Güncelleme Tarihi:
◊ Merhaba, sizi en son “The Fate of the Furious” (Öfkenin Kaderi) filminde izledik. Vin Diesel, bu seride rol almayı çok istediğinizi söyledi, nedenini öğrenebilir miyiz?
- Neden olmasın? Ne kadar eğlenceli bir film. Vin’e hayranım. Onu çok seviyorum, seriyi seviyorum, araba kullanmayı seviyorum. Her ne kadar filmde bana araba kullandırmasalar da! (Gülüyor) Serinin filmlerini ne zaman izlesem içimden hep “Keşke ben de rol alsam” dedim. Vin de bu isteğimi yerine getirdi.
◊ “Hızlı ve Öfkeli” serisinde oynamayı istemeniz bana şaşırtıcı geldi açıkçası...
- İnan şaşıran yalnız sen değilsin. (Gülüyor) Farklı jenerasyondan oyuncuları izlemeyi ve onlarla karşılıklı oynamayı seviyorum. Şimdilerde de Naomie Harris beni çok heyecanlandırıyor. “Moonlight”taki performansı için söyleyecek söz bulamıyorum. Cambridge’li İngiliz kızın o role dönüşümü beni inanılmaz etkiledi. Aynı şekilde Keira Knightley de çok beğendiğim genç oyunculardan. İkisiyle de “Collateral Beauty”de (Gizli Güzellik) çalışma fırsatı buldum. Farklı jenerasyonlardan oyuncularla farklı türlerde filmlerde oynamayı seviyorum.
HER FIRSATTA SOLUĞU iTALYA’DA ALIYORUZ
◊ Çalışmadığınız zamanlarda nerede yaşıyorsunuz?
- Son zamanlarda İtalya bizim yaşamaktan en zevk aldığımız ülke oldu. İşimiz nedeniyle eşimle Los Angeles’ta çok zaman geçiriyoruz ama ne zaman takvimlerimiz boşalsa soluğu İtalya’da alıyoruz.
ZENGİN VE ÜNLÜ OLMAK HİÇ İLGİMİ ÇEKMİYORDU
◊ Kariyerinizin en başına dönersek, neler söylemek istersiniz o günlere dair?
- Kariyerimin en başında tek hayalim tiyatro oyuncusu olmaktı. Zengin ve ünlü olmak ya da filmlerde rol almak hiç ilgimi çekmiyordu. Kendini mesleğine adamış bir oyuncu olarak anılmak istiyordum. Çok idealist bir kızdım kariyerimin başlarında. Tabii sonrasında ben de zamanın değişimine ayak uydurdum. (Gülüyor)
◊ Bugünkü sinema sektörünü nasıl buluyorsunuz?
- Kariyerim boyunca piyasamızda birçok değişime tanık oldum ama en önemli gördüğüm gelişme kadınların artık film piyasasında daha fazla söz sahibi olması oldu. Benim başladığım dönem, erkek egemenliğinin olduğu maço bir dönemdi. Şimdi sette kadın elektrikçiler, mühendisler görüyorum. Sadece bizim piyasamızda değil, politikada, iş dünyasında, eğitimde, her meslekte kadınları daha aktif görmek bana mutluluk veriyor.