Güncelleme Tarihi:
The North Face Ultra Trail Kapadokya yarışının 36km parkuruna davetli geldiniz. Ben de davetli geldim o yarışa.Üstelik siz, son derece önemsediğim, saygı duyduğum bir STK’yı desteklemek, farkındalık yaratmak adına gelmişsiniz oraya.
Sonradan öğrendim bunu da.Evet parkur zordu.Evet yağmur, çamur yarışı olduğundan daha da zor hale soktu.Orada koşmaya gelen her bir katılımcı inanın bana ne sizden daha az yoruldu, ne sizden daha az paralandı.Ama hiçbiri sizin yaptığınızı yapmadı! Ne amacı, ne yarışı hileye harcadı!Her bir kişi büyük bir emek, çaba ve erdem ile parkuru tamamlamayı denedi.Birçok koşan gidebildiği yere kadar gitti. Baktı olmuyor, erdemle bıraktı. “Elimden geleni yaptım. Buraya kadardı, bıraktım” dedi.
Hanesine “Bıraktı, durdu” yazıldı.Spor kültürüdür bu. Etiktir.Buna cesaret veya dürüstlük denmez. Olağandır çünkü.Yarış sonrası öğreniyorum ki, son 16km’lik kısmı araçla geçip, resmen hileye başvurup, sanki finişe de koşarak gelmiş gibi yapıp bir de sosyal medya hesabınızdan nefis “zafer” fotoları paylaşmışsınız.Ara zamanlar incelenip hile yaptığınız anlaşılınca diskalifiye edildiniz. Ben sandım ki özür dilersiniz.Bir baktım size bu konuda yazanları blokluyor, hatta yorumları siliyorsunuz.
Hiçbir açıklama yapmadan da fotoğrafları en sonunda Instagram’dan kaldırdınız.Organizasyona, yarışa katılan, bitiren, bitiremeyen herkese, takipçilerinize en önemlisi desteklemek/tanıtmak amacıyla geldiğiniz o STK ve gönüllülerine...Büyük bir özür borcunuz var. Yapamamış olmak, bitirememiş olmak hiç sorun değil biliyor musunuz gençler.Ünlü olduğun için bir ayrıcalığın yok orada. Koşuda ün mün yoktur. Bakılmaz orada öyle şeylere.Denedik, çabaladık buraya kadar gelebildik demek, ününe ün ve saygı katardı, orası kesin ama.İçine şike, hile katılmamış, katılmasına da zerre ihtiyaç olmayan en masum spordur doğada koşmak.
Bunu yazıp yazmamayı çok düşündüm. Yazmaya karar verdim.Çünkü sizi örnek alan, takip eden, hayran olan gençler var.O gün orada elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışan insanlar var.Hepsine haksızlık.Bu “mış gibi yapmak” hem kendini, hem başkasını kandırma kültürü çok tehlikeli.Ünlüler aracılığıyla ulaşılmak istenen kitlesel farkındalık çabasına da, buna saygıyla çabalayan başka ünlülere de ihanet bu. Sizi takip edenlere, örnek alıp öykünenlere, güvenip emanet edilen gönüllü emeğe bu yaptığınız yakışık almadı.Hak yediniz, haksızlık yapıp ayıp ettiniz. Hile yapmayı bildiğiniz gibi, özür dilemeyi de biliniz.Yonca“nasihat”