Finansal durumu kötüydü çünkü onu kullanmışlar

Uzun yıllardır birkaç özel isim dışında kimse Muhammed Ali’nin özel hayatından haberdar olmadı. Parkinson teşhisi konduktan sonra, deyim yerindeyse Muhammed Ali Vakfı’nın sözcüsü Jimmy Walker, dördüncü eşi Lonnie Ali ve doktoru tarafından koruma çemberine alındı. Tam ortasında yer aldığı bu çekirdek grup, her yıl Arizona’da düzenlenen yardım yemeği dışında pek ortalarda görünmedi. Yakın çevresi, onun “en büyük” olarak kalması için çok çaba sarf etti.
Ben de Muhammed Ali ve eşi Lonnie ile, 1999’da düzenlenen ve yıldızlarla dolu olan yardım yemeklerinde tanıştım. Muhammed Ali, yemek boyunca çok konuşmamış, beni dinlemeyi tercih etmişti. Her dediğimi anlamış gibi gözüküyordu. Sonra gülümseyerek bana sarıldı.
Yıllar geçtikçe ünlü isimlerin yardım gecelerine katılımı azaldı. Bir gün Walker panik içinde beni aradı, “Rod Stewart’ı getirmeme yardımcı olur musun? Tony Bennett gecede yer alacaktı ama son anda iptal etti” dedi. Listemdeki birçok A sınıfı ünlüyü aramıştım ama hep programları vardı ya da vakıf kadar heyecanlı değillerdi. O gece sadece İtalyan sanatçı Andrea Bocelli katılmıştı.
Cuma günü Muhammed Ali öldüğünde her şey değişti. Will Smith’ten Mike Tyson’a ünlü ismin cenazesine katılmak için onlarca yıldız sıraya girdi!

ONUNLA EVLENECEĞİMİ EN BAŞTAN BİLİYORDUM

Çok değil birkaç ay öncesini hatırlıyorum. Lonnie’yle hazırladığım belgesel için görüşme yapmıştım. Yoldayken, “İleri derece Parkinson hastası efsanevi bir isimle birlikte olmak nasıl?” sorusu dönüp duruyordu kafamda.
Lonnie, “Ben bu teşhis konduktan sonra onunla birlikte olmaya başladım. Neyin içerisine girdiğimi biliyordum. Hâlâ neşeli anlarımız oluyor” demişti.
Lonnie 6 yaşındayken Muhammed Ali ile tanışmıştı. O zamanlar Ali 21 yaşındaydı ve onun fotoğraflarına bakmak Lonnie’yi gülümsetiyordu.
Lonnie “Bir bakıma onunla evleneceğimi her zaman biliyordum. Onu her zaman sevdim. Ve bir gün fark ettim ki ona aşık olmuşum” dedi o görüşmede. Konuşurken bir noktayı daha vurguladı: “Muhammed konuşmaz ama her şeyi anlar...” Bunu tahmin edebiliyordum, çünkü hastalığın son dönemlerinde konuşma ünlü boksöre acı veriyordu.


OBAMA’NIN BAŞKAN SEÇİLMESİ ONU ÇOK HEYECANLANDIRDI

Sohbet sırasında “Son yıllarda günleri nasıl geçiyor?” diye de sordum. Lonnie Ali’nin yanıtı “Basit. Uyanır, kahvaltısını yapar televizyonunu izler. Politika konusunda güncel kalmayı sever. Uluslararası ilişkilerle ilgilenir. Öğlen uykusuna yatar, uyanınca terapiye gider. Basit bir yaşam yani” olmuştu.
Peki, hangi an ya da olay onu heyecanlandırmıştı: “Barack Obama’nın başkan seçilmesi tabii ki. Hiç şüphesiz onun için muhteşem bir andı. O yaşarken bunun olacağını hiç düşünmemişti.”
Lonnie’nin hayatını hasta bir adama adaması bir anlamda beni duygulandırmıştı. Bunu söylediğimde şu yanıtı almıştım: “Geriye ne aldığıma da bir bak. Sevdiğim adamla yaşıyorum. Onun için önemli bütün anlarda yanındayım. Hiçbir zaman tanışamayacağım insanlarla tanıştım.”
Arada 9 çocuğundan bazılarıyla hiç görüşmediğine dair dedikodular da çıkıyordu. Hatta Lonnie’nin Muhammed Ali’yi izole ederek çocuklarıyla arasına mesafe koymak istediği iddia ediliyordu. Lonnie bu dedikodulara da şöyle yanıt vermişti: “Hayır, çocukları onu sıkça görmezdi. Ama hepsi birer yetişkin. Hepsinin kendi ailesi var. Biz burada (Phoenix, Arizona) yaşıyoruz. Hepsi başka eyaletlerde...”
Son olarak merakıma yeniliyor ve evliliğinde Lonnie’yi neyin şaşırttığını soruyorum: “Onun kötü finansal durumu beni şaşırtmıştı. Tarih yazdıktan ve o kadar çalıştıktan sonra servet sahibi olduğunu düşünürsünüz. Ama onu kullanmışlar...”

�

MIKE TYSON: PARASINI O GRUBA KAPTIRDI

Daphne Barak, Muhammed Ali’nin ölümü sonrası ringlerin bir başka yıldız ismiyle bir araya geldi. Mike Tyson ile Ali’yi konuştu:
Katherine Jackson, oğlu Joe ve dünya ağır siklet boks şampiyonu Mike Tyson’la bir aradayız. Konu Michael Jackson’ın “Nation of Islam” adlı grup tarafından bir anlamda yakalanmasına geldi. Annesi Katherine Jackson, The Nation of Islam’ın, tecavüzle suçlandığı dönemde şarkıcıya kendisini hapisten koruyacağına dair sözler verdiğini anlattı. İddiasına göre bu boş vaatler sırasında ünlü isimden para da sızdırıyorlardı.
Masada konuşulanlara göre, aynısı Muhammed Ali’nin başına geldi. Maçlardan elde ettiği gelir aynı grup adına uçup gitti! Nation of Islam’dan çıkmak o kadar da kolay değildi. İçine girdiğinde güvenilir insanlarla tanıştı. En başta kendini güvende hissetti. Ama bir gün kalktığında çok geçti. Tüm para gitmişti, arkadaşları geride kalmıştı” dedi.

