Güncelleme Tarihi:
◊ Ama hep ağlıyoruz, ne olacak bu halimiz?
- İnsanların beni sevdikleri, dinledikleri müzik tarzı slow. Yani benden başka bir tür beklenmiyor.
◊ Sizin için düşük tempolu parçalar biraz garanticilik mi aynı zamanda?
- Başarının anahtarı değil ama dinleyici ile uzlaştığımız sağlam bir zemin diyebilirim. Beni böyle tanıdılar, böyle sevdiler. Yine de garantici bir tarafı yoktu “melankolik şarkıcı” olmanın. Alakasız bir şey duyduklarında da şaşırıyorlar. “Ölünmüyor” parçasında bunu denedim. Bakın böyle bir şey yaptım diye anlatmama rağmen sesimi duyuramadım. Bana gelen mesajları ah bir görsen... “Abi böyle bir şey yapamazsın, bir daha yapma” gibi yorumlar, okutsam inanamayacağın şeyler geliyor.
◊ Sevenlerinizin talebi sizden bu yani...
- Gerçekten de bu.
◊ Evlendin, mutlusun, derdi de yoktur derken single bir çıkıyor acılar, acılar...
- Şarkının kurgusu, senaryosu diyelim. 100-150 şarkı yazmış bir müzisyenin o kadar hikaye yaşamış olmasına imkan var mı? “Sen Beni Unutamazsın”ı da bu konu işlemeye değer bir tema mı diye düşünüp öyle yazdım.
◊ “Sen Beni Unutamazsın” çok yüksek egolu bir cümle... Neyse ki iki cinse de uyan bir durum da çok tepki çekmediniz.
- Tereddüt yaşadığım tek konu oydu. Eda’ya (eşi Eda Köksal) sordum, “Çok mu egosantrik bir laf oldu?” dedim. Öte yandan egosantrik bir laf olması dinleyici için tercih edilir bir durum. Klip de şarkının ifadesini yumuşattı.
BİR FİLMDE DE
OYUNCULUK YAPACAĞIM
◊ Melankoli tarafınız ağır basıyor. Bunu karanlık klipleriniz ve filminiz “Cinni”den de anlıyoruz.
- Bu klipte çok doğru yönlendirildim. Yine korku filminden çıkmış bir klip çekecektim. Lenslere kadar hazırladım. Sonra dinleyici kitlesine rahat ulaşmak ve genişletmek amacıyla daha hikayesel bir şeyler yapalım istedim. Sonuçtan da memnunum.
◊ Korku filminiz “Cinni”yi çektikten sonra iyice işleri yönetmenliğe kaydıracağınızı düşünmüştüm açıkçası. Klip yönetmenliği de yapıyorsunuz çünkü... Parayı kurtardınız mı?
- Sadece parayı kurtardım (gülüyor). Tamamen mutfak işiydi, ondan dolayı kurtardım zaten.
◊ Devamı gelecek mi?
- Bir dram var; iki kardeşin öyküsü... Bir de komedi. İngiliz komedisi gibi. Bu ikisi de bağımsız filmler olacak. Bir tanesini ben yazıyorum, diğerini başkası. 2008’den bu yana çalıştığım sinemacı bir ekibim var, yine onlarla çalışacağız. Bu kez bir filmde küçük de olsa yer alacağım.
◊ Eşiniz “Cinni”de rol almıştı. Bu iki yeni filmde de olacak mı?
- Eda hem iç mimar hem sanat yönetmenliği yapıyor. Sanat yönetmeni önemlidir. Eda kadın bakış açısıyla yaptığımız video ve filmin içini dolduruyor. “Cinni”de oynamasını ben rica etmiştim. Benim ilk uzun metraj filmimdi ve nazım geçti, yorabileceğim birini istedim. Ben isterim ama öyle bir hevesi yok, tercih etmeyebilir yer almayı yani.
EVDE EDA’NIN
SÖZÜ GEÇİYOR
◊ Her röportajda evliliği övüyorsunuz...
- Teşvik etmeye çalışıyorum. Gerçi doğru insanı bulmak da bir şans.
◊ Siz doğru insanı buldunuz, 3 gün 3 gece de düğün yaptınız.
- Eşimin ailesi de çok kalabalık, benim ailem de... Organizasyon daha kolay olur diye düşündük. Ordu ve Antalya’da düğün yapmak akrabaların rahat hareket etmesini sağladı. İstanbul’da ise kendi arkadaşlarımızla parti yaptık aslında.
◊ Çoluk çocuk soralım mı bir klişe olarak?
- Hemen değil. Okudu, mezun oldu, askere gitti, evlendi, çocuk sahibi oldu sırası kişiye bağlı bir durum. Çocukla ilgili hiç ciddi ciddi konuşmadık. Zamanı gelince oturur konuşuruz. Bu karşıyız demek değil. Daha yeni evliyiz.
◊ Evde kimin sözü geçiyor?
- Evde Eda’nın sözü geçer tabii.
◊ Sette sizin sözünüz geçiyor mu bari?
- Geçmediği yerler olmuş olabilir (gülüyor).
DiYET VE KICK BOX
YAPARAK ZAYIFLADIM
◊ Emre Aydın kilo aldı hadisesi var. Günlerce dalga geçtiniz kendinizle. Almadınız mı o kiloları, hepsi photoshop muydu?
- O görseller gazeteleri bırak, sokaktaki taşta bile çıktı. Çıkabileceği her yerde çıktı yani! Doğrudur, kilo aldım bir dönem. Ama 1 yılda 10 kilo aldı diye basılan kare 10 yıllık fotoğraftı. İnternette çok ilgi gördü. O kadar ki ben de araya filmi sıkıştırdım. Film gerçekten o hafta hareketlendi (gülüyor).
◊ Reklamın iyisi kötüsü olmaz dediniz şu an.
- Ama bu fırsat kaçar mı? Berlin’de konserdeydim, baktık şişkoyum, şişko kalmayayım dedim. Diyet ve kick box yapıyorum. 3-4 kilo sonra ilk fotoğrafın yanına koyabiliriz yeni halimi.
EVLENDiKTEN
SONRA KESTiĞiM BiLET SAYISI ARTTI
◊ Evliliğiniz hayranlarınız üzerinde olumsuz etki yarattı mı?
- Aksine, olumlu etkisi oldu. Konserde kestiğim bilet sayısı arttı. Ciddi söylüyorum!
◊ Nasıl bir etki o?
- İnsanlar eşlerine güvenerek yolluyor sanırım.