Geceleri uyumakta güçlük çekiyorum

Dorchester Hotel’de bir araya geliyoruz Prince’le. Buluşma öncesi çevreme kulak veriyorum da neredeyse tüm otel onun geceleri artan sıra dışı taleplerini konuşuyor. Kuaförü sabaha karşı açtırması da bunlardan biri örneğin...
Derken Prince görünüyor kapıda... Şöhretinin büyüklüğüne rağmen son derece mütevazı...
Hatta içine kapanık bir hali var.
Konuşmaya O2 Arena’daki 21 konserlik inanılmaz maratonundan başlıyoruz. Daha kariyerinin başında “Purple Rain” ile Oscar kazanan biri olmasına rağmen son derece endişeli görünüyor.
“Ya kariyerinde düşüşe geçersen” diyorum. Sakince soruyordum çünkü dünyanın en önemli yıldızlardan birinin yanında oturmaya devam etmek istiyorum.
Tepki göstermiyor. Yanıtı da çok samimi oluyor: “Evet, bazen endişeleniyorum. Her zaman hayranlarıma çok fazla şey borçlu olduğumu düşünüyorum. Onları hayal kırıklığına uğratmamalıyım.”
Bir hit ya da başka bir başarıya imza atmadığı zaman mı insanları yüzüstü bırakacağını düşündüğünü soruyorum bu kez... “Evet, bunu çok sık hissediyorum” diyor.

ADIM HER ZAMAN ORADA OLACAK

Oysa üç hafta süren o 21 konserlik maratonunda yarım milyon insanın önünde tam 504 şarkı söyledi. O kadar beğenilmişti ki performansı, ona artık ‘dahi’ diyorlardı: “O 21 geceden sonra her şey değişti. Bunu benden sonra başka biri de yapsa hep benimle karşılaştırılacak. O2’de bu yıllarca konuşulacak, adım her zaman orada olacak.”
Prince’e gece yarısı otelde yaptığı fotoğraf çekimini de konuşuyoruz. Fotoğraflar kaleme aldığı kitap için çekiliyor.
Bu iş için gece boyunca ayakta olduklarını söylüyor: “Bu kitabı hayranlarıma hediye olsun diye hazırlıyorum. Özel anlarımı onlarla bir kitap şeklinde paylaşmak istiyorum. Yazın en iyi 21 gecesini görüntüleme çabasındayım.”
“İyi de neden bu kadar geç saatlerde yapıyorsun bu işi?” diye soruyorum.
Yüzüme garip bir şekilde bakıyor önce...
Kısa bir sessizliğin ardından yanıt geliyor: “Her zaman geceleri üretirim. Uyumakta güçlük çekiyorum. Özellikle de büyük bir performanstan sonra uyuyamam. Enerji dolu oluyorum, bu da beni saatlerce ayakta tutuyor.”




DOĞRU BESLENİYOR POZİTİF DÜŞÜNÜYORUM

Sağlıklı yaşamaya önem verdiğinden bahsediyor sonra...
(Bu görüşmeyi tekrar satırlara dökerken, tam da bu noktada içim burkuluyor. Sağlığına bu kadar dikkat ederken 58 yaşında evinde ölü bulunan bir star o!)
“Büyük bir turneyi hakkıyla tamamlayabilmen disiplinli olman şart. Doğru beslenmen, fit olman ve pozitif düşünmen gerekiyor” diyor ve ekliyor: “Benim burada yaptığımı yapabilmen için aylarca hatta yıllarca hazırlanmalısın. Vücudunu temizlemelisin çünkü ona ihtiyacın olacak. Her yönüyle sağlıklı yaşamı benimsemelisin.”
O sırada biri yanımızda gelip Prince’i çağırıyor. Telaşla ayağa kalkıyor: “Sohbeti böyle yarıda kesmek istemezdim ama uçağım kalkıyor. Turne bitti. Otele ayrıldığımı bile söylemedim daha...”
Sonra yürüyor. Giderken dönüp bana son bir kez gülümsüyor. Sanki birlikte bir sırrı paylaşmışız gibi...
Ve yoluna devam ediyor.

 

MICHAEL JACKSON’LA ORTAK NOKTASI ÇOK

Görüşmemiz sırasında konu Michael Jackson’dan açılıyor. Michael’ın annesi Katherine, Yahova Şahidi’ydi. Prince de öyle...
Jackson’ın oğlunun adı da Prince. İkisi de geceleri uyumakta zorluk çekiyor. Ortak noktaları çok...
Ayrıca iki ünlü ismin de yapım şirketleriyle savaşı var. Jackson Sony ile Prince ise Warner Brothers ile ters düşmüştü. Hatta Prince bu dönemle ilgili kendine “köle” ya da “Prince adıyla bilinen sanatçı” denmesini istiyordu. İki vakada da kavga yüzde alımı, vergi ve kontrolle sonuçlanmıştı.
O günleri anımsayınca dudaklarından su sözcükler dökülüyor: “Çok yorucu. Sana kendini nasıl hissettirdiklerini asla bilemezsin.
Bazen onlarla savaşmakla o kadar meşgul oluyorsun ki yaratıcılığın duruyor.”

WILL SMITH, PRINCE’İN ARDINDAN NELER SÖYLEDİ?

Will Smith, geçtiğimiz çarşamba, yani ölümünden bir gün önce Prince ile görüşmüştü. Belki de bu Prince’in son telefon görüşmesiydi...
Smith, ölüm haberi sonrası yaşadığı üzüntüyü attığı tweet’le ifade etti.
Peki başka neler söyledi?
Hepsi gelecek hafta...