Sinem VURAL / Fotoğraflar: Selçuk ŞAMİLOĞLU
Oluşturulma Tarihi: Nisan 14, 2016 15:38
Tuğba Özerk, “Olgunluk dönemi albümüm” dediği yeni projesi “Aynı Semtin Çocukları”nı müzikseverlere sundu. Albümdeki 8 parçadan 7’sinde imzası bulunan, hatta klibini de kendi çeken Özerk “Şarkı yazarak delirmemi engellemiş oluyorum” diyor.
◊ Artık albümden albüme röportaj yapıyoruz, kaç sene geçti aradan? Single da çıkarmıyorsun...
- 5 sene olmuştur herhalde... Single’lar benim için ara nağme, ara renk. O yüzden onlarda çok büyük promosyonlar yapmıyorum. Bunda ise durum farklı. Söz müzik, hepsi bana ait, albüm prodüktörü de benim.
◊ 8 şarkı var, 8’inin de söz müziği sana mı ait yani?
- Yok, bir tane cover var; “I Love You”. Ümit Besen’in şarkısı.
◊ Bu yazın hit’lerinden olur mu dersin?
- Bilmem, çok eğlenceli oldu. Bu arada bu albümde klibi de ben çektim. Olgunluk dönemi çalışması diyelim biz bu albüme özetle...
◊ Bu olgunluk şarkılara da yansıdı mı?
- Galiba... Mesela sözler açısından “Aynı Semtin Çocukları” biraz daha olgun bir şarkı.
◊ Çok eğlenceli biri olduğunu biliyorum ama müzik söz konusuysa hafif dram seviyorsun sanki.
- Sanki... Ama eğlenceli insanların içinde daha fazla hüzün var derler zaten. Bir de sanatçı bir kimliğe sahip olmak, kişiyi daha depresif yapıyor. Yazdığım şarkılarda da sanırım o yanım ortaya çıkıyor.
◊ Yani gerçek hayatta göstermediğin yüzün şarkılarda ortaya çıkıyor...
- Evet. O da iyi oluyor benim için. En azından şarkılarımda yansıtıyorum, böylece delirmemi de engellemiş oluyorum (gülüyor)... Müzik benim için terapi.
HERKES ÇOK GÜZEL İNSAN KULLANIYOR, BEN HARİÇ◊ Albümler arasında neden bu kadar uzun zaman var?- Ben şarkıların demlenmesi gerektiğine inanıyorum. Albüm emek verilerek hazırlanmalı. Kimsede o sabır kalmadığından mıdır bilmem, single çağını yaşıyoruz. Ben de 2 single yaptım ama, “Albüm vaktim geldi hadi yapayım” gibi düşünmek olmaz. Ben şarkılarımı, kendimi demlendiriyorum. Bu sırada yaşadığım şeyleri biriktiriyorum. Montaigne’in çok güzel bir sözü var; “Yazmak mutsuzluğun nedeni değil, sonucudur”. Kesinlikle doğru. Özetle... Ben şarkıları demliyor, ondan sonra piyasaya sürüyorum.
◊ Zaten belli oluyor ne kadar özendiğin... Seni sevmeyen yok neredeyse...- Evet, öyle bir durum var galiba.
◊ Peki, bu avantajı iyi değerlendirebiliyor musun?- Sanmıyorum.
◊ Neden?- Çünkü herkes insan kullanıyor, ben kullanamıyorum. Bu çarkın dışındayım. Ben besteciyim, söz yazarıyım, çok iyi bir şarkıcıyım ve içimden gelen işi yapıyorum. Bir yere ulaşıyor mu? Şu anda ulaştığını görüyorum ama zor yoldan.
ESKİ SEVDALAR KALMADI BİR HIRSTIR GİDİYOR ◊ Az önce klipte de kendi imzan olduğunu söyledin. Peki bu yönetmenlik sevdası nereden çıktı?- İzmir-Alsancaklı’yım ben biliyorsun. Alsancak’ın o eski havasını, benim şarkıma en uygun şekilde, kendi gözümden vermek istedim. Ben artık bir klip yönetmeniyim demiyorum tabii ama bu albümde böyle bir şey denemek istedim. Güzel de oldu, beğenildi. Kendi adıma güzel bir hatıra... Bir de “Başka Semtin Çocukları” farklı bir
şarkı; daha duygusal, daha derin... O eski bayramları, eski telaşları, eski sevdaları anlatıyor. Kalmadı bunlar. Bir hırstır gidiyor insanlarda.
◊ Sözlerinde “yaş kemale erdi” vurgusu seziyor gibiyim...- E tabii, artık 20 yaşında değiliz yani. Bazı şeyler daha derinden etkiliyor beni. Piyasa zor, şartlar zor. Yeni çıkanlara da çok üzülüyorum. Çok zor o mücadeleyi vermek. O zamanlar daha cengavermişim, belki de gençliğin verdiği hırs, enerji... Artık o duygular kalmadı.
BENİM DİĞER ADIM “MEDCEZİR”DİR◊ Senin bazı şarkılarının ıskalandığını düşünüyorum ben.- Evet, her şarkıya klip çekmek mümkün olmuyor çünkü.
◊ Şarkılarında gördüğümüz derin kadın, kendi hayatında ne kadar yansıtabiliyor o derinliği?- Bilmem, gayet eğlenceli bir tipim ama derinliğimi de yaşıyorum tabii. Benim diğer adım medcezir. Bir yükselip bir alçalıyorum. O gelgitler olmasa nasıl yazacağım bu şarkıları? Müzik değil masa başı bir iş yapmam gerekirdi.
Bana güven veren bir ilişki yaşıyorum
◊ Özel hayatından da bahsedelim mi biraz?
- İyi giden bir ilişkim var. Mutlu ve huzurluyuz. Güven veren bir ilişki yaşıyorum. E zaten bu saatten sonra aradığımız ne olacak ki? Güven olsun, saygı, sevgi olsun...
◊ Bir günün nasıl geçiyor?
- Ayağım sakattı 1 senedir, yeni düzeldim, yürüyüşlerime başladım. Her gün mutlaka 5 kilometre yürüyorum. Normalde 10-12 kilometre yürürdüm ama daha yeni yeni toparlandığım için birden yüklenmek istemiyorum. Onun dışında lansman, promosyon işleri. Bir de hep çalışıyorum. Albüm yeni çıkmış olsa da ben yeni şarkılar yazmaya çoktan başladım bile...