuk olarak babamın buna nasıl dayandığını merak ederdim. Onun neden annemi terk etmediğini de. Babam sakinliğini ve soğukkanlılığını koruyabiliyordu. Çocuklarıyla ilişkisini koruyabiliyordu." Johnny Depp, bu sözlerinin ardından babasını "İyi bir adam" olarak tanımladı. 

Duruşmada Johnny Depp'in ablası Christie Dembrowski de tanık olarak dinlendi. 61 yaşındaki Dembrowski, ifadesini verirken hem kendisi gözyaşlarını tutamadı hem de kardeşi Johnny çok duygusallaştı. Christie Dembrowski, küçükken annelerinden duygusal ve fiziksel şiddet gördüklerini anlattı. Dembrowki, annelerinin gergin bir kadın, buna karşılık babalarının ise kibar ve sakin bir insan olduğunu anlattı. Depp'in ablası, anne ve babalarının tamamen farklı kişilik yapılarına sahip olduğunu da sözlerine ekledi. Aktörün ablası, çocukluklarına dair sözlerini sürdürürken duygusallaşan Depp bakışlarını yerden kaldırmadı. Christie Dembrowski, kendisine yöneltilen "Anneniz Johnny'e hitap ederken bir takma isim kullanır mıydı?" sorusuna da şöyle yanıt verdi: "Tek gözlü" onun en sevdiği takma isimdi. Çünkü Johnny büyürken doktorlar gözlerinden birinde göz tembelliği olduğunu söylemişti. O yüzden de o gözünün normal fonksiyonlarını yerine getirmesi için sağlam gözünü kapatmışlardı bir süre için." Dembrowski, annesinin kendilerine taktığı bu isimlere alıştıklarını ve hayatlarının normal bir parçası olarak gördüklerini de sözlerine ekledi. Christie Dembrowski, annelerinin kendilerine fiziksel şiddet uyguladığını yani dövdüğünü de belirtti. Fakat kendisinin sorun çıkarmamak ve cezalandırılmamak için dikkatli davrandığını de söyledi. Christi Dembrowski, annesi kendisini dövdüğü zaman Johnny'nin de bütün çocuklar gibi ağladığını ifade etti.

'ANNEMİ TERK EDEREK EN DOĞRU OLANI YAPTI'
Çocukluk ve yetişkinlik çağlarında annesinin yaptıklarını ayrıntısıyla anlatan Johhny Depp, sonunda ebeveyninin, 1978 yılında, kendisi 15 yaşındayken boşandıklarını sözlerine ekledi. O sırada babasının artık bu şekilde yaşayamayacağını söylediğini de belirtti. Depp, adını taşıdığı babasıyla ilgili çarpıcı bir yorumda da bulundu duruşmadaki tanıklığı sırasında. Her ne kadar babasını "kibar, sakin ve utangaç bir adam" olarak tanımlasa da ailesini terk ettiği için onun bir yanının "korkak" olduğunu düşündüğünü de gizlemedi. Oyuncu, ilerleyen yıllarda bu fikrini değiştirdiğini de saklamadı. "Babam, annemi terk ederek kendisi için en doğru olanı yapmıştı" dedi.

'ANNEMİN AĞZINDAN SALYALAR AKIYORDU'
Babasının kendisinden ayrılmasından sonra annesinin çok derin bir depresyona girdiğini de saklamadı duruşmalar sırasında Johnny Depp... O dönemde yaşadıkları korkunç bir olayı da şöyle anlattı: "Bir öğleden sonra uyuyakaldım. Sonra uyandım ve oturma odasına gittim. Annemi, sanki ağır çekimde sürünürken gördüm. Bir şeylerin yolunda gitmediğini biliyordum. Ağzından salyalar akıyordu."  Annesini öyle gördükten sonra hemen ambulans çağırdığını da sözlerine ekledi Depp. Sonuç olarak annesinin kendi canına kıymak için bir sürü hap yuttuğunu ve midesi yıkanarak kurtarıldığını söyledi. Ama hayatının geri kalanında asla eskisi gibi olmadığını da belirtti. Depp'in annesi Betty Sue Palmer, 2016 yılında hayata veda etti.

 Büyüdüğü aile ortamı nedeniyle hayatının da birçok yaşıtından farklı bir şekilde şekillendiğini hiç gizlemedi Depp. People dergisine 1994 yılında verdiği bir röportajda 12 yaşındayken sigara içmeye başladığını, bakirliğini 13 yaşında yitirdiğini, 14 yaşına gelene kadar her tür uyuşturucuyu denediğini de saklamamıştı. Bazen annesinin psikolojik durumunu dengelemesi için doktorlar tarafından verilen ilaçları da gizlice alıp içtiğini de eklemişti.

