Güncelleme Tarihi:
◊ Savaş Özbey: Ebru Gündeş’in aşklarını komşu ülkelerden seçmesi ilginç. Resmen gitti İranlı, geldi Iraklı olmuş.
◊ Orkun Ün: Iraklı iş insanı, Ebru Gündeş’in her sahnesine gidiyormuş. Belli ki hayranı. Ama Ebru Gündeş aynı hataya bir kez daha düşer mi?
◊ Ömür Gedik: Aşk yaşadıklarına emin miyiz? Bana ısrarlı bir hayranı gibi geldi.
◊ Onur Baştürk: Aşk olduğunu sanmam. Daha çok çılgın hayranlık gibi. Ama her çılgın hayran günün sonunda galip çıkar bu durumdan. Yani karşı tarafın kalbine zorla girer.
Orkun Ün - Ömür Gedik - Savaş Özbey - Onur Baştürk
Aslında haklı
Mahmut Tuncer’in kızı Gizem Tuncer, “Parasız adam gereksiz adamdır, ben kimseye bakmam” çıkışıyla bu haftanın magazin gündemine damga vurdu. Gizem haklı mı sizce?
◊ Ömür Gedik: Kısmen haklı. Çalışmadığı, tembellik yaptığı için parasız olan, asalak gibi yaşamayı tercih eden adam gerçekten de gereksiz. Çalışsın, çok zengin olması ya da kadın parası yemesi önemli değil. Alın teri önemli yani, bendeki adamlık kriteri alın teri.
◊ Orkun Ün: Gizem’i eleştiren bir yazı yazdım ben. O sabah Gizem aradı, ne demek istediğini anlattı. Aslında kadın haklı. Sadece cümle seçimi yanlış. Sen ne anlatmak istersen iste, o cümleyi kurarsan altına üstüne bakmaz insanlar. Demek istediği şuymuş: “Ben tembel adam sevmem. Evde oturan, çalışmak istemeyen adamla olmaz. Benim üzerimden geçinen biriyle yapamam.” Buradan bakınca ben tarafımı Gizem’den yana seçiyorum arkadaşlar.
◊ Savaş Özbey: Bir zamanlar babası Mahmut Tuncer’in de Urfa sokaklarında buz ve darı sattığını hatırlatıp kendisini eleştirmiştim. “İyi ki annesi kendisi gibi düşünmüyormuş, yoksa bu üstün zekâdan mahrum kalacaktık” demiştim. Bana çiçek göndermiş Gizem Tuncer. Zarif bir tavır, en azından eleştiriye tahammülü olduğunu gösteriyor.
◊ Onur Baştürk: Sayenizde ilk kez ismini duyduğum bir ünlü. Ya da ünlü olma yolunda, bu tür laf cambazı çıkışlarla. Aslında bir yandan günümüzün ruhunu yansıtan bir yorumda bulunmuş. Parası yoksa flört ettiği adamın yanından jet hızıyla uzaklaşan kadınlar gerçekten var. Parayı bir güç, bir tavlama aracı olarak kullanıp kadınlar üzerinde bu şekilde egemenlik kurmaya çalışan erkekler de. Yani bu karşılıklı bir durum. Haklı mı haksız mı diye nefesimi yoramam ama sadece “evet varlar” diyeyim, geçeyim.
Niye sapık olsunlar?
Gizem Tuncer’in tartışma yaratan bir açıklaması daha oldu: “Tanımadığı kadınları Instagram’dan takip eden adamlar bana sapık gibi geliyor.” Hülya Avşar “Instagram’da vakit geçiren erkekler bana göre değil”, Buket Dereoğlu da “Instagram hesabı olan adamla evlenilmez” demişti. Haklılar mı?
◊ Orkun Ün: İşte burada “Bir dakika!” derim Konsey! Artık Instagram’dan dostluklar, ilişkiler kuruluyor. Hatta evleniyor yahu insanlar. Tanımadığım bir sürü insanı takip ediyorum ben sosyal medyada, bu durumdan da çok keyif alıyorum. Çünkü Instagram doğası gereği sizi buna zorluyor. Sapıklık falan yok ortada abartmayalım. Sosyal medya üzerinden erkekleri kategorize etmeyi de bırakalım.
◊ Onur Baştürk: Ben en çok bir durumu ya da olayı gereğinden fazla yargılayandan korkarım. Çünkü en başta yargılayanın kendisi o durumu ya da olayı bizzat yaşamaya devam ediyor, vazgeçemiyordur. Tutkunu olmuştur. Instagram bir flört alanı aynı zamanda, doğru. Demek ki bu isimler de orada flört etmeyi seviyor, nokta.
◊ Savaş Özbey: Eskiden hiç tanımadıkları artistlerin resimlerini, posterlerini toplar, röportajlarını, kartpostallarını falan biriktirirlerdi. E bu da onun günümüzdeki dijital hali. Niye sapık olsunlar?
◊ Ömür Gedik: Instagram hesabı olan erkeklere savaş açmaya gerek yok. Edebiyle sosyal medyasında takılan, o sayede iş ve sosyal hayatına renk katan çok insan var. Ama Instagram’dan tanımadığı kadınları takip edip beğeniler, öpücükler, gülücükler atan ya da DM’den yürüyen adamlar gerçekten de yaramaz. Uzak durmakta fayda var.
Her şey dozunda güzel
Ziynet Sali ve Madonna’nın son sosyal medya paylaşımlarıyla filtre tartışması yeniden alevlendi. Sayıları giderek artan filtreler insanları tanınmaz hale getiriyor. Filtresiz bir yaşam mümkün mü? #nofilter (filtresiz) akımı başlarsa ya da Norveç’teki gibi filtre düzenlemesi gelirse, ünlüler ve filtre bağımlıları ne yapar?
◊ Ömür Gedik: Her şey dozunda güzel. Hiç olmamasını konuşmayalım bile. Filtresiz bir yaşam sosyal medya kullanıcıları için artık imkansız. Ama doz kaçınca komik duruma düşülmüyor değil. Filtreyi tamamen ortadan kaldırmak değil de abartılı filtrelerin yasaklanması iyi olabilir.
◊ Orkun Ün: Olmaz ki Konsey. Yasaklanamaz filtre. Karışmasınlar filtrelere. Bir filtre zevkimiz var, rahat bıraksınlar bizi. Zaten abartanlar hemen kendilerini belli ediyor. Mesela Ziynet Sali. O ne faciaydı öyle!
◊ Savaş Özbey: Ufak tefek dokunuşlar, kişinin kılığına kıyafetine dikkat etmesi gibi olumlu bir davranış. Ama her şey dozunda güzel. Madonna ve türevi filtre bağımlılarını Yeşilay’a havale etmek lazım. Hashtag: Bırakabilirsin.
◊ Onur Baştürk: Filtre gerçekten kendiliğinden botokslu gösteriyor insanları. Ama bağımlısı olan da çok. Ben bakamıyorum filtreli hallerine.
Türkiye’de olsaydı?
David Beckham, İ-D dergisine kapak olan oğlu Cruz’un fotoğraflarını sosyal medyada “Gurur duyuyorum” notuyla paylaştı. Fotoğraflara yorumlarınızı alalım.
◊ Onur Baştürk: Çok beğendim fotoğrafları. Yeni bir popüler figür geliyor.
Kapak da nefis. Türkiye’de yaşıyor olsaydı elbette David’e “Nasıl babasın?” filan derlerdi herhalde.
◊ Ömür Gedik: Bizdeki ünlülere olumsuz, iğneleyici ve eleştiren yorum yazma çılgınlığı sanırım başka hiçbir ülkede yok. Ben bazı iletilere sırf yorum okumak için bakıyorum.
Bu arada oğlu için yaptığı “gurur duyuyorum” yorumu alkışı hak ediyor.
◊ Orkun Ün: Cruz objektif karşısına geçmiş ve babası Beckham’ın zamanında verdiği pozların benzerlerini vermiş. E güzel.
Benlik hiçbir sorun yok Konsey.
Fakat dünya basınındaki tepkileri okudum, “Aynı fotoğrafları bir kadın çektirseydi” gibi laflar edenler olmuş.
◊ Savaş Özbey: Babasının aynı fotoğrafçı Steven Klein’ın objektifine 22 yıl önce verdiği iç çamaşırlı poz düşünülürse, “Babasına bak, oğlunu al” diyenler çıkabilir ama çıkmasın.
Annesi-babası gurur duyduklarını açıklasa da 17 yaşında bir çocuğun iç çamaşırıyla bu şekilde dergi kapağında olması doğru değil.
Aynı şey bir kız çocuğuna yapılsa ayağa kalkacak insanların bunu alkışlaması çok garibime gidiyor.
Sonu evlilik olabilir
“Bizden artık geçti” diyen Hülya Avşar, uzun yıllar süren yalnızlığına işadamı Cemal Güzelci ile son verdi. Güzelci, 2 yıl boyunca Avşar’ın peşinden koşmuş. Ünlü sanatçıyı yalnızlığından döndüren işadamının sırrı sizce ne? Bu ilişki nereye gider?
◊ Savaş Özbey: “Cemal” zaten yüz güzelliği demek. Beyefendinin soyadı da “Güzelci”. Hülya Avşar’a pervane olmasında şaşılacak bir durum yok. İsmiyle müsemma diye bir söz var...
◊ Ömür Gedik: Cemal Bey istikrarlı ve ısrarlı olunca hedefine ulaşmış sanırım.
Gelip geçici bir heves değil de gerçek ilgi her kadını etkiler. İlk düğüm çözülmüş, “Bizden artık geçti” diyen Hülya, “Neden olmasın” moduna geçmiş.
◊ Onur Baştürk: Adamın sırrı ne, bilemem. Ama Hülya Avşar adına sevindim. Yalnızlığı da güzeldi ama aşkla daha güzelleşir hayatı.
◊ Orkun Ün: Hülya Avşar uzun süren bir orucu bozuyorsa vardır bir bildiği. Çok incelemiştir, çok düşünmüştür ve öyle karar vermiştir. Cemal Güzelci’nin işi de zor, Hülya Avşar bu saatten sonra yaş tahtaya basacak kadın değil.
Demek ihtiyaçları olan o duyguyu buldular birbirlerinde.
Fakat ilişki nereye gider bilemem, günümüzde her şey öyle çabuk tüketiliyor ki. Buna Hülya Avşar bile karşı koyamayabilir.
Elbisenin mesajı Kraliyet Ailesi’ne
Meghan Markle’ın Oprah Winfrey röportajı için giydiği siyah ipek elbise Fashion Müzesi tarafından yılın en iyi kıyafeti seçildi. Renk ve motif seçimi sizce de “en iyi” unvanını hak ediyor mu?
◊ Orkun Ün: Müze her yıl moda dünyasının önemli isimlerinin seçimiyle bir elbiseyi ‘yılın elbisesi’ seçiyor. Sonra da elbise sergiye çıkıyor. Bu sene seçilen elbiseye gelince... Bilemedim. Bana pek ‘şahane’ gelmedi. Ben mi göremiyorum inanın bilmiyorum ama çok sıradan değil mi?
◊ Ömür Gedik: Meghan Markle’ın Armani imzalı siyah elbisesinin üzerinde lotus çiçeği motifleri var. Markle’ın yeniden doğuş ve ruhsal aydınlanma anlamına gelen lotusu özellikle tercih etmesinin bu kıyafetin yılın kıyafeti seçilmesinde önemli rol oynadığı kesin. Sıradan bir elbise gibi görünse de anlam derinliği açısından en iyiyi hak ediyor.
◊ Savaş Özbey: Dazed dergisinin yayın yönetmeni İbrahim Kamara ve sanat direktörü Gareth Wrighton’nun müze için yaptığı bu seçim son derece yerinde. Üstelik Markle o çekim yapıldığı sırada hamileydi.
◊ Onur Baştürk: Bana biraz abartılı geldi yılın en iyi kıyafeti olması ama mesajı elbette Kraliyet Ailesi’ne yönelikti ve belki de bu yüzden çok konuşuldu.