Deniz Pulaş: Merve ‘Mahkemeye veririm’ dedi anılarımı yazamadım

Güncelleme Tarihi:

Deniz Pulaş: Merve ‘Mahkemeye veririm’ dedi anılarımı yazamadım
Oluşturulma Tarihi: Kasım 20, 2022 07:00

90’ların yıldız modellerinden biri hiç şüphesiz Deniz Pulaş’tı. Saçını sarıya boyadıktan sonra modellik kariyeri değişen Pulaş’la şimdi neler yaptığını konuştuk. Ünlü model, iki tiyatro oyununda birden rol aldığını söyledi.

Haberin Devamı

80’lerden 90’lara geçişte podyumlar hiç olmadığı kadar güçlüydü. Mankenlik bir sektör haline gelmiş, birbirinden önemli modeller, tasarımcıların kıyafetlerini tanıtıyordu. O dönemin dikkat çeken isimlerinden biri de Deniz Pulaş’tı.

Deniz Pulaş: Merve ‘Mahkemeye veririm’ dedi anılarımı yazamadım


Pulaş, voleyboldan mankenliğe geçişini şöyle anlatıyor:

“1967’de Almanya’da doğdum. Babam denizci, annem ev hanımıydı. 9 yaşındayken tek kelime Türkçe bilmeden İstanbul’a geldim. Burada Türkçe bilmeden okula başladım. O dönemdeki sınıf arkadaşlarım erkek olduğumu düşünmüşler. Kısacık saçlarım vardı, annem kestiğinden. Suadiye Lisesi’nde okurken boyum uzun olduğundan voleybol oynamaya başladım. Boyum 1.78’di ve profesyonel takıma kadar yükseldim.

Haberin Devamı

Voleybola giderken Başak Gürsoy’un mankenlik seçmesi olduğunu öğrendim. Arkadaşlarım katılmam gerektiğini söyledi. İkinci elemeyi geçtikten sonra fotoğraf çekimi olurken kaçtım. Çünkü çekimler için gece elbiseleri ve değişik kıyafetler getirmem istendi. Benim de öyle elbiselerim yoktu. Hep eşofman ve spor ayakkabılarım vardı. Çekime katılmadım. Top peşinde koşturan, spor akademisini kazanan bir kızdım.”

Deniz Pulaş: Merve ‘Mahkemeye veririm’ dedi anılarımı yazamadım


Pulaş’ın hayatı katıldığı güzellik yarışmasıyla değişiyor:

“1989’da güzellik yarışmasına katıldım. İlk 3’e giremedim fakat ‘dostluk güzeli’ seçildim. O yarışmanın birincisi de Uğur Dündar’ın eşi Yasemin Baradan oldu. O zamanlar Flash Model diye bir ajans vardı. Merve İldeniz’in de olduğu ikinci önemli ajanstı. Başak Gürsoy’a tekrar gitmeye yüzüm tutmadığından oraya dahil oldum. ‘Voleybolcu manken’ olarak basında haberlerim yapıldı. Üç sene boş oturdum ajansta. Saçım sarı değildi ve o dönemin mankenlerine göre çok zayıftım. En yakın arkadaşım Münir Özkul’un kızı Güner Özkul  ‘Sen saçını sarıya boyatsana’ dedi. Sarı ile şansım değişti. Bir anda Avrupai bir manken oldum. Vakko, Beymen kadrosunda çalışmamı istedi. Zaman içinde tecrübe kazandım ve topuklu ayakkabıyla bütün apartman merdivenlerini inip çıkıp antrenman yaparak nasıl yürümem gerektiğini öğrendim.”

Deniz Pulaş: Merve ‘Mahkemeye veririm’ dedi anılarımı yazamadım


Haberin Devamı

Yıldırım Mayruk en beğendiğim modacıydı

 Deniz Pulaş, tasarımlarını en çok sevdiği modacıları şöyle dile getiriyor:

“Yıldırım Mayruk, onu her zaman tek geçerim. Vural Gökçaylı ile de uzun yıllar çalıştık. Vakko’nun çok güzel defileleri olurdu. Bir ara podyumda dans modası vardı. Danslar öğrendik, gerçi Çağla’ya (Şıkel) baka baka öğrendik.”

Pulaş, “Mesleğinizi yurtdışında denemek istediniz mi?” sorusuna şu yanıtı veriyor:

“Ebru Ürün, Paris’e gittiğinde ben de orada bir fuara katılmıştım. O zaman 25 yaşındaydım ve Paris’te denemek için yaşımın geç olduğunu söylemişlerdi. Çok fazla kurcalamadım. Biraz daha genç yaşlarda Nina Ricci defilesinden teklif geldi. Gidecektim fakat daha önce Beymen’e söz verdiğim için kabul etmedim. Sürekli çalıştığım firmaları iptal edemezdim. Ama pişman değilim. Şimdi genç model olsam yine burada olurdum. Belki 20’li yaşların başı olsaydı şansımı denemek isterdim. Olgunlaştıktan sonra burada kalmanın daha iyi olduğunu düşündüm.”
Kötü bir şey yazarsan mahkemeye veririm seni

Haberin Devamı

Bir ara mankenlik anılarımı yazmak istedim. Merve İldeniz, ‘Hepsini benim okumam gerek. Kötü bir şey yazarsan mahkemeye veririm seni’ dedi. Yapardı, göze alamadım. Onu hep sevgiyle hatırlıyorum ve anılarım çoğunda o var. O proje suya düştü böylece.

