Edis ile Meryem Şahin yanlış açı kurbanı mı?

- Ömür Gedik: “Saf mısın” diyenler olacak belki ama öpüşüyorlar mı o fotoğrafta gerçekten... Bana kulağına bir şey söylüyor gibi geldi. Ama öpüşse ne olur, o da ayrı...

- Orkun Ün: Öpüşüyorlar işte resmen. Ben de öpüşmelerine takılmıyorum, sonrasındaki açıklamaya takılıyorum. Arkadaşları “onlar çok yakın arkadaş” dedi. Oluyor mu öyle ya? Arkadaşlar böyle öpüşüyor mu? Yakacaklar Edis’in başını. Şimdi bakın Edis ile arkadaş olmak isteyenlerin sayısındaki artışa...

- Savaş Özbey: Ne oradaydım, gözümle gördüm ne de görüntülerden öpüştükleri sonucuna varabildim. Bence yanlış açı kurbanı olmuşlar. Çünkü öyle bir şey olsa Edis de İrem de bunun arkasında duramayacak insanlar değiller. Hatta keşke olsa. Şu ıssız Edis’in yanında birini görsek artık.

- Onur Baştürk: Arkadaşlar da öpüşebilir! Önce arkadaş olup sonra sevgili olan çok tanıdığım var. O yüzden o öpüşme bir yere varabilir de varmayabilir de... Sonrasına bakmak lazım.

Orkun Ün - Onur Baştürk - Savaş Özbey - Ömür Gedik

Üstten bakan bir tavır

Alişan çok tartışılan bir açıklama yaptı. Eşi Buse Varol için “Eğer dizilerde öpüşseydi benim karım olamazdı” dedi. Tartışalım mı bu konuyu?

- Onur Baştürk: Ben artık bu tür açıklamalara değer verip tartışmamak, yok saymak taraftarıyım. İzzet Yıldızhan da aynı şeyi yapıyor, Alişan da. Bir kesime yaranmak için benzer açıklamalar yapıyorlar. Bu şekilde gündem olmak için...

- Ömür Gedik: Herkesin tercihi farklı. Alişan’ın kendince haklı olduğu yerler vardır mutlaka. Ben sadece söyleyiş şekline takıldım. Biraz üstten bakan bir tavır gibi geldi. Onun dışında dediğim gibi kendi tercihi, kimsenin bir şey söylemeye hakkı yok.

- Savaş Özbey: İnsanların elbette farklı farklı tercihleri olabilir. Ama bu tür şeyleri ağza alırken üç düşünüp bir konuşmak lazım. E peki sen ahlaklısın. Dizide öpüşmüş kadına varmazsın. Peki bunu böyle söyleyerek onca oyuncuya, onların eşlerine ne demeye getirdiğinin farkında mısın? Mesela “Cennet Mahal-lesi”nde senaryo icabı öpüşü-yormuş gibi yaptığı Çağla Şıkel. Yıllarca birlikte çalıştılar, canciğer arkadaşı. Alişan’ın kriterlerine göre evlenilmeyecek kadın mı oldu şimdi? Böyle art niyetli biri de değil. Herhalde anlar hatasını.

- Orkun Ün: Dünyada insan sayısı kadar ilişki biçimi var bence. Yani herkesin ilişkiyi yaşayış şekli çok başka.        O yüzden böyle düşünenleri anlamakla birlikte buradaki üslup hatasına dikkat çekmek istiyorum. Çok yukarıdan konuşmuş Alişan. Doğru olmamış. Ne demek öpüşseydi benim karım olamazdı! Pardon? Öyle söylersen ters teper ama. Yıl olmuş 2022, biz halen “dizi ve filmlerde öpüşülür mü”, “tiyatroda el ele tutuşulur mu”yu mu konuşacağız?

Hiç hijyenik değil

Oyuncu Megan Fox ile şarkıcı Machine Gun Kelly, evlilik yolunda ilk adımı atarak nişanlandı. Fox, evlenme teklifinin videosunu Instagram’da yayınladı ve birbirlerinin kanını içerek nişanlandıklarını açıkladı. Yorumunuz nedir?

- Orkun Ün: Megan Fox bu adam için evini falan terk etmişti değil mi? İyi bari, ilişki evlilikle taçlanacak. Ya ayrıca teklif benim çok hoşuma gitti. Abartmadan, büyük paralar harcamadan, insanların gözüne sokmadan nasıl evlilik teklif edilir, görmüş olduk. İzlemeyenler varsa o videoyu seyretsinler. Aşk kokuyor aşk. AMA! Bu ritüel sırasında birbirlerinin kanını içmeleri olmadı işte. O nasıl bir şey yahu? Sakın denemeyin!

- Onur Baştürk: Kan içmek mi! Vay baya delilermiş. Çok ilkel kabile geleneği gibi olmuş bu evlilik teklifi.

- Savaş Özbey: Böyle bir sahne vampir romanları yazarı Anne Rice’ın bile aklına gelmezdi herhalde. Demek ki demir eksikliği var yavrucaklarda. Kendi aralarında “al böbrek-ver dalak” takılabilirler, hiç sıkıntı yok. Yeter ki başkalarına musallat olup onu bunu emmesinler.

- Ömür Gedik: Ben kendi dudağım kanadığında o kanı bile içemezken bunlar birbirlerinin kanını nasıl içmişler! İğrenç. Hiç de hijyenik değil üstelik.

O filtrelerle ergene dönüşüyorlar

Bu haftaya damga vuran filtreli fotoğraf, şüphesiz Mahmut Tuncer’inkiydi. Ivana Sert’in paylaşımındaki “genç” Tuncer’i nasıl buldunuz?

- Orkun Ün: Çok iyiydi çok. Bu hafta beni en çok güldüren kişi oldu Mahmut Tuncer. “Bebek Mahmut” olmuş resmen. Kızının tepkisi de efsaneydi. “Baba bu sen misin” yazdığı bir paylaşım yaptı Gizem. Ben bunu bir başarı olarak görüyorum, sen Ivana ile fotoğraf çektir ve Ivana’dan daha çok seni konuşsunlar. Alkış!

- Savaş Özbey: Bu filtrelerin en eğlenceli yanı, gençliklerini hatırlamadığımız insanların o zamanlar üç aşağı beş yukarı neye benzediklerini göstermesi. Mahmut Tuncer resmen Urfaspor’da top koşturduğu zamanlarına dönmüş. Bakarsınız yeniden teklif de gelir.

- Ömür Gedik: Bu erkeklerin kadınların filtrelerinden çektiği nedir Allah aşkına! Gerçi ben sevdim. Biraz da erkekleri gençleşmiş görelim, hep bana hep bana olmaz ki!

- Onur Baştürk: Filtre kullanarak kendilerini gençleştirdiğini düşünenler yanılıyor. O filtrelerle birer ergene dönüşüyorlar, fazla geriye gidiyorlar yani! Mahmut Tuncer’in filtreli pozu da öyle olmuş. 13 yaşındaki haline selam çakmış o filtreyle.

İkisi çok dişli

Lerzan Mutlu, Demet Akalın’a “Sen gündemde kalmak isteyen, kimsenin iyiliğini istemeyen, dedikodu yapan bir kadınsın” dedi. Buyurun bakalım, ne diyeceksiniz bu ağır sözler için?

- Ömür Gedik: Oooo buradan kavga çıkar! Resmen “kötücülsün”, “dedikoducusun” demiş. Gündem demişken bundan âlâ gündem olmaz herhalde.

- Onur Baştürk: Eee? Herkes gündemde kalmak ister, bunda kötü bir şey yok. Demet Akalın kafasına estiği her şeyi söyleyen biri. Bazen de sıkıntıdan yapıyor sanki bunu. Kimsenin kötülüğünü istediğini sanmıyorum.

- Savaş Özbey: Lerzan Mutlu’nun Demet Akalın hakkında ilk konuşması değil bu. Daha yakın zaman önce dedikodu yapıp herkesle arasını bozduğunu iddia etmişti Akalın’ın. Burada asıl ilginç olan Demet Akalın’ın sessizliği. Salon çizgisinden falan değil tabii. Kar topluyor sadece. Yeterince hırslansın, bence öyle dalacak. Sonucu tahmin etmek zor. Çünkü o sıklette ikisi de çok dişli.

- Orkun Ün: Lerzan Mutlu’yu bilemem ama Demet Akalın’ın her sözü konuşuluyor. İyisiyle kötüsüyle alıştık Demet Akalın’a biz. Onsuz bir magazin haftası olmaz, olmamalı. Bu polemiği başlatan olay, Gülşah Saraçoğlu ile Deha Bilimlier arasındaki aşk iddialarıydı. Demet Akalın bu iddiaları alevlendirince Lerzan da Gülşah’ın arkadaşı olarak devreye girdi ve ağır sözler söyledi Akalın için. Bence beklemek lazım. Bakalım Demet Akalın ne cevap verecek Lerzan Mutlu’ya...

Aşk yoksa da bir düşünsünler

Cansu Dere ile eskrimci Miles Chamley-Watson’ın bir dergiye verdiği pozlar çok konuşuldu. Özellikle kadınlar bu iki ismi yakıştırdı birbirine. İkili daha sonra bir mekanda çekilmiş fotoğraflarıyla gündem oldu, aşk haberleri çıktı. Ne diyorsunuz?

- Savaş Özbey: E konuşulur tabii çünkü kendileri farkında olsun olmasın, fotoğraflarda akıyorlar resmen birbirlerine. Hadi Cansu oyuncu. İstenilen kareyi verdi. Miles’ın bu bakışı neyin nesi? Cansu’yu Philadelphia’ya gelin götürmek gibi bir niyeti var mı bilmiyorum. Varsa vay haline. Bu iş eskrim şampiyonu olmaya benzemez Türkiye’de. Her şeyden önce ona çok yakışan pembiş kıyafetlerini unutması lazım.

- Ömür Gedik: Kadınlar dergi fotoğraflarının daha çok Miles Chamley-Watson tarafını beğendi. Ben ikili olarak da yakıştırdım. Elektriği iyi geldi. Bakalım sonrasında çıkan fotoğrafın devamı nasıl gelecek, onu da merak etmiyor değilim doğrusu.

- Orkun Ün: Bana çok mesaj geldi kadın arkadaşlarımdan. Herkes Miles’ı övdü. Kimi “Pembenin yakıştığı ender insanlardan” dedi, kimi “Kukuletası çok hoş olmuş” dedi. Bir sürü güzelleme yani. İki isim aşk yaşamıyormuş ama bu kadar övgü dolu sözlerden, bunca yakıştırmalardan sonra bir düşünsünler derim.

- Onur Baştürk: Bir dergi prodüksiyonu için bir araya gelmiş iki ismi hemen birbirine yakıştırmak da çok tipik bir durum. Fotoğraflar güzel, ama ötesi boş.

Müzelik eser mi alt tarafı kazak!

Kıyafet piştileri’nde bu kez erkekler başrolde. Akın Akınözü ve Birkan Sokullu “kazak piştisi” oldular. Bu kazağın indirimli fiyatı 13 bin lira civarındaymış. Beğendiniz mi?

- Ömür Gedik: Kazak güzel, ikisine de yakışmış. Hatta o kadar güzel ki, olsa, erkek kazağı demem alıp giyerim. Fiyatı da son zamlardan sonra marka bir kıyafet için öyle çok da abartılı gelmedi bana.

- Orkun Ün: Güzel mi Ömür? Nasıl ya? Benim zevkim diyeceksin karışma diyeceksin haklısın ama yapma yahu. Ben hiç beğenmedim. Neyse... Bu markaların kıyafetlerinde pişti olmak çok olası. Onların tarzlarına uyan bir kazak bu. Ama ben alıp giyer miyim? Asla!

- Savaş Özbey: Ömürcüm olur mu öyle şey? Hem bir kazağa 13 bin lira vereceksin hem de Kızılay sevindirmiş gibi pişti olacaksın... Madem o kadar beğendin, gel sana da alalım indirimden, bando gibi gezersiniz üçünüz beraber.

- Onur Baştürk: Çok güzel kazak da, indirimli hali 13 bin ise indirimsiz halini düşünemiyorum. Giymeye kıyamaz insan yahu! Müzelik eser mi alıyoruz, alt tarafı kazak!

İşte Ajda farkı

Ajda Pekkan’dan kürk itirafı geldi. Bir düğünde boynuna taktığı kürkün sahte olduğunu şu sözlerle açıkladı Süperstar: “Geçmişte o tip görgüsüzlükler yaptım ve hatamı anladım. Tek gerçek olan Ajda, tek sahte olan ise kürk.” Yorumlarınızı alalım.

- Savaş Özbey: Ülkenin yaşayan en büyük starından bahsediyoruz. Geçmişe dönüp kendi yaptığına bile “görgüsüzlük” diyebiliyor. Sıfır kompleks. Sanki her sabah yeniden doğuyor. Dünyayı, kendini yeniden tartıyor. Herkesi hayrete düşüren dış güzelliğinin sırrı esasında bu iç güzelliğinde. Kendini yenileyebilmesinde, gerekirse dönüp eski Ajda’yla kavga edebilmesinde. Keşke yeni çıkanların hepsine Ajda Pekkan tedrisatından geçme, sertifika alma zorunluluğu getirilse.

- Onur Baştürk: “Tek gerçek olan Ajda” sözüyle yine “süperstar”lığını konuşturmuş Ajda. Ego gezegeninden bildirmiş. Geçmişteki kürk hatasını itiraf etmesi ise çok tatlı. Sonuçta evet, 80’lerde böyle duyarlılıklar yoktu.

- Orkun Ün: Örnek olsun Ajda Hanım diğerlerine. Baksanıza çat diye “görgüsüzlük” diyebiliyor kürk giymeye. Başkaları halen “Giyerim bana ne bana ne” diyedursunlar. Ayrıca Ajda Pekkan evinde bir dolabının kürk dolu olduğunu da itiraf eden birisi. Saklamıyor bunu. “Ama asla giymiyorum ve bağışlayacağım onları” diyor.

- Ömür Gedik: İşte Ajda Pekkan farkı. Kürkün görgüsüzlük ve hata olduğunu söylerken, bir dönem bu hatayı işlemiş olduğunu da örtbas etmeye çalışmıyor. Şimdi ise sahte kürk giyerek doğruyu bulduğunu vurguluyor. Bravo!

Bu ayrılığın haber değeri yok

Burcu Kıratlı ve Sinan Akçıl evleri ayırmış ve bir kez daha boşanma aşamasına gelmiş. Ne diyorsunuz?

- Onur Baştürk: Bir kez daha mı? Öncesi de mi var, ben kaçırmışım! E demek ki bir şey bitince tekrar etmek olmuyor. Artık izlenmeyen bir diziyi sezon sezon uzatmak gibi.

- Ömür Gedik: E hani çocuk istiyorlardı? Bir dargın bir barışık derken alışmıştık bu ikiliye. Böyle ayrılık olmasın, barışsınlar.

- Orkun Ün: Bazı ayrılıkların haber değeri yoktur ya hani; Sinan Akçıl ile Burcu Kıratlı’nınki de benim gözümde öyle bir ilişki. Oğuzhan Uğur ile Müjde Uzman’ın dördüncü kez ayrılmaları beni nasıl şaşırtmıyorsa, bu ikilinin ayrılmaları da şaşırtmıyor. Bir daha boşansınlar, bir daha evlenebilirler o derece.

- Savaş Özbey: Her şeyi göz önünde yaşamakla alakalı bir şey. O büyük büyük lafların, şaşaalı ilan-ı aşkların bedeli de bu oluyor. Normalde her çiftin arasında yaşanabilecek gelgitler kamu meselesi haline geliyor; boşanmalara, tekrar evlenmelere, tekrar barışmalara dönüşüyor böylece. Bende kredisi henüz bitmedi bu ilişkinin, yeter ki BBG evi gibi dışarıyı içlerine bu kadar sokmasınlar.