Güncelleme Tarihi:
Armağan Çağlayan'n Youtube'da yayınlanan 'Gör Beni' programına Eser Yenenler konuk oldu. İkinci çocuk ve pandeminin etkisiyle yeniden kilo aldığını anlatan Yenenler, tokluk hormonuna alerjisi olduğunu açıkladı. Berfu Yenenler ile evlenmenin hayatını her açıdan çok olumlu etkilediğini söyleyen Yenenler, iki çocuk babası olmanın bazen kendisini zorladığını itiraf etti.
‘ÜÇ ADAM PLANLI AYRILIKTI’
Bizim Oğuzhan Koç ve İbrahim Büyükak’la ayrılığımız bilinçliydi. Geleneksel medyanın etkisi oldu. Biz bir şov programı yaptık, bunu da başardık. İşler dijitale dönünce televizyonda yaşlı durmaya başladık. ‘Onlar televizyona iş yapıyorlar’ durumu oldu. Kendi aramızda konuştuk ‘bunu yapmayabiliriz’ kararı çıktı. Biz birbirimize mecbur olduğumuz için bir arada değildik, eğlendiğimiz için bir aradaydık. ‘Yolları ayrılalım istersek ileride tekrar birleşiriz’ dedik ayrıldık.
ŞİİR YARIŞMASI HAYATIMI DEĞİŞTİRDİ
Kilolu olmamdan dolayı hep içime kapanık bir çocuktum. Bir gün Atatürk’ün hayatını anlatan bir şiir yarışması düzenlendi okul içinde, kazanan diğer okullarla yarışacaktı. Şiir okumayı seviyordum o yarışmaya girmeye karar verdim. Bir kız ile finale kaldık kız şiiri okurken bayıldı. 7 dakika falandır şiir… Bu vesile ile ilk kez sahneye çıktım. Bursa’nın her yerinde ödüller aldım. Hazırlık sürecinde Devlet Tiyatorsu’ndan hocalar gelip çalıştırdı beni sonrasında ben de sahnede olmaya devam ettim.
JÜRİ OLUNCA ANTİPATİKLEŞTİM
Acun abi ile O Ses Yılbaşı Özel programında tanıştık. Çok güzel sahne performansı olmuştu. Ertesi gün Acun abi aradı ‘Yetenek Sizsiniz programına jüri olur musun’ diye sordu.
Çok büyük bir teklifti 28 yaşımdaydım. İnsanlar daha masum bakarken jüri olunca ‘bu bilir kişi oldu’ deyip antipati topladım. Bu sektöre girdiğim için hiç pişman olmadım. 32 yaşıma kadar birçok şeyi yapmıştım. ‘Şimdi ne olacak’ derken eşim Berfu karşıma çıktı. Evliliğim aşkın da ötesinde. Hayatımda değişim isterken Berfu bunu yaptı, denk geldi. Bana çok iyi geldi, çok güzel bir evliliğim ve iki oğlum var.
Evde sürekli hareketlilik var, 'nasıl baba olacağım' diye düşünüyordum. Bir baba figürü arıyorum kendime, henüz bulamadım hala arıyorum.
Babalık çocuğunun elinde oyuncak olmak gibi, çok hassas davranıyorum.
6 YAŞIMDA BABAMI KAYBETTİM
Ben altı yaşımdayken babamı kaybettim. Annemin yaptığı da muhteşem bir başarı hikayesi üç çocuğunu okuttu, bu seviyelere getirdi.
Babam Ege Üniversitesi işletme bölümü mezunu. Tavuk yemi fabrikasında çalışıyordu, orada çok iyi işler yapınca ‘kendi işini aç’ diyor çevresindekiler. O da kredilerle işletmeyi açıyor, büyük zengin olma yolunda ilerlerken o dönem kuş gribi salgınına denk geliyor bütün tavukları yemleri bir gecede gidiyor. Hastalığı da oradan başlıyor. Ben tam sıkıntılı süreçte doğuyorum. Eve hacizlerin geldiği, babamın durumu çaktırmamak için uğraştığı… Ablamlar biraz daha zengin çocuğu gibi büyüyor ben ise işlerin değiştiği, sert bir dönemde!
ACUN ABİ İŞİMİZE KARIŞMAZDI
Acun abi sevdiği adamlarla iş yapan bir insan. Ne yapmak istiyorsan yaparsın. Yanındaki bütün ekip zaten en az 30 yıllık arkadaşları. Bizim o kadar kaynaşmamızın nedeni İbo, ben Oğuzhan da 25 yıllık arkadaşlarız.
Üç Adam olarak bir marka yarattık. Eğleniyorduk, bazen cıvıtıyorduk bir süre sonra itici olduk. ‘Acun Abi ne derse onu yapıyor’ gibi de durmaya başladı. Büyüsek de ‘ergen gibi kaldık’ durumu oldu. Biz eğlenirken, biraz bireysel kariyerlerimize zarar vermişiz. Bazen ben de açıp izlediğimde çok komik şeyler var ama ‘bunlar ne yapıyor kendi aralarında’ dediğim de oldu.
27 YILDIR DİYETTEYİM
Zayıflamak için her yolu denedim. Evlenip çocuk sahibi olduktan sonra aldığım 15 kilo var onu kesin vereceğim. Doktor kontrolünde tok tutma hissi veren bir iğne yaptırdım. Vücudum alerji yaptı. Tokluk hormonuna karşı alerjim varmış. Şimdi ben o açlığı yönetmeye çalışacağım.
Çok iştahlı biri değilim. Sistemi ortaokul yıllarında bozdum. 95 kilodan 75 kiloya düştüm. Bu yıl 27. yılım diyette!
Bana ‘şu kadar yiyeceksin’ dendiğinde kısıtlandığımı hissediyorum. Şimdi yeni bir şey deniyorum iyi gidiyor.