OKULU BIRAKIP MÜZİK GRUBUNA KATILDI
Depp, 1978 yılında 19 yaşındayken The Kids adlı müzik grubuna katılmak için okulu bıraktı. Bazı ünlü grupların ön grubu olarak sahneye çıkan The Kids kendi çapında yıldızını da parlattı. Fakat Depp o sırada maddi olarak zor durumdaydı. Bu yüzden birkaç ay bir arkadaşının arabasında yaşadı. Bir pazarlama firması adına tükenmez kalem sattı.
�

ESKİ EŞİ SAYESİNDE HOLLYWOOD SERÜVENİ BAŞLADI
1983 yılında müzik grubuyla birlikte Los Angeles'a taşındı. O sırada Depp, grubun basçısı ve vokalistinin kız kardeşi Lori Anne Allison ile evliydi. Onun sayesinde, ünlü yönetmen Francis Ford Coppola'nın yeğeni olan Nicolas Cage ile tanıştı. Cage de Johnny Depp'i, Wes Craven ile tanıştırdı. Böylece Elm Sokağı'nda Kabus adlı kült filme giden yol açıldı. Depp bir şekilde filmde küçük bir rol üstlendiğinde 20 yaşındaydı. O küçük rolün ardından da bugünlere geldi. Amber Heard'ün kendisine şiddet uyguladığı iddialarıyla sarsıntıya uğrayan kariyeri 1980'lerin ilk yarısında bu şekilde başlamış oldu.

2020 yılında The Sun gazetesine açtığı ‘iftira’ davasını kaybeden ve eski eşi Amber Heard’e şiddet uyguladığı mahkeme tarafından kabul edilen Johnny Depp, önemli rollerinden birini üstlendiği Fantastik Canavarlar serisindeki Gellert Grindelwald rolünden ayrıldı. Depp, kadrodan ayrılmasının yapım şirketi tarafından istendiğini de açıkladı. Yani bir anlamda yeni filminden kovulmuş oldu. Bu durum da bazı eleştirmenler ve avukatlar tarafından "Depp'in Hollywood'daki kariyeri bitti" diye yorumlandı. 57 yaşındaki oyuncu konuyla ilgili yaptığı açıklamada: “Warner Bros. tarafından Fantastik Canavarlar’daki Grindelwald rolümden istifa etmemin istendiğini, buna saygı duyduğumu ve bu isteği kabul ettiğimi bilmenizi isterim. Son olarak şunu söylemek istiyorum, İngiltere’deki mahkemenin gerçeküstü kararı doğruyu söyleme mücadelemi değiştirmeyecek. Kararlılığım hala güçlü ve aleyhimdeki iddiaların yanlış olduğunu kanıtlamaya niyetliyim. Hayatım ve kariyerim bu şekilde tanımlanmayacak” diye yazdı.

ONUN ÇOCUKLUĞU DA FARKLI DEĞİLDİ
Bu arada Depp'in eski eşi Amber Heard'ün çocukluğunun da çok mutlu geçtiğini söylemek zor. O da çocukluk döneminde bazı travmalar yaşadığını gizlemedi. Heard, 2020 yılındaki duruşmalardan birinde, babası David'in annesi Paige'e yönelik şiddet eğilimi olduğunu anlatmıştı. "Biz büyürken babam anneme karşı şiddet uygulandı. Birbirlerini severlerdi ama babam, annem ölünceye kadar ona şiddet uyguladı" diye konuştu. Oyuncu, babası David'in bir türlü çözülemeyen bir alkol ve uyuşturucu bağımlılığı sorunu olduğunu ama buna rağmen onu çok sevdiğini de ifade etmişti.  

ANNE ACISI
Heard'ün annesi 2020 yılının mayıs ayında hayata veda etti. Bu onun için büyük bir yıkım oldu. Aynı yılın ekim ayında da artık hayatta olmayan annesinin doğum günün kız kardeşiyle birlikte kutladı Heard. Kız kardeşiyle birlikte açık havada annesinin doğum günü için bir anı köşesi oluşturan Heard, o sırada çekilen fotoğraflarını da sosyal medya sayfasından paylaştı. Heard "Dün annemin doğum günüydü. 'En zoru ilkidir' derler. Umarım bu doğrudur" diye yazdı.