Deniz Pulaş: Merve ‘Mahkemeye veririm’ dedi anılarımı yazamadım


Mankenliğin popülaritesi kayboldu

 Deniz Pulaş, mankenlik anlamında 90’ların çok önemli olduğunu söylüyor:

“90’lar hayatımın en güzel zamanlarıydı. Başak Gürsoy’da çalışmaya başladım ve o dönemin en önemli modelleri de oradaydı. Dünyada top 5 vardı: Cindy Crawford, Kate Moss, Naomi Campbell, Claudia Schiffer, Linda Evangelista. Türkiye’de de bizler vardık. O dönemde çok ünlü olduk. Bütün magazin programlarında defile haberleri veriyorlardı. Ben, Sibel Tan, Begüm Özbek, Esin Moralıoğlu, Merve İldeniz işten işe koşardık. Meşhur olduk. Onu da biz istemeden. İşlerin haberi yapıldıkça popüler olduk. Eskiden elinden tutup çocuğunun manken olmasını isteyenler, şimdi dizi setlerini tercih ediyor. Ne yazık ki uzunca bir süredir mankenliğin popülaritesi kayboldu.”

Deniz Pulaş: Merve ‘Mahkemeye veririm’ dedi anılarımı yazamadım


Pulaş, “O dönem modeller fizikleri dışında da kültürel olarak da ön planda mıydı” sorusuna şu yanıtı veriyor:

Haberin Devamı

“Biz güzelliğin peşinden koşmadık. Fiziken kendimize dikkat ettik. Öyle çok gece hayatımız olmazdı. Çünkü her gün iş vardı. Bugün ünlüsün bütün gazeteler senden bahseder, ama yarın olduğunda dünkü habersin. Onun için çok havaya girmeden eğlene eğlene çalıştık.”

2 tiyatro oyununda birden oynuyorum

Deniz Pulaş 30’lu yaşlarında tiyatro sahnesine geçiş yapıyor:

“Yaş 30’u geçtiğinde 2000’lerde Yosi Mizrahi ile tanıştım. Hiç de oyunculuk yapmayı düşünmüyordum. Hakan Bilgin, Uğur Uludağ ve Yosi yanıma geldi, benimle çalışmak istediklerini söyledi. ‘3. Türden Yakın İlişkiler’ adlı oyunda uzaylıyı canlandırdım. İnanılmaz yetenekli insanlarla eğlenerek oynadım. Beni çok eleştiren olur diye düşündüm. 2003’te kızıma hamile kalınca oyundan ayrıldım. Sonra tekrar ‘Tanrım Beni Baştan Yarat’ oyununa dahil oldum.”

Deniz Pulaş: Merve ‘Mahkemeye veririm’ dedi anılarımı yazamadım


Haberin Devamı

55 yaşındaki Deniz Pulaş, şimdi İstanbul’da yaşıyor ve 2 oyunda sahneye çıkıyor:

“Pandemiden sonra tiyatroda yine olmak istedim. Asla kendime oyuncu demem. Sadece bana verilen görevi yaptım. ‘Buyur Burdan Kaç’ ve ‘Süt Kardeşler’ oyununda yer alıyorum. ‘Süt Kardeşler’den Emine Ün ayrıldığında, onun yerine geçtim. Dizilerde ise hiç oynamadım. Herhalde televizyon genç yüzleri tercih ediyor, bana sıra gelmedi. Enerjim var, yaşım da var ama çalışmam lazım. Podyum, genç yüzleri seviyor. Tiyatroda öyle bir şey yok. Sahnede ağaç ol desinler seve seve olurum. Mankenlik dersleri de vermek isterdim.”

Eldiven nasıl çıkarılır
Semra Tınaz, eldiven nasıl çıkarılırı öğretti bize. Serçe parmaktan başlarsın sonra yüzük parmağı ve orta parmağından çekiştirerek çıkarırsın. Eldiveni eline aldıktan sonra maydanoz demeti gibi değil parmaklar aşağıya bakacak şekilde tutarsın. Şimdi işler daha kolay. Bizim dönemimizde çok daha katıydı.

60 kişilik manken grubu
Çok iyi dostluklarımız oldu bütün manken arkadaşlarımızla. Geçen zaman içinde maalesef kayıplar yaşadığımız için birbirimizi yıllar sonra yeniden bulduk. 60 kişilik bir WhatsApp grubumuz var. Kenan İmirzalıoğlu’ndan Begüm Özbek’e kadar herkes o grupta. Her sabah birbirimize ‘Günaydın’ diye başlarız. Gece yatmadan önce rahmetli arkadaşımız Sertaç Boztepe için kırmızı kalpler atıyoruz. Herkes birbirinden haberdar, çocuklarımız artık arkadaş olmaya başladı.

Deniz Pulaş: Merve ‘Mahkemeye veririm’ dedi anılarımı yazamadım


Kızım müzikal tiyatro okuyor
Kızım Nehir şu an devlet konservatuvarında müzikal tiyatro okuyor. Çocukluğundan beri baleye gidip şarkı söylüyordu. Babaannesi de konservatuvar piyano mezunu. Podyum için boyu biraz daha benden kısa. Müzikal konusunda başarılı olacağına inanıyorum. En son Yıldırım Mayruk’un jübile defilesinde beraber podyuma çıkmıştık.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